Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/405 E. 2022/571 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/405 Esas
KARAR NO : 2022/571

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/06/2021
KARAR TARİHİ : 30/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: “Davalı—- numaralı abonesi olup, sözleşme —- numaralı—- elektrik enerjisi kullanımı neticesinde tahakkuk eden faturalara konu borcun müvekkiline ödenmediğini, Fatura borçlarının üzerine, davalı aleyhine; —- dosyası ile takip başlatıldığını, ancak icra dosyasına davalı tarafından itiraz dilekçesi sunularak; borca itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, Davalı tarafından yapılan itirazların haksız ve mesnetsiz olduğunu, Davalının, müvekkil —-olduğunu, —- uyarınca —- neticesinde —sözleşme hesap numaralı— numaralı tesisata ilişkin olan—— faturalara konu elektrik borcunu ödemediğini, bu davaya konu olan ve davalının itirazda bulunduğu icra takibinin, elektrik fatura borcunun ödenmemesi nedeniyle başlatıldığını, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydıyla; yetki itirazının reddine, asıl alacak, gecikme faizleri ve takip sonrasında işleyecek yasal faizi ile birlikte davanın kabulü ile; —- Esas sayılı dosyasına yapılan tüm itirazların iptaline ve takibin devamına, takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz etmiş olan davalının, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûmiyetine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır. HMK’nun 128. Maddesi uyarınca; Süresi içinde cevap dilekçesi vermemiş olan davalı, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılır.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile Davacı ile davalı arasında akdedilen elektrik kullanımına ilişkin abonelik sözleşmesi uyarınca tahakkuk eden ve ödenmemiş elektrik faturalarından kaynaklı fatura alacağı sebebi ile davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalı tarafça yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasından ibaret olduğu görüldü.
— Davacı şirkete yazılan müzekkerelere cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.
Dosyamız arasına alınan—-Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin —– tarihinde takip başlatıldığı davalının süresinde —— tarihli takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile eklenen 5/A maddesi uyarınca arabuluculuk başvurusunda bulunulmuştur. arabuluculuk son tutanağında icra dosya borcunun ödenmesi hususunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin arabuluculuk son tutanağı dosya arasına alınmıştır.
Dosyanın elektrik mühendisi bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup, bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu raporunda özetle: Taraflar arasında 18.04.2016 tarihinde imzalanan abonelik sözleşmesinin süresiz olduğunun ve abonenin sözleşmeyi sona erdirmek isterse şirkete yazılı veya —-başvuru yapması gerektiğinin hüküm altına alındığı açıkça anlaşılmakla, davalı abonenin dava konusu tesisatta yer alan — üzerinde kaydedilen tüketimlerden aboneliği iptal ettirmediği sürece sorumlu olacağı, bu sebeple sözleşmenin sona erdirilmesi için herhangi bir başvurusunun olduğuna dair beyanı ve/veya dosyada buna ilişkin bilgi belge olmadığı için, dava konusu faturalarda verilen dönem tüketiminden sorumlu ve karşılığı olarak tahakkuk edecek fatura bedelini ödemekle yükümlü olduğu, dava konusu faturalardaki——– —değerleri kullanılarak doğru şekilde hesaplandığı, Faturalarda verilen tüketim miktarlarına tüketimlerin kaydedildiği dönem ağırlıklı birim fiyatları kullanılarak yalnızca tüketilen elektrik enerjisinin karşılığı olarak fatura tutarları,—– olduğunu, söz konusu tesisatta ödenmeyen fatura borçları olduğu halde elektriğin kesilmediği, bunun da —— kararı gereğince müterafik kusur teşkil ettiği anlaşılmakla, dava konusu bütün faturalara takip tarihine kadar % 9 yasal faiz üzerinden gecikme zammı hesaplanmasının uygun olacağı görüşüne varılarak —- tarihi itibariyle toplam borç tutarı 13.522,08.-TL olarak hesaplandığını belirten raporunu mahkememize sunmuştur.
Dava dilekçesi, —- elektrik mühendisi tarafından düzenlenen bilirkişi raporu, dosyaya celp edilen belgeler ve tüm dosya kapsamıyla birlikte yapılan değerlendirmede; davacı ile davalı arasında imzalanan 18/04/2016 tarihli abonelik sözleşmesi kapsamında sağlanan — istinaden tahakkuk ettirilen 3 adet faturanın davalı tarafça ödenmemesi üzerine, davalı aleyhine—- sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine mahkememizde itirazın iptali davası açıldığı, denetime elverişli 13/05/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; davalı tarafça abonelik sözleşmesinin sonlandırıldığına dair herhangi bir başvurunun olmadığı, sözleşme devam ettiği sürece tüketim faturalarından davalının sorumlu olduğu, ancak 24/06/2020 tarihli faturada gecikme zammının faturaya eklendiği görülmüş ise de, fiili olarak elektriği kesilmeyen aboneden gecikme zammı talep edilemeyeceği, söz konusu tesisatta kapalı olarak elektriğin kesilip açıldığını gösteren herhangi bir belge de olmadığından, davacının işbu gecikme faizini talep edemeyeceği, dolayısıyla tahakkuk ettirilen fatura tutarları ile bu tutarlara işleyen faiz toplamını talep edebileceği, bunun ise toplamda —- olarak belirlendiği anlaşılmakla, davanın bu miktar üzerinden kabulüne, alacak yargılamayla belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının DAVASININ KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE ile Davalı borçlunun—- sayılı dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE , takibin —-takip öncesi işlemiş faiz ,83,12 KDV olmak üzere toplam——-alacak üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren asıl alacağa avans faizi işletilmesine
1-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 923,72-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 59,30-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 864,42-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
2-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden ——— göre hesaplanan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan; 59,30-TL Başvuru Harcı, 59,30-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 118,60TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
4-Davacı tarafından yapılan; 750,00-TL Bilirkişi ücreti, —-, olmak üzere toplam 788,60-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 779,91-TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Dava şartı olan arabuluculuk görüşmeleri neticesinde — ücretin kısmen kabul kısmen red oranı dikkate alınarak 1.305,45 TL’lik kısmın davalıdan, 14,55 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6- Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.