Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/357 E. 2022/541 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/357 Esas
KARAR NO: 2022/541
DAVA: Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ: 01/08/2019
KARAR TARİHİ: 21/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirkete,—— adresindeki işyerinin, —— tarihinde davalıların kusurlu hareketi neticesinde sızan sular sebebiyle zarar gördüğünü, söz konusu hadise sebebiyle, yaptırılan ekspertiz sonucu —— hasar tespit edilmiş olduğunu, hasar miktarının sigortalısına ödendiğini, tazminatını ödeyen davacı şirketin, TTK. 1472. maddesi ve Sigorta Genel Şartlarına göre, sigortalısının hukukuna halef olduğundan, alacağın tahsili için bu kanuni halefiyete dayanılarak iş bu davayı açtıklarını, dava açılmadan evvel 6325 sayılı kanun gereğince arabulucuya başvurulmuş olduğunu ancak anlaşmaya varılamadığını, bu gerekçelere göre —— tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, yargılama gideri ve avukatlık ücreti ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı—-vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu zararın meydana gelmesinde davalı site yönetiminin herhangi bir kasti, ihmali ya da kusurlu hareketinin söz konusu olmadığını, davalı —- tarihinde, soğuk su deposu patlamış, bu patlamadan dolayı —— arası soğuk su hattının, site sakinlerinin mağdur olmaması ve tamamen kesilmemesi adına, su deposundaki hattın yedek depoya revize »işleminin gerçekleştirildiğini, yapılması gerekli söz konusu çalışma ile ilgili olarak, davacı şirketin sigortalısı —- diğer tüm daire sakinlerinin, site yönetimi tarafından, —– üstüne su verilmeyecektir.—- bildirimini içeren—— bilgilendirildiğini, söz konusu [uyarının yapılması ile birlikte davalı site yönetimi teknik ekibi tarafından ilgili çalışma aynı —–tamamlandığını ve bu çalışma nedeni ile hatlarda basınç oluşumunu I önlemek amacıyla suların kademeli bir şekilde verilmeye başlandığını, site sakinlerinden —- sakin bulunan diğer davalı—–akşam mesai bitiminde, taharet musluğunu açık bırakmaları nedeniyle, zemin su altında kaldığını ve suların alt kattaki daire olan—- sakini olan, davacının sigortalısı —- tavanı ve eşyalarına zarar vermiş bulunduğunu, söz konusu durumun — tarihinde davalı site yönetimine bildirilmesi üzerine, —- kullanmış olduğu — daireye gidilerek teknik tutanak, teknik gözlem raporu ve dairenin fotoğraflanması sureti ile meydana gelen olayın tespit edildiğini, sonrasında davacı —- tarafından davalı —-ihtar yazısı gönderildiğini, söz konusu ihtar yazısına karşılık——– tarihinde yazılan cevabi yazı ile ihtarlarındaki iddiaların asılsız olduğunu, müvekkil site yönetiminin yaşanan olaylarda herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, söz konusu hasarın —— taharet musluğunu açık bırakması ile ihmali sonucu meydana geldiğini ve bu nedenlerle hasarın davalı site yönetiminden talep edilmesinin söz konusu olamayacağmı bildirdiklerini, davalının bildirim yükümlülüğünü yerine getirmiş olmasından sonra doğmuş ve doğacak olan hasarlardan, bildirim ve uyarıya uymaksızın, gerekli önlemleri almadan, kendi kullandığı dairedeki taharet musluğunu kontrol edip kapatmayan ve bu şekilde alt kattaki dairelerde su sızıntısına ve su sızıntısı sebebiyle daire ve eşyalarda zarar meydana gelmesinden diğer davalı —– sorumlu olduğunu bildirmiş ve haksız davanın davalı site yönetimi bakımından reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- vekili cevap dilekçesinde özetle; Zarar miktarına itiraz ettiklerini,—– hasar tazminatı bedelinin fahiş ve gerçeği yansıtmadığını, iddia edilen su sızıntısı nedeni ile oluşmuş bir zarar olmadığını, davacı bu zarar miktarını, yazılı şekilde ve inandırıcı delillerle ispatlamak zorunda olup, davacının iddiasını ispatlayamadığını, Kusur ve sorumluluk bakımından da itiraz ettiklerini, diğer davalı ———tüm sitenin sularının kesileceği ve sonrasında da suların tekrar verileceğini bildirdiğini, tedbir olarak da davalının işyeri içerisindeki tüm muslukların, banyodakiler dahil kapatıldığını, sonrasında gece yarısı, aşırı tazyik/basınçlı şekilde site yönetimi tarafından yeniden su verildiğini, aşırı tazyik nedeni ile en üst katta yer alan işyerinin banyodaki ——-tuvaletin taharet musluğunun kapalı olmasına rağmen basınçtan açılarak, aşırı tazyik ile karşı duvarda ——– metreye kadar fışkırdığını ve banyonun tavanının dahil ıslandığını, aynı durumun sitenin karşı bloğundaki en üst katta da yaşandığını, davalı şirketin kusuru ve sorumluluğunun olmadığını, kusur ve sorumluluğun diğer davalı site yönetimine ait olduğunu, husumet itirazı olarak ise, meydana gelen olayın —— ortak alanda yer alan su fsisteminden, su basıncı yapan tesisattan meydana geldiğini, ——-su tesisinin ortak alan olduğunu, aynı yasanın ——–hükmü uyarınca ana yapının [ortak yerlerinde meydana gelen arıza ve bozulmalar nedeniyle, bağımsız bölümlerde meydana Igelen zararlardan tüm kat maliklerinin ——– arsa payları oranında sorumlu olduğunu, —-yer lalan kat maliklerinin de sorumlu olması nedeni ile husumet itirazında bulunduklarını, diğer i kat maliklerine de davanın ihbar edilmesini talep ettiklerini, zarar miktarı itirazları, kusur ve sorumluluk itirazları, husumet itirazları ve esasa ilişkin itirazları nedeniyle davanın reddini talep etmişlerdir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibari ile davacının sigorta poliçesi kapsamında zararlarını karşıladığı sigortalısının Türk Ticaret Kanunu halefiyet ilkesi gereğince sorumlulardan tahsiline ilişkin alacak davasıdır.
Mahkememizce —– tarihli karar —–Somut olayda, davacı sigorta şirketinin davalılardan rücuen tazminat talebi, davalı —– bina yöneticisi olması, davalı ————-üst kat maliki olmasından kaynaklanmaktadır.
Dosya kapsamında tapu kayıtları olmadığından, ana taşınmazda kat mülkiyeti kurulup kurulmadığı, kat mülkiyeti kurulmamış ancak kat irtifakı varsa üçte iki fiili kullanım olup olmadığı tespit edilememiştir.
Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında mahkemece; sigortanın işyerinin bulunduğu ana taşınmazda kat mülkiyetine geçilip geçilmediğinin ilgili tapu müdürlüğünden sorulup kayıtların getirtilmesi, davaya konu hasar tarihi itibariyle kat mülkiyetine geçildiğinin tespiti halinde, uyuşmazlığın 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’ndan kaynaklandığının gözetilmesi, yapılacak araştırmada kat mülkiyetine geçilmediğinin saptanması halinde ise, KMK’nun 17/3. maddesi gereği hasar tarihi itibariyle anataşınmazın üçte ikisinin fiilen kullanılmaya başlanılıp başlanmadığının araştırılması ve üçte ikilik kullanımın olması halinde, uyuşmazlığa yine kat mülkiyeti hükümlerinin uygulanacağı dikkate alınarak, davada Sulh Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan HMK’nun 114/1.c maddesine göre, görevsizlik nedeniyle HMK’nun 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiş olup, davalı ——— bu yöndeki istinaf talebinin kabulü ile 6100 sayılı HMK’nun 353/1.a.6 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, dairemizin kararına uygun şekilde ilgili kayıtlar temin edilerek, görev hususu yönünden inceleme yapıldıktan sonra karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine, davacı vekilinin istinaf sebepleri şimdilik incelenmesine yer olmadığına kararverilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir —- Gerekçesi ile kaldırılmıştır.
İstinaf kararı sonrasında yukarıdaki dosya numarasından esasa kaydedilen dosyanın yargılamasında iş yerinin bulunduğu taşınmazın kat mülkiyetine geçilip geçilmediği hususu — sorulmuş olup ———— şeklinde cevap verildiği görülmüştür.
Davaya konu taşınmazın bulunduğu parselde kat mülkiyetine geçildiği ve uyuşmazlığın ——–maddesinde ise kat mülkiyetinden kaynaklanan her türlü uyuşmazlığın değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesi’nde çözümleneceği düzenlemesi çerçevesinde mahkememizin görevsizliğine , sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğu sonucuna varılarak görevsizlik kararı verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle HMK 114, 115. maddelerine göre DAVANIN USULDEN REDDİNE, —–Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğuna,
2-Karar kesinleştiğinde ve süresinde talep halinde dosyanın görevli ———— Sulh Hukuk Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde dosyanın ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı———– vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/06/2022