Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/271 E. 2021/357 K. 22.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/228 Esas
KARAR NO : 2021/344

DAVA : İtirazın İptali (Ticari İş Tellallığı Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/04/2017
KARAR TARİHİ : 19/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari İş Tellallığı Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında —– mevcut — ofis satış için temsil sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmenin 5.maddesinde ———— vererek bu kişi ve kuruluşların aracılığı ile gayrımenkulü kiraya vermek amacı ile işlemde bulunmamayı, gayrımenkul ile ilgili olarak kendisine gelen tüm başvuruları ——— bildireceğini ve böyle kişi ve kuruluşlarla işlemde bulunması halinde——— komisyon bedelini cezai şart olarak derhal ve nakden, başka herhangi bir ihtara gerek olmaksızın ödeyeceğini kabul ve taahhüt eder.” ve yine sözleşmenin 12. Maddesinde”Satıcı, sözleşmenin herhangi bir hükmünü ihlal ettiği takdirde ———- satış bedeli üzerinden hesaplanacak komisyon bedelini ——– derhal ve nakden, başka herhangi bir ihtara gerek olmaksızın ödemeyi kabul ve taahhüt eder.” şeklinde düzenlendiğini, müvekkilinin satış için temlik sözleşmesine dayalı olarak gerekli işlemleri başlatmış ise de davalının buna rağmen sözleşme devam ederken sözleşmeye —– kendisinin sattığını, bu nedenle müvekkilinin hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacağını talep etme hakkı doğduğunu, borçlu aleyhine, İstanbul Anadolu —–. İcra Dairesinin —- Sayılı takip dosyasından genel haciz yolu ile icra takibine geçildiğini ve söz konusu takibe ilişkin olarak davalı borçluya ———– emri gönderildiğini, ancak davalının müvekkiline olan borcunu ödemediği gibi 11/04/2017 tarihinde borca, faize ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, haksız ve yasal dayanaktan yoksun itirazın iptali ile takibe devam edebilmek için İ.İ.K. Mad. 67 gereğince bu davayı açtıklarını beyan ederek 6.000,00 TL. Alacağın takip tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsili için davalı(borçlu)’nun haksız itirazının iptali ve takibin takip talebinde yazılı olan koşullarla devamına, alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalı/borçlulardan tahsiline, yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiğini, bu nedenle davanın öncelikle görev yönünden reddini talep ettiklerini, ayrıca davacının imzalandığı iddia ettiği söz konusu sözleşmenin ne icra takibine dayanak belge olarak eklendiğini, ne de dava dilekçesi ekinde sunulduğunu, ne de delilleri arasında gösterildiğini, kira ilişkisinin devam ettiği dönemde müvekkilinin belirtilen gayrimenkulü bir arkadaşına doğrudan herhangi bir aracı kişi veya kurum kullanmadan sattığını, davacının bu satıştan komisyon talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, bu sebeple davacı tarafın iddia ettiği durum ve şartlarda yapılacak bir ödemenin sebepsiz zenginleşme mahiyetinde olacağını, davacının icra inkar tazminatı talebinin de haksız olduğunu beyan ederek haksız davanın öncelikle usule ilişkin itirazları yönünden yerinde görülmez ise esastan reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin ——- tarihli ilamı ile davanın reddine karar verilmiş olup, davacı vekili tarafından verilen red kararına karşı İstinaf yoluna bulunulmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi —–. Hukuk Dairesi’nin ——- Karar sayılı, —- tarihli ilamı ile; “Dosya arasında bulunan ”—–” başlıklı sözleşme fotokopisi incelendiğinde; sözleşmenin 2.ci sayfasında sözleşmeyi —— adına ——- alıcı olarak … tarafından imzalandığı,sözleşmenin 1.ci sayfasında satıcı bilgileri bölümünde satıcı olarak …—–bilgilerinin yazılı olduğu, sözleşmeye konu taşınmazın İli, ilçesi, mahallesi, sokağı olmadığı gibi ada ,pafta , parsel numarasının da sözleşmede belirtilmemiş olduğu tespit edilmiştir. Sözleşmenin ilk sayfasında sözleşmeye konu taşınmazı tanımlamaza ait bilgilerden sadece —- ibare bulunduğu görülmüştür. Davacı vekilinin 25.12.2017 tarihli dilekçesinde davaya konu taşınmaz olarak ——- göstermesi üzerine —— belirtilen taşınmazın tedavülleri ile birlikte kayıtları getirtilmiş—- numaralı taşınmazın davalı adına hiç kayıt edilmediği ve taşınmazın niteliğinin—- edildiği anlaşılmıştır.
Somut olayda davacının, tellallık sözleşmesinden kaynaklanan hizmet bedelinin tahsili için icra takibi başlattığı, davalının itirazı üzerine duran takibin devamı için davacı tarafından icra iflas kanunu 67. maddesi gereği itirazın iptali davasının açıldığı,simsarlık sözleşmesine konu ————taşınmazın tapu kaydında konut niteliğinde bulunduğu ( ayrıca davacı vekili sözleşmede yazılan ——- bağımsız bölümün sonradan numarasının değiştiği ve —- bağımsız bölüm olduğuna yönelik savunmasındaki ——– taşınmazın da tapu kaydında konut niteliğinde bulunduğu ) yazılı olup davalının bu konutu ticari veya mesleki amaçlarla edindiğine veya sattığına dair dosya kapsamında delilin bulunmadığı ve davalının tüketici sıfatı bulunduğu görülmektedir.
Bu nedenle taraflar arasındaki hukuki ilişkinin tüketici işlemi olduğu ve bu itibarla davaya bakmakla Tüketici Mahkemelerinin görevli bulunduğu anlaşılmaktadır. Görev kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. O halde mahkemece, davaya bakmakla Tüketici Mahkemeleri görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın esasına yönelik karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
Göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkindir.HMK 114/1-c maddesinde mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiş olup ; mahkemenin görevli olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması HMK 353-(1)a gereği hükmün esasının incelenmeden kaldırılmasına karar verilmesini gerektiğinden davacının istinaf başvurusunun usulen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK’ nın 355 ve 353/1-a3 maddeleri gereğince kaldırılarak, kayıtların kapatılarak dosyanın görevli —– Mahkemesine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur. ” şeklindeki değerlendirmesi ve kararı nedeniyle aşağıdaki şekilde hüküm kurmak uygun görülmüştür.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının dava dilekçesinin görev yönünden reddi ile karar kesinleştiğinde DOSYANIN GÖREVLİ ———— NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
2-HMK.’nun 20.maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli —– Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde dosyanın ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı