Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/381 E. 2021/1030 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/381 Esas
KARAR NO: 2021/1030
DAVA: Tazminat
DAVA TARİHİ: 23/07/2012
KARAR TARİHİ: 16/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketine — sayılı aracın sürücüsü olan davalı—– tarihinde trafik kurallarını ihlal ederek müvekkiline çarptığını, maluliyetine neden olduğunu, iş gücü kaybından ve geçici iş göremezliğinden dolayı maddi zarara uğradığını, tedavi giderinde bulunduğunu, bu nedenle tüm maddi zararın tespit edilerek maddi tazminata —-manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı —- cevap dilekçesinde özetle; davacının bir işte çalışmadığını, bu nedenle bir zararının bulunmadığını, olayın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığını, tazminat talebinin yerinde olmadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —— vekili cevap dilekçesinde özetle; —- müvekkilinin sorumlu tutulması için, kusur ve maddi zararın ispatının gerektiğini, sorumluluğun poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, sakatlık tazminatının asgari ücrete göre yapılabileceğini, tedavi gideri talebinin poliçe teminatı kapsamında olmadığını, şirketin temerrüde düşürülmediğini, kazaya bağlı olarak davacının sosyal güvenlik kurumlarından herhangi bir ödeme alıp almadığının öğrenilmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ——-vekili cevap dilekçesinde özetle; olayın meydana gelmesinde davacının kendi kusurunun bulunduğunu, şirketin aracın bakın ve kontrollerini yaptırdığını, araçtan kaynaklanan bir kaza olmadığını, şoförün de gerekli uyarıları yaptığını, davacının talep ettiği iş gücü kaybının adli tıp tarafından belirlenmesinin gerektiğini, kaza nedeniyle davacının elde ettiği yararlar var ise bunların da tazminattan indirilmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:Davacı vekili dava dilekçesinde; sosyal durum araştırması ve fakirlik belgesini, ceza dosyasını, öğrenim belgesini, sigorta poliçesini, hasar dosyasını, kaza tespit tutanağını, trafik sicil kayıtlarını, tanık, keşif ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde, sosyal durum araştırmasnı, ceza dosyasını, davacının —- kayıtlarını, diğer davalıya yönelik çalışma talimatını, trafik kayıtlarını, tanık, keşif ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
Davalı —– cevap dilekçesinde deliller bölümüne yer vermemiş, dilekçe içeriğinde ——- dair belge olduğunu, mahkemeye sunacağını bildirmiştir.
Davalı —— vekili cevap dilekçesinde deliller bölümüne yer vermemiş, dilekçe ekinde ——- suretini ibraz etmiştir.
Davacının ve davalı —- sosyal ve ekonomik durum araştırması yapılmış, davalı şirketin —- yılı ——- celbedilmiştir.
Davacının — kayıtları celbedilmiş, tarafların tanıkları dinlenmiştir.
Davaya konu — tarihli trafik kaza tutanağının incelenmesinde; kazanın —— kenarındaki yaya olan davacıya çarpması ile meydana geldiği, kamyon sürücüsü —-asli ve tam kusurlu olduğu, yaya —— kusursuz olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
İbraz edilen ———- celbedilen araç kayıt özetinden, —-plakalı aracın kaza tarihinde davalı —– kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Davalı sigorta şirketi tarafından cevap dilekçesi ekinde ibraz edilen —- incelenmesinde; — plakalı aracın kaza tarihini de kapsar şekilde —- tarihleri arası sigortalı —- sigortalandığı görülmüştür.
—sayılı dosyasından alınan, bilirkişi — tarafından tarafından hazırlanan —- bilirkişi raporunda olayda sanık sürücüsü — asli ve tam kusurlu olduğu, yaya —– atfı kabil kusurunun bulunmadığının tespit edildiği görülmüştür.
—- incelenmesinde; davaya konu kaza nedeniyle sanık —– adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın —-tarafından düzeltilerek onandığı görülmüştür.
—–tarihli raporda; davacının trafik kazasına bağlı olarak meydana gelen arızasının araz bırakmadan iyileştiği, iyileşme süresinin — aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
—– alınan —- tarihli raporda; davacının iyileşme süresinde %100 malul sayılacağı, iyileşme süresinin ilk —– ayında bir başkasının yardımına gereksinim duyabileceği tespit edilmiştir.
Hesap bilirkişisi —-tarafından hazırlanan — tarihli bilirkişi raporunda; davacının geçici iş görmezlik zararı —-olarak hesaplanmıştır.
Trafik bilirkişisi —–tarihli bilirkişi raporunda; davaya konu trafik kazasında davalı—- %100 kusurlu olduğu, davacı —- kusurunun olmadığı tespit edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava trafik kazası nedeniyle açılmış maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Dava, —- tarafından verilen görevsizlik kararının kesinleşmesi neticesi Mahkememize tevzi edilmiştir. Görevsizlik kararı öncesi kusur raporu dışındaki tüm tahkikat işlemleri tamamlanmış, görevsizlik kararı sonrası kusur raporu alınarak tüm deliller birlikte değerlendirilmiştir.
Davaya Konu Trafik Kazası Kusur Durumu Yönünden Değerlendirildiğinde:
Mahkememizce davaya konu trafik kazasıyla ilgili olarak trafik bilirkişisinden alınan — tarihli kusur raporuna itibar edilerek söz konusu trafik kazasında—– %100 kusurlu kabul edilmiştir. Tespit edilen kusur oranı trafik kaza tutanağındaki kusur oranı ve ceza dosyasında kusura ilişkin olarak alınan bilirkişi raporu ile birebir uyumlu olduğundan davalı sigorta vekili ve davalı — vekilinin yeniden rapor alınması yönündeki talepleri yerinde görülmeyerek reddedilmiştir.
Davacının Maluliyet Durumu Değerlendirildiğinde;
Mahkememizce —–alınan raporlarda, davacının kalıcı sakatlığının bulunmadığı, geçici işgörmezlik süresi — ay, geçici işgörmezlik süresi içindeki bakıcı ihtiyacı da — ay olarak tespit edilmiştir. Mahkememizce söz konusu heyet raporu bilimsel ve denetime elverişli nitelikte bulunmakla hükme esas alınmıştır.
Davacının Maddi Tazminat Talebi Değerlendirildiğinde;
Davacı vekili dava dilekçesinde HMK’nın 107.maddesi uyarınca — maddi, — manevi tazminat talep etmiş, —- tarihli talep artırım dilekçesinde dilekçesinde talebini, —- geçici iş görmezlik,—bakıcı gideri olmak üzere toplam —- yükseltmiştir.
Hesap bilirkişisinden alınan raporda, —tarafından yapılan tespitler doğrultusunda, davacının geçici iş görmezlik zararı—– olarak hesaplanmıştır. Mahkememizce söz konusu heyet raporu bilimsel ve denetime elverişli nitelikte bulunmakla hükme esas alınmıştır.
KTK’nın 85/I. maddesi “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” hükmünü içermektedir.
Davaya konu kaza nedeniyle davacının yaralanması sonucu ortaya çıkan geçici işgörmezlik ve bakıcı gideri zararlarından davalı-sürücü ——- hasız fiil sorumlusu, davalı —–sıfatıyla, kazayı yapan aracı sigortalayan davalı sigorta şirketi de akdi olarak sorumludur.
Açıklanan nedenlerle maddi tazminat talebi yönünden davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. Davadan önce davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığına dair delil bulunmadığı, bu nedenle sigorta şirketinin temerrütü dava tarihinde gerçekleştiğinden, sigorta şirketi aleyhine dava tarihinden, işleten ve sürücü olan diğer davalılar aleyhine haksız fiil tarihi olan kaza tarihinden itibaren yasal faize karar verilmiştir.
Davacının Manevi Tazminat Talebi Değerlendirildiğinde;
6098 Sayılı TBK’nun 49. maddesine göre; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlâka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
6098 Sayılı TBK’nun 56. maddesine göre; “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.”
6098 Sayılı TBK’nun 61. maddesine göre; “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.”
Manevi tazminat, zarara uğrayanda huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekir. Takdir edilecek miktarın mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Olay sebebiyle duyulan acı ve elem kısmen de olsa giderilmelidir. Olay tarihindeki paranın alım gücü de gözetilerek hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir miktar manevi tazminat olarak belirlenmelidir.——-göre de; manevi tazminat tutarını etkileyebilecek özel hâl ve şartları da gözetilmelidir. Hâkim bu konuda taktir hakkını kullanırken etkili olan nedenleri kararında açıkça göstermelidir.
Olay anında yaya olarak yolun kenarında yürüyen davacı, hiçbir kusurunun olmadığı trafik kazasında yaralanmış,—- ayı bakıcı ihtiyacı gerektirecek şekilde —- ayda iyileşmiştir.— tarihli epikriz raporunda, davaya konu davacının —— —– travmaya bağlı kanama olduğu anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamı ve tüm deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde, manevi zararın niteliği, özellikle davacının kafatasında kırık ve kanama meydana gelmesi, kusur durumu, tarafların sosyal ekonomik durumları, paranın alış gücü göz önüne alındığında davacı lehine uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği, —- manevi zarar miktarlarının davalı sürücü —— alınması, hak ve nesafete ve dosyadaki delil durumuyla uyumlu olduğu anlaşılmakla, manevi tazminat yönünden davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine, dava haksız fiilden kaynaklandığından kaza tarihinden itibaren yasal faize karar vermek gerekmiştir.
Kısa kararda da açık olarak yazıldığı üzere, maddi tazminatın kabulüne, manevi tazminatın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin reddine karar verilmiş, olup, nkısa karar başlığında sevhen yazılan “davanın kabulüne” şeklindeki maddi hata gerekçeli kararda düzeltilerek karar metninden çıkarılmıştır.
Yukarıda yapılan tüm bu açıklamaların ışığı altında aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-)—- maddi tazminatın; davalı sigorta yönünden dava tarihinden, davalı —-yönünden olay tarihi olan —– tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline,
2-)—- manevi tazminatın olay tarihi olan —- tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalılar —–müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli — davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına —–
4—– karar sayılı dosyasından ——- sebebiyle suç üstü ödeneğinden karşılanan —yargılama giderinden kabul edilen miktara göre—– ise davacıdan tahsil edilerek, hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 1.078,00 TL yargılama giderinin——- davalılardan müştereken ve müteselsilen tahlisi ile davacıya verilmesine,
6-Maddi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalılar —— tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı—– verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan kullanılmayan bakiye kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili davalı ——- yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde————Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/12/2021