Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/353 E. 2023/273 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/353 Esas
KARAR NO : 2023/273

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/05/2021
KARAR TARİHİ : 16/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine davalı tarafından ——.sayılı dosyası ile takip yapıldığını, müvekkilinin davalı şirkete icra dosyasına konu edildiği şekilde borcunun bulunmadığını, usulsüz tebligata ilişkin yaptıkları şikayetin reddedilmesi üzerine icra dosyasına 68.250,00-TL ödemek zorun da kaldıklarını ileri sürerek, müvekkilinin ——sayılı dosyası ile takibe konulan alacak ve ferileri yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine, haciz tehditi altında ödenen 68.250,00-TL’nin 17.04.2020 tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmadığını, davacı tarafın dava dosyasında borcun varlığını kabul ettiğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı vekili dava dilekçesinde delil olarak; —– sayılı takip dosyası(Eski Esas; —–müvekkili şirketin ticari defter ve belgeleri, banka ödeme dekontları, —— 2012 yılı ve sonrasına yönelik avans faiz oranları, bilirkişi incelemesi, Emsal Yargıtay Kararları, arabuluculuk tutanağı, tanık, yemin deliline dayanmıştır.Davalı vekili cevap dilekçesinde delil olarak;—– sayılı dosyası ve faturalar, ——Sayılı dosyası, bilirkişi incelemesi deliline dayanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nın 72.maddesi uyarınca açılmış menfi tespit ve istirdat davasıdır.Davaya konu—– sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı tarafından davacı aleyhine faturaya dayalı olarak 16.783-TL’nin takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %36 faizi ile tahsili talebiyle ilamsız takip yapıldığı, takip borçlusu olan davacı tarafından icra dosyasına 17/04/2020 tarihinde 68.250-TL ödeme yapıldığı görülmüştür.Menfi tespit davalarında ispat yükü kural olarak davalı-alacaklıdadır. Takibe konu alacak fatura alacağıdır. Faturanın TTK.da tanımına yer verilmemiştir. Vergi Usul Kanunu 229.maddesinde fatura, “Satılan emtia ve yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari bir vesika”olarak tanımlanmıştır.TTK 21/1.maddesine göre, ‘Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir” TTK 21/2.maddesine göre ‘Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır’.27.06.2003 tarihli ——-.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, ‘fatura sözleşmenin yapılmasıyla ilgili değil; taraflar arasında yapılmış bir satım, hizmet, istisna ve benzeri sözleşmenin ifa safhası ile ilgili bir belgedir. Öyle ki, taraflar arasında bu tür bir sözleşme ilişkisi yoksa düzenlenen belge fatura olmayıp, olsa olsa icap mahiyetinde kabul edilebilecek bir belgedir…” denilmiştir.Fatura akdin kurulumuna değil, ifasına ilişkin belge olduğundan faturaya dayalı alacak talebinde bulunmak için öncelikle sözleşmesel ilişkinin kanıtlanması gerekir. Bu nedenle faturaya dayalı alacağın ispatı kural olarak alacaklıya aittir. Davalı taraf, takibe konu faturalara ilişkin akdi ilişkinin varlığını, fatura konusu malların teslimini ispata yarar delil ibraz etmemiştir. İbraz edilen sevk irsaliyelerinde teslim alan bölümlerinde imza mevcut değildir.Tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, davacı taraf talimat mahkemesince verilen kesin süre içinde defterlerini ibraz etmediğinden inceleme yapılamamış, davalı şirketin ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 02/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda; davalının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı, dava konusu alacağın dayanağı olan, icra takip dosyasında bulunan 03.06.2011 -29.11.2011 tarihleri arası cari hesap ekstresinde yer alan davalı tarafından davacı adına düzenlenmiş 6 adet faturanın davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, cari hesap ekstresinde yer alan devir bakiyeleri ticari defterlerde yer almadığı için (devir işlemlerine ilişkin açılış ve kapanış kayıtları toplu şekilde gösterildiğinden) cari hesap bakiyesinin doğruluğunu ticari defterlerden tespit etmenin mümkün olmadığı belirtilmiştir.Davacı taraf, verilen kesin süreye rağmen defterlerini ibraz etmemişse de, davalının ticari defterleri usulüne uygun tutulmadığı için, HMK m. 222/3 gereği davalının ticari defterleri lehine delil olarak kabul edilmemiştir.Dosya kapsamı bir bütün halinde değerlendirildiğinde istirdat davasında ispat yükü kendisinde olan davalının; faturaya dayalı olarak davacı aleyhine takip başlattığı, davacının faturaya dayalı akdi ilişkiyi, fatura konusu malların davacıya teslim edildiğini ispatlayamadığı anlaşılmakla, davacının menfi tespit ve istirdat davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile, 68.250-TL’nin 17/04/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline
2-Alınması gereken 4.662,16 TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 1.165,54 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 3.496,62 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 195,60 TL yargılama gideri ile 1.165,54 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı toplamı 1.420,44 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 10.920,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Tarafların dava şartı olması nedeniyle başvurdukları —– Arabuluculuk Bürosu——dosya no.lu görüşmeler neticesinde belirlenen 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, verilen gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde—–Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.