Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/46 E. 2021/917 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/46 Esas
KARAR NO : 2021/917 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 20/01/2021
KARAR TARİHİ : 18/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı şirketin, —- alanında faaliyet gösterdiği, davalı şirket ile hatırı sayılır bir süredir ticari faaliyet içerisinde olup davalı şirketçe— yapıldığı, taraflar arasındaki cari hesap —- dayalı olarak davalı borçlu aleyhine ödenmeyen faturalardan kaynaklı olarak TL cinsinden icra takibi başlatıldığı, takibe barçlu tarafından haksız şekilde itiraz edildiği, akabinde davacı tarafça arabuluculuğa başvurulduğu, fakat anlaşma sağlanamadığı, davacı şirketin, davalı şirkete ait emtiaları usulüne ve sözleşmeye uygun olarak taşımak suretiyle lojistik hizmeti gerçekleştirdiği, verilen hizmete ilişkin olarak düzenlenen faturaların ekte olduğu, davalı şirketin davacı şirkete borcunun faturalarla sabit bulunmasına rağmen ödeme yapmamasının ve davacı tarafça başlatılan icra takibine süreci uzatmak maksadıyla yapmış olduğu haksız itiraz neticesiyle işbu itirazın mahkemece iptali gereğinin hasıl olduğu, bu nedenlerle, bahsi geçen takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı/borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesinin talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davalı şirketin, —— emtialarını taşıma işlerini aldığı, bu işlemleri yine alt taşıyıcı davacı ———- tarafından gerçekleştirilen hatalı ———— tarafından davalı şirkete eksik ödeme gerçekleştirildiği ve bu duruma bağlı olarak davacı şirkete doğal olarak ödemenin gerçekleştirilmediği, davalı şirketin mevcut taşıma işlemlerinin mağduru durumunda kaldığı, davalı şirketin sorumluluğunun davanın kabulü anlamına gelmemek kaydı ile davacı tarafın iddiası Eşyanın Taşıtılması başlığı altında TTK’nın 918. maddesinde düzenlendiği, bu durumda davalı şirketin taşıma araçlarını ve taşıma yolunu belirlemekle, taşıma işini fiflen gerçekleştirecek taşıyıcıyı ve taşıyıcıları seçmek, eşyanın taşıtılması için gereken taşıma, ardiye ve taşıma işleri komisyonculuğu sözleşmelerini yapmakla, taşıyıcıya ve taşıyıcılara gerekli bilgi ve talimatları vermekle, taşıma işleri komisyoncusu edimlerini getirirken, gönderenin menfaatlerini gözetmekle ve onun talimatlarına uymakla yükümlü olduğu, bu durumda davalı şirketin tedbirli ve basiretli bir tacir gibi taşıyıcı seçmekle ve muhatabının haklarını korumakla yükümlü olduğu, aksi halde bu yükümlülüklerini yerine getirmezse TTK’nın 926. maddesine göre— olacağı, dava dosyasında yapılacak olan bilirkişi incelemesinde, davacı şirketin kendisine düşen edimlerini yerine getirmediğinin ortaya çıkacağı, dava konusu alacağın likit ve muayyen olmayıp araştırılmaya muhtaç bir talep olduğu, yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca icra inkar tazminatı talebinin reddinin gerektiği, kabul anlamına gelmemekle birlikte davalı şirketin, davacının söz konusu alacak talebinden icra takibi ile haberdar olduğu, icra takibi öncesinde talep edilen faize hükmedilmemesi gerektiği, bu nedenlerle, yasal mevzuata aykırı, haksız, mesnetsiz davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesinin talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile, davacının —- faaliyeti sebebiyle davalı adına düzenlediği faturadan kaynaklı alacağı için başlatmış olduğu icra takibine davalı tarafça yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasından ibaret olduğu görüldü.
Dosyamız arasına alınan — sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin — tarihinde tebliğ edildiği, davalının süresinde — tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan 05/08/2020 tarihli itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; taraflara inceleme gün ve saatinde belirtilen yıllara ilişkin ticari defter ve kayıtlarını hazır etmeleri aksi halde HMK 220 ve devamı maddeleri gereğince defterlerini sunmayan tarafın ticari defterlerine lehine delil olarak dayanamayacağının ve tekrar sunamayacakları usulüne uygun biçimde ihtar edilmiş; defter inceleme neticesinde dosyamız bilirkişiye tevdii edilmiş olup , bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu raporunda özetle: belgeler ile tarafların defter kayıtları ve müstenitlerine göre; Davacı ———yılına ait yasal ticari defterlerinin/e-defterlerinin zamanında ve usulüne uygun şekilde açılış ve kapanış noter tasdiklerinin/e-berat onaylarının yapıldığı, buna göre söz konusu ticari defterlerin/e-defterlerin tarafların kendi lehlerine delil niteliğine sahip oldukları, her iki şirketin ticari defterlerine göre, — davalı şirketten 24.526,72TL fatura (aşıl) alacağının olduğu, dava ve takip konusu —–faturanım her Iki şirketin ticari defterlerinde karşılıklı olarak izlendiği, fatura alacağı ile bakiye ve icra takibi asıl alacağının aynı tutarda olduğu, mahkemece haklı görülmesi durumunda, davacı —— icra takip tarihi —– , fatura vade tarihinden icra takip tarihine kadar hesaplanan avans faizinin ise 60,48TL olduğu, davacının asıl alacak ve işlemiş faizin toplamını 24.587,20TL. olarak davalıdan talep edebileceği, talebin haklılığına hükmedilmesi halinde ise davacının asıl alacağına miktarı infaz aşamasında belirlenmek üzere takip tarihinden itibaren (iş bu davada hak sahibine ödenecek tazminat değil, navlun ücretinden kaynaklanan ticari alacak tartışıldığından,—- olduğu CMR Konvansiyonu’nun 27/1. Maddesinde öngörülen maktu——faiz yerine) 3095 SK Md. 2/a hükmüne göre avans faizi de yürütülebileceği görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi raporu HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Toplanan deliller, icra takip dosyası, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ticari defterler, ve bilirkişi incelemesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde;Davacının, davalıya ait emtiaları taşımak suretiyle davalıya —- hizmeti verdiği,bu kapsamda verdiği hizmet nedeniyle düzenlenen faturalardan kaynaklanan navlun alacağı sebebiyle, davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali talebiyle mahkememizde itirazın iptali davası açıldığı,davacı ile davalı arasında,hükme —- tarihli bilirkişi raporunda da işaret edildiği üzere,davacının takibe konu ettiği 24.526,72 TL tutarındaki faturaların davalının defterlerinde de kayıtlı olduğu,dolayısıyla tarafların defterleri arasında bir uyumsuzluk olmadığı,davacının takip konusu yaptığı navlun ücretinden kaynaklanan alacağından kesinti yapılmasını gerektiren ya da ödenmemesini gerekli kılacak belgeye rastlanmadığı,davacının takip tarihi itibariyle davacıdan —- olduğu kanaatine varılmakla , bu kısım yönünden davanın kısmen kabulüne ancak takip öncesi davalı temerrüde düşürülmediğinden takip öncesi işlemiş faiz talebinin reddine ,alacak likit olduğundan ,asıl alacağın %20si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının DAVASININ KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE ile Davalı borçlunun —— Esas sayılı dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE ,takibin 24.526,72 TL asıl alacak üzerinden devamına takip tarihi itibariyle avans faiz işletilmesine ;
Asıl alacağın %20si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli —– tarafından peşin yatırılan 297,00 TL den mahsubu ile 1.378,42 TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 1.500,00 TL bilirkişi gideri, 54,00 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.554,00 TL nin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 1.549,91 TL si ile 364,80 TL harç gideri toplamı olan 1.914,71 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Tarafların dava şartı olması sebebiyle başvurmuş oldukları —- neticesinde belirlenen, davanın kısmen kabul kısmen reddine tekabül eden 1.316,52 ücretin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Tarafların dava şartı olması sebebiyle başvurmuş oldukları —-neticesinde belirlenen, davanın kısmen kabul kısmen reddine tekabül eden 3,48 TL ücretin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Karar tarihinde yürürlükte—- vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Red edilen kısım yönünden ; Karar tarihinde yürürlükte bulunan —- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan kullanılmayan bakiye kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.