Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/310 E. 2021/966 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/310 Esas
KARAR NO: 2021/966
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 30/04/2021
KARAR TARİHİ: 02/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—- uyarınca kapatılarak hazineye devredildiğini, kapatılan —- davalıların oluşturduğu adi ortaklık arasında yapılan—— uyarınca iki adet taşınmazın —- anlaşmaya varıldığını, yapılan sözleşme ile taşınmazın devri için kararlaştırılan tarih ile devir edildiği tarihe kadar aylık—-cezai şartın ödenmesinin kararlaştırıldığını, taşınmazın kararlaştırılan tarihten teslimine kadar —-dava tarihinden itibaren davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı—-vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalının herhangi bir çekince ileri sürmeksizin ifayı kabul ettiğini, —gereğince cezai şart bedeli istemeyeceğini, davalının müvekkilini ibra ettiğini, —- masrafları vb.taahhüt ettiği ödemeleri yapmadığını, mahsup taleplerinin bulunduğunu, —-durumun mucbir sebep sayılması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalılar —-gereğince cezai şart bedeli istemeyeceğini, davalının müvekkilini ibra ettiğini, —- yapılan anlaşmaya göre tapu devrinin şarta bağlı olduğunu, sözleşmede tapu devri için kararlaştırılan şartların bugün dahi gerçekleşmediğini ödemeleri yapmadığını, mahsup taleplerinin bulunduğunu,—- yaşadığı durumun mucbir sebep sayılması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
DELİLLER:
Davacı vekili dava dilekçesinde, —- incelemesini delil olarak göstermiştir.
Davalı vekili —– cevap dilekçesinde, reklam yayın sözleşmesini, satış vaadi sözleşmesini, teslim tutanağı ve ibranameyi, yazışmaları, tapu kayıtlarını, müvekkilinin kayıtlarını, banka kayıtlarını, tanık, keşif yemin ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
Davalı vekili—— sayılı dosyalarını, inşaat ruhsatlarını, tanık, isticvap yemin ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
—müzekkere yazılarak tapu kayıtları celbedilmiş, dava konusu sözleşmeye konu taşınmazların — tarihinde —devredildiği görülmüştür.
Dava dilekçesi ekinde ibraz edilen —-incelenmesinde ilan bedeli karşılığında sözleşmede belirtilen —- ödeneceğinin kararlaştırıldığı görülmüştür.
Davalılar tarafından ibraz edilen ——-fiilen davacıya teslim edildiği, sözleşmede bağımsız bölüme ait belirtilen tüm malzemenin teslim alındığı, bağımsız bölümün geç tesliminden kaynaklanan sözleşmeden ve yasadan kaynaklanan gecikme bedeli, cezai şart vs.tüm alacakların sözleşme ile ödenmesi taahhüt edilen borçlardan mahsup edildiği, gecikme nedeniyle teslim eden satıcıdan her ne nam altında olursa olsun talepte bulunulmayacağı, teslim eden alıcının ibra edildiği düzenlenmiş, sözleşmelerin —– tarafından imzalandığı görülmüştür.
Yine davalılar tarafından ibraz edilen—-tarafından imzalanan el yazısı ile düzenlenmiş belgenin incelenmesinde, —-itibariyle işgalsiz olarak —— devir ve teslim edildiğinin tutanak altına alındığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki —– kaynaklanan cezai şart istemine ilişkindir.
——– imzalanmış, ilan bedeli karşılığında sözleşmede belirtilen—— devredilmesi,devrin belirtilen tarihte yapılmaması halinde, devredileceği tarihinde kadar aylık—– kararlaştırılmıştır.
Cezai şart borçlunun, asıl borcunu ilerde, hiç veya gereği gibi ifa etmediği takdirde alacaklıya karşı ifa etmeyi önceden taahhüt ettiği edim olup, asıl borca bağlı olarak ve ancak bu borcun ihlali ile doğabilecek olan fer’i bir edimdir. Hukukumuzda cezai şartın türleri seçimlik cezai şart, ifaya eklenen cezai şart ve ifa yerine cezai şart olarak düzenlenmiştir.
Seçimlik cezai şartı düzenleyen —— hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir ceza kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir”. Bu hükme göre, taraflar, sözleşmede borçlunun ya borcunu sözleşmeye uygun olarak ifa etmesi ya da ceza koşulunun ödenmesini kararlaştırmış olabilirler. Bu durumda, borçlu borca uygun hareketle yükümlüdür. —–zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmışsa alacaklı, hakkından açıkça feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olmadıkça, asıl borçla birlikte cezanın ifasını da isteyebilir”.Bu hükme göre, borçlunun borca aykırı davranışı halinde, alacaklı hem aynen ifayı, hem de kararlaştırılan cezanın ödenmesini talep edebilecektir. İfaya eklenen cezai şartta, seçimlik ceza koşulundan farklı olarak, alacaklı ya aynen ifayı ya da cezayı talep etmek zorunda bırakılmamıştır. Alacaklı burada her ikisini de talep yetkisine sahiptir. Borçlunun borca aykırı davranışı halinde alacaklının ifaya ek olarak talep ettiği alacak bir ceza koşulu alacağı ise, zarar koşulunu gerektirmez. Alacaklı borca aykırılık nedeniyle bir zarara uğramasa bile ifaya ek olarak ceza koşulu talep edebilir. İfaya eklenen ceza koşulu zarar koşulunu gerektirmez.
İfa yerine cezai şartın düzenlendiği ——- kararlaştırılan cezayı ifa ederek sözleşmeyi, dönme veya fesih suretiyle sona erdirmeye yetkili olduğunu ispat etme hakkı saklıdır”.
Somut olay ve ilgili yasa maddeleri bir bütün halinde değerlendirildiğinde, davaya konu sözleşmeye göre ilan bedeli karşılığında —— —- tarihine kadar devredileceğinin, devrin belirtilen tarihte yapılmaması halinde devredileceği tarihinde kadar aylık —- ödeneceğinin davalılar tarafından kabul edildiği, sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın ifaya eklenen cezai şart niteliğinde olduğu, sözleşmeye konu taşınmazların tapuda—- devredildiği, tapu devrinin yapıldığı gün ayrıca taşınmazların fiilen davacı —- temsilcisine tutanak ile teslim edildiği, gerek tapu devri sırasında ve gerekse fiili teslim sırasında ifanın çekincesiz olarak kabul edildiği, hatta davaya konu—- taşınmazdan biri olan —- için ayrıca sözleşme düzenlenerek teslim eden satıcının ibra edildiği, davacI ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olduğundan ceza koşulu talep edemeyeceği anlaşılmakla, davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalılar kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 8.730,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
6-Tarafların dava şartı olması sebebiyle başvurmuş olduklar—– —– görüşmeler neticesinde belirlenen —- ücretin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde ——- Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.02/12/2021