Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/429 E. 2022/68 K. 02.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/440 Esas
KARAR NO : 2022/67

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 28/06/2021
KARAR TARİHİ : 02/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; mahkememizin—-kararı ile davalı — karar verildiğini, müvekkilinin hissedarı olduğu müflis şirket arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı cari hesap ilişkisi sonucu — bulunduğunu, söz konusu—- ” hesabından ve ticari defterlerinden açık bir şekilde tespit edilebildiğini, ayrıca temerrüt tarihinden— işlemiş temerrüt faiz alacağı da bulunduğunu—— durumunda kimlerden alacaklı ve borçlu olduğunun tespiti için mali müşavir-bağımsız denetçi bilirkişiden alınan raporda müflis şirketin ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğunun ve şirketin —. borçlu olduğunun açıkça tespit edildiğini, ancak— açılma tarihinde olan — Asıl alacağı, asıl alacağa temerrüt tarihinden itibaren işlemiş faiz alacağı ve asıl alacağa iflas tarihinden itibaren işleyen ve işleyecek yasal faiz alacağının mevcut olduğunu, müvekkilinin sıra cetveline kaydı için—— yapmış oldukları başvurunun —– kararı ile reddedildiğini beyan ederek müvekkili tarafından dosyaya ibraz edilen—–kayıt talepleri hakkında —-sayılı dosyasında verilen — cetveline kayıt talebinin reddi kararına karşı itirazlarının kabulü ile; İİK. 235/1. Madde kapsamında müvekkili —– tutarındaki alacağının sıra cetveline kayıt kabulüne, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı—- cevap dilekçesinde özetle; davacının —- vatandaşı olduğunu, Türk mahkemelerinde, dava açan –gerçek ve tüzel kişiler ve —– meskeni bulunmayan — yargılama giderleriyle karşı tarafın zarar ve ziyanı karşılamak üzere, mahkemenin belirleyeceği teminalı göstermek zorunda olduklarını, aksi takdirde davacının davasının görülmesinin mümkün olmadığını, davacı tarafından herhangi bir teminat gösterilmediğinden davacının davasının reddine, davacı tarafından kayıt kabul davasının yasal hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından davanın süre yönünden reddine, davacı tarafından kayıt kabul davası kısmi dava olarak açılmış olup iş bu davaların kısmi dava olarak açılması hukuksal olarak mümkün olmadığından davacının davasının usul yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın, dava dilekçesinde söz konusu ödemeyi şirkete sermaye olarak verdiğini ifade etmiş olup davacının bakkında iflas kararı verilmiş olan şirketten ödemiş olduğu sermayeyi geri istemesinin mümkün olmadığını, bu nedenle ödenmiş olan sermayenin — alacak olarak kaydedilmesi mümkün olmadığını beyanla, öncelikle davacının davasının süre yönünden reddine, davacının davasının usülden reddine, davacının haksız ve hukuksal mesnetten yoksun davasının ve taleplerinin reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın 15 günlük yasal sürede açıldığı anlaşılmıştır. Davacının kayıt kabul başvuru talebi, masa red kararı ve eki belgeler dosyaya celp edilmiştir.
Mahkememizin—- tarihli duruşmasında; dosya ve müflisin — sunulması gereken son 3 yıllık ve müflisin yetkilisi davacıda bulunan önceki yıllara ait tüm ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesine karar verildiği, belirlenen inceleme gün ve saatinde —- vekilinin hazır olmadığı, gerekli masrafı yatırmadığı, işlemleri tamamlamadığı anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin —— tarihli dilekçe ile vekillikten çekildiğini bildirdiği, —“davacı vekiline, iş bu ara kararın, yapılacak—-, davacı vekilinin —tarihli vekillikten çekilme dilekçesinin —– çevrilmesinin istenilmesine ve yapılacak tebligat işlemleri için gerekli harcın yatırılarak ilgili — evraklarının 2 hafta kesin süre içerisinde mahkememize ibraz etmesinin istenilmesine, ilgili işlemlerin tamamlanması halinde iş bu ara karar ve davacı vekilinin— dilekçesinin davacı asile tebliğine, Davacı asilin iş bu ara kararın tebliği itibariyle iki hafta içerisinde davayı takip etmez ve başka bir vekil de görevlendirmez ise yokluğu hâlinde uygulanacak hükümlere göre işlem yapılacağının ihtarına,” karar verildiği, davacı vekiline tebliğ edildiği, çekilme dilekçesinin davacı asile tebliğ edilemediği, davacı vekilinin vekalet ilişkisinin devam ettiği anlaşılmıştır.
Davaya konu alacağının belirlenebilmesi için dosya ve müflisin —- yetkilisi davacıda bulunan önceki yıllara ait tüm ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması gerekli olup, davacı tarafın da bu delile dayandığı ancak bilirkişi incelemesi için yatırılması gereken ücretin ve mahkememizce sonuçları hatırlatılarak yapılan ihtara rağmen süresinde yatırılmadığı, bu haliyle davacı alacağının varlığı ve miktarı hususunun dosya üzerinden tespiti mümkün olmadığından mevcut dosya içeriğine göre ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İspatlanamayan davanın reddine,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL. harcın, peşin alınan 59,30 TL. harçtan mahsubu ile bakiye 21,40 TL. harcın davacı taraftan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından sarf olunan tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair,davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.