Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/477 E. 2021/1002 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/477 Esas
KARAR NO: 2021/1002
DAVA: Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ: 28/07/2016
KARAR TARİHİ: 14/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; Davalı şirketler ile —- yapıldığını, ilgili ihaleyi—–aldığını, davalılar yanında çalışan dava dışı işçi —- tarihleri arasında ödenmeyen toplu iş sözleşmesinden kaynaklı ücret zammı farkı, sosyal yardım alacağı, ikramiye alacağı, bayram yardımı alacağı ve ücretin düşürülmesinden kaynaklı ücret farkı alacakları tahsili talebi ile —- dava açıldığını,—-sayılı ilamına istinaden ——- ödeme yapıldığını belirterek, ödenilen bu alacağın davalılardan alınmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı —-cevap dilekçesinde özetle; Davacı idareye bağlı—- müvekkil şirket arasında imzalanan sözleşme kapsamında davalı —- ——-arasında müvekkil şirket tarafından yapıldığını, Müvekkil —– ile iş alan bir şirket olup davacı —– ihale usulü ile almış, daha önce idare bünyesinde çalışan işçiler ile ihale konusu işi yerine getirdiğini, dava dışı işçiler, davacı idareye bağlı iş yerinde çalışmış ve sadece davacı idarenin işlerini yerine getirdiğini, bu bakımdan davacı—- arasın —– – alt işveren ilişkisi kurulduğunu, müvekkil şirketin davacı idarenin işlerinde çalıştırdığı işçilerin her türlü ücreti ve sigorta primleri davacı—– müvekkil şirkete ödenmekte, müvekkil şirket ise davacı idareden almış olduğu hak ediş bedellerini dava dışı işçilere ödediğini, müvekkil şirket ihaleyi almadan önce, —– tarihinde dava dışı işçilerin bağlı bulunduğu sendika ile dava dışı —–arasında toplu iş sözleşmesi imzaladığını, bu sözleşme ile işçilere ücret zammı farkı ve sosyal yardım alacağı hakkı tanındığını, ancak müvekkil şirket ihale ile iş yaptığı dönemde, davacı idare tarafından ödenen hak edişlerde işçilere ödenecek ücret zammı —- ödeme yapılmadığını,—— yapılan personel çalıştırılmasına dayalı ihalelerde idare yükleniciye çalıştırılacak olan işçilerin her türlü ücretlerini, yemek yol gibi yardımlar ve bu tutarlar üzerinden hesaplanan işveren payını ödemek zorunda olduğunu, ancak belirtildiği gibi davacı idare tarafından müvekkil şirkete işçilerin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ücret zammı farkı ve sosyal yardım alacağı ödenmediğini, müvekkil —– bir işçilik alacağı kaleminin daha sonra müvekkil şirkette rücu etmek hukuka uygun olmadığı gibi hakkaniyet ilkesi ile de bağdaşmadığını, dava dışı işçilerin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacaklarının ödenmesinin davacı idarenin sorumluluğunda olduğunu, kanunlar gereği sorumlu olduğu bir alacağı işçilere ödeyen davacının bu miktarı müvekkil şirkete rücu etme hakkı bulunmadığını, bu nedenle açılan davanın reddinin gerektiğini, imzalanan şartname ve sözleşmede işçilere yüklenici tarafından ödenecek olan ücretler belirtilmiş olup toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ücret zammı ile ilgili bir ibare bulunmadığını, davacı —- tarafından açılan —- taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümleri incelendiğinde işçilere ödenmesi gereken ücretlerin ayrıntılı biçimde yer aldığını, —- işçilere ödenecek ücret asgari ücretin —- gibi ayrıntılı olarak tablo şeklinde belirtildiğini, işçilik ücretleri asgari ücret üzerinden belirlenmiş olup—– ücret farkı ile ilgili bir hüküm bulunmadığını, davacı tarafından müvekkil şirkete ödenen hakedişler de normal işçilik ücretleri üzerinden hesaplanarak ödenmiş ücretler olup bu ödemelerde de ücret farkına ilişkin bir ödeme bulunmadığını, teknik şartnamede ve sözleşmede yer almayan, davacı tarafından da işçilere ödenmek üzere müvekkil şirkete verilmeyen bir ücret alacağından dolayı müvekkil şirketin sorumlu tutulması hukuka aykırı olup davanın reddine karar vermek gerektiğini, dava dışı işçilerle imzalanmış olan iş sözleşmesinin —– işçilere ödenecek olan ücret miktarının belirlenmiş olduğunu, bu miktarlarda da toplu iş sözleşmesi ile ilgili olarak bir hüküm bulunmadığını, müvekkil şirketin davacı idarenin işini ihale ile aldığını, işin —-tarihinde başlayıp,—-dönemlerine ait olduğunun belirtildiğini, ——- şirketin ihaleyi alma ve bitirme tarihi de dikkate alındığında işçiye ödenen tutar —- tarihinden sonraki dönemleri kapsıyor ise müvekkil şirketin bu döneme ilişkin bir sorumluluğu bulunmadığını, öncelikle davanın reddini, mahkemenin aksi kanaatte olması durumunda ise müvekkil şirketin sorumluluğunun dava dışı işçileri çalıştırdığı dönemlerde ve bu dönem için hesaplanan alacağın yarısından sorumlu olmasına karar verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Davacının üst işveren sıfatıyla ödediği tazminatları alt taşarenonlara rücu için açmış olduğu dava sırasında davalının iflas ettiğinden bahisle görevsizlikle mahkememize geldiği davanın kayıt kabul davası olduğu anlaşılmıştır.
—–sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize gelen dosyanın yukarıdaki dosya numarasını alarak esasa kaydedildiği anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez —— kayıtlarından davalı müflis hakkında ——– sayılı dosyadan iflas kararı verildiği anlaşılmıştır.
2004 sayılı Kanun’un 235/1. maddesine göre sıra cetveline itiraz davası iflas kararı veren ticaret mahkemesinin bulunduğu yerdeki herhangi bir ticaret mahkemesinde açılabilir. Görevin belirlenmesinde dava değerinin önemi olmadığı gibi, buradaki mahkemenin yetkiside kamu düzenine ilişkindir. Görev HMK 114/1-c maddeye göre dava şartıdır. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir (HMK 1. md.). “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır hükümleri uyarınca görevsizlik kararı verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin yetkisizliği nedeniyle davanın HMK 114 ve 115.maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2- HMK’nun 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakip iki hafta içinde taraflarca yazılı olarak talep edilmesi halinde dosyanın görevli ve yetkili ——Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama harçlarının ve yargılama giderlerinin yetkili mahkemede nazara alınmasına,
4-Süresinde başvurulmaması halinde dosyanın ele alınarak açılmamış sayılmasına,
5- Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/12/2021