Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/372 E. 2022/980 K. 12.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/251 Esas
KARAR NO: 2022/1018
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/04/2021
KARAR TARİHİ: 28/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile dava dışı —–arasında kredi sözleşmesi imzalandığını ve firmaya kredi kullandırıldığını, davalının kredi sözleşmesinde müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunduğunu, ayrıca kredilerin kullandırıldığı tarihte davalı şahsın mezkur şirkette yönetici konumunda olduğunu, borçluların imzalandığı iddia edilen kredi sözleşmesi hükümlerine riayet etmediğini ve borcun ödenmesi adına taraflarına ihtarname gönderildiğini, ancak ihtarnameye rağmen ödeme yapılmaması sonucunda borçlular hakkında ilamsız icra takibine başlanıldığını ve davalı şahsın icra takibine itiraz ettiğini, davalının müvekkiline olan borçlarının devam ettiğini ve asıl alacak ve fer’ilerinin tahsili amacıyla açılan icra takibindeki talep edilen faizlerin yasaya uygun olduğunu, bu nedenlerle, davanın harçsız olarak açılması ile davalı borçlunun itirazlarının iptal edilerek takibin devamına ve davalı borçlu tarafından takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatı ödemesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesi ve tensip zaptının usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve davalının davaya cevapta bulunmadığı anlaşıldı.
Davaya konu icra takip dosyası, kat ihtarnamesi ve kredi sözleşmesi örnekleri, banka kayıtları celp ve ibraz edilmiş, dosya ve banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
İcra dosyasında borca yasal sürede itiraz edildiği, davanın yasal sürede açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu—- arasında —–imzalandığı ve sözleşme kapsamında dava dışı firmaya —–limit tanımlandığı, davalı —— kredi sözleşmesini ——– limitle müteselsil kefil olarak imzaladığı, sözleşmede çıkacak uyuşmazlıklarla ilgili banka kayıtlarının geçerli ve bağlayıcı kesin delil olacağı hususunun belirlendiği anlaşılmaktadır.
Davacı banka tarafından—– yevmiye sayılı muhataplar —— ihtarname keşide edilerek taraflar arasında akdedilen sözleşmelere göre kullandırılan kredilerin geri ödemelerinin yapılmamış olması sebebiyle hesabın —– tarihinde kat edildiği, bu tarih itibariyle —– tutarlı hesap özetine göre,—– kaynaklanan —–tutarında banka tarafından ödenebilecek sorumluluk bedelinin bir gün içinde depo edilmesi, —- tutarındaki teminat mektubunun iade edilmesi yada karşılığı bedelin bankada faiz getirmeyen bir hesaba yatırılması için bir günlük süre verildiği, bu ihtarnamenin asıl borçlu firmaya —-tarihinde, davalı kefil —– tarihinde tebliğ edildiği, verilen sürenin hafta sonuna denk gelmesi nedeniyle —- tarihi itibariyle davalının temerrüte düştüğü anlaşılmıştır.
İcra takibinin incelenmesinde; davacı banka tarafından asıl borçlu ve müteselsil kefiller aleyhine ——alacak nedeniyle —– tarihinde takip başlatıldığı, borçlulardan davalı —— tarafından yapılan itiraz üzerine takibin bu davalı yönünden durduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu alacağın dayanağını oluşturan çek bilgilerine göre, davacı banka tarafından —– nolu çek kredi hesabından dolayı —– ödenmiş olduğu, bu çek nedeniyle davacı bankanın —–asıl alacak, takip tarihine kadar ——- talep edebileceği kanaatine varılmıştır.
Yine dava ve takibe konu olup, dava dışı borçlu firmaya kullandırılan bir adet teminat mektubunun davacı banka tarafından —- tarihinde kısmi olarak nakde dönüştürülmek suretiyle dava dışı ——olarak yatırıldığı, ve bankanın ödeme tarihi itibariyle bu tutarın davalı kefil yönünden de muaccel hale geldiği, ödenen asıl alacak tutarına —– eklendiğinde takip tarihi itibariyle ödenen teminat mektubundan dolayı davacı bankanın ———-alacağı bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Kredi sözleşmesi ve kefalet sözleşmesinin incelenmesinde; kefalet sözleşmesinin yazılı şekilde yapıldığı, kefilin sorumlu olacağı azami miktarın belirtildiği, kefalet tarihinin ve müteselsil kefil sıfatının kendi el yazısı ile yazıldığı ve kefaletin şeklen geçerli olduğu anlaşılmıştır. Kredi sözleşmesi tarihi itibariyle davalı kefilin asıl borçlu ———-adedine tekabül eden oranda pay sahibi olduğu, kendi ortak olduğu şirket için çekilen kredi yönünden eş rızası aranmadığından kefaletin bu yönden de geçerli olduğu kanaatine varılmış olup, takip tarihi itibariyle toplam banka alacağının ———- olduğu anlaşılmakla, bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile davalının —–dosyasında takibe itirazın kısmen iptali ile takibin ———- üzerinden devamına, takipten itibaren asıl alacağa yıllık %39 oranında faiz yürütülmesine,
2-Alacak likit olduğundan %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 39.293,90 TL karar harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul-red oranı nazara alınarak; 1.306,08 TL’sinin davalıdan, 13.02 TL’sinin davacıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan; 5.000,00 TL bilirkişi gideri ve 235,50 TL posta gideri toplamı 5.235,50 TL’nin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 5.183,14 TL yargılama gideri ve 80,70 TL başvurma harcı toplamı 5.263,84 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı yararına, davanın kabul edilen kısmı üzerinden AAÜT uyarınca taktir edilen 81.275,20 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Davalı kendini vekille temsil ettirmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.28/12/2022