Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/267 E. 2021/361 K. 26.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/267 Esas
KARAR NO: 2021/361
DAVA: Adi Ortaklık yöneticisinin temsil yetkisinin kaldırılması ve Yönetici kayyumu atanması
DAVA TARİHİ : 12/04/2021
KARAR TARİHİ: 26/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan Adi Ortaklık yöneticisinin temsil yetkisinin kaldırılması ve Yönetici kayyumu atanması davasının yapılan ön incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli sunduğu dilekçesinde özetle; müvekkili ——-olup —– şirketlerinden biri olduğunu, —- kapsamında yemek hizmetleri sözleşmeleri imzaladığını, —- açılan ihalelere her bir projeye ayrı olarak ve sadece o ihale kapsamında adi ortaklık sözleşmesi imzalayarak ihalelere girdiğini, ihalelerde pilot ortağın müvekkili şirket olduğunu, —-yatırılması gibi hususların müvekkilinin sorumluluğunda olduğunu, davalılardan —– imzalanan proje gerçekleştirme amaçlı üç adet adi ortaklık sözleşmesi bulunduğunu, bu üç adi ortaklığın adresinin müvekkili şirket olan —-adresi olan ——–, bu sözleşmelerde sadece sözleşme konusu iş ve işlemlerin yürütülmesinde sözleşmelerin 6. maddesi kapsamında yetkinin ———-belirlendiğini, pilot ortak olan müvekkili şirketin sözleşmeye dayalı tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, kurumlara verilmesi gereken teminatları verdiğini, ayrıca tüm malzeme alımları dahil tüm —- desteğin müvekkili şirket tarafından verildiğini, işlerin takibi aşamasında yetkinin —- nedeniyle işbu adi ortaklıklara ilişkin —–tarafından yapıldığını, pandemi sürecinde adi ortak—- boğaza girmesi üzerine , ——-olan müvekkili şirkete , — tarafından ödenmediği ,—- borçlarının ödenmediği gibi birçok şikayetler gelmeye başladığını, —-aleyhine birçok icra takipleri de başlatıldığını, müvekkilinin adi ortaklığa ulaşamadığını, müvekkilinin , anılan şirketin bulundukları adresi boşaltıp kaçtıkları bilgisini aldığını, bunun üzerine durumdan şüphelenen müvekkilinin her üç kuruma ihtarname keşide ederek durumdan haberdar ettiğini, ödeme yapılmaması, —- herhangi bir işlem yapılmaması hususu bildirdiğini, incelenmek istenen defter ve kayıtlara ulaşılamadığını, müvekkili —– dosyasından alınan talimat ile fiili hacze gelindiğini, işbu fiili haciz ile müvekkili şirket adi ortağının, adi ortaklığı önce kendi şirketine, sonra şahsına, sonra yakın akrabasına ve sonra yakın akrabasının şirketine——–senedi ile borçlandırdığını, müvekkili şirket aleyhine ihtiyati haciz kararı aldırttığını ve müvekkili şirket aleyhine tüm haciz işlemlerini yaptırdığını öğrendiğini, icra dosyasına vekalet sunduklarında alenen muvazaalı ve tamamen kötüniyetle düzenlenmiş kambiyo senedine —- olunduklarını, müvekkili şirket tarafından——— ile teminat mukabili ihtiyati haczin kaldırılmasının talep edildiğini, verilen karar gereğince — teminat mektubunun —– ihtiyati haczin durdurulduğunu, ayrıca ——- dosyası ile menfi tespit davası öncesi ihtiyati tedbir talep edilerek icra dosyasına ödenen bedelin alacaklıya ödenmemesine dair tedbir kararı alındığını, müvekkili şirketin zararının —-şirkete hiçbir bilgi vermeksizin tüm hissesini —– karar ile ——– isimli kişiye devir ettiğini sicil gazetesinden öğrendiklerini, bunun kötü niyetle yapıldığını, her ortağın diğerlerine karşı, kendi kusuruyla verdiği zararları, başka işlerde ortaklığa sağladığı menfaatlerle mahsup ettirme hakkı olmaksızın gidermekle yükümlü olduğunu, adi ortaklık ile kendisine yetki verilen diğer adi ortağın yetkilisi —– açıkça kanuna aykırı şekilde —- aleyhine ve zararına olacak şekilde ——- gibi fahiş tutarlarda bir bedel ile açıkça muvazaalı olarak önce adi ortaklığı, adi ortaklardan kendi şirketi olan —– sonra şahsına sonra akrabasına şeklinde ciro silsilesi ile borçlandırarak adi ortaklığın aleyhine işlemde bulunduğunu, müvekkili şirketin adi ortaklığın kayıtlarına hiçbir şekilde ulaşamadığını, şirketi idareye yetkili olsun olmasın her ortağın TBK. M.631/f.1 fıkrası uyarınca şirketin işleyişi hakkında bilgi alma, defter ve kayıtlarını inceleme ve bu defter ve kayıtlardan örnek alma ve mali durum hakkında özet çıkarma hakkı bulunduğunu, denetleme hakkının ortadan kaldırılmasına ya da anlamsız kılacak şekilde sınırlandırılmasına ilişkin olarak TBK. m.631/f.1’e aykırı şekilde sözleşmeler yapılamayacağını, yapılsa dahi bu sözleşme, TBK. m.631/f.2’deki emredici hüküm gereği mutlak butlanla geçersiz olduğunu, ticari defter, belge ve kayıtlara ulaşamadıklarını, — tarafından işletmelere ait —- da düzenlenmemesi halinde müvekkili şirketin kurumlara vermiş olduğu teminatların yanma riskinin bulunduğunu, tüm bu nedenlerle —– borçlandırma gerekse yasal yükümlülükleri yerine getirmeyerek müvekkili şirketi mali sıkıntıya sokma ihtimalinin çok yüksek olduğunu, adreslerden kaçtığını, kendisine ulaşamadıklarını beyanla — kendisine yetki verilen —- kötüye kullanması ve adi ortaklık aleyhine iş ve işlemlerde bulunması ve adi ortaklığı ve dolayısıyla adi ortaklardan müvekkili şirketi 3.şahıslara, kendi şirketine ve daha bilinmeyen birçok şekilde borçlandırmaya devam etmesi ve ticari defterleri sunması, kaçması, hesap vermekten kaçınması, vergi ve —— paylaşmaması ve yasal yükümlülükleri de yerine getirmeyerek adi ortaklığı ve dolayısıyla adi ortak olan müvekkili şirket üstesinden gelinemez boyutta zarara uğratması kuvvetle muhtemel olmasından dolayı yetkisinin kaldırılmasına, ancak bu süreçte kötü niyetli eylemlere devam etmesi zararın katlanarak artması,—– kurumlarla ilgili yasal yükümlülüklerin yerine getirilmesi için gerekli sürecin yürütülmesi açısından tedbiren öncelikle ve ivedilikle————- kayyımı atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dosyaya sunulan her —- incelendiğinde sözleşmelerin 6.maddeleriyle ortaklığın idare ve temsilinin —- bırakıldığı, adi ortaklığı tek başına imza ile temsile yetkili kılındığı, yapılacak her tür sözleşme, borçlanma ve alacağın tahsili ———— şifrelerini almaya, bankalarda hesap açtırmaya, hesaplardan para çekmeye, hesapları kapattırmaya, bankalardan internet şifresi almaya yetkili kılındığı, her iki davada da ——–temsil yetkisinin kaldırılarak adi ortaklıklara kayyım atanması talep edildiği,
———–dosyasının incelenmesinde; aynı davacı tarafından aynı davalılar aleyhine mahkememize verilen aynı dava dilekçesi ile tarafların ——adresinin davacı şirket adresi olduğunu, adi ortaklıkların yönetiminin —– bırakılmış olduğunu, müvekkili şirketin adi ortaklıktaki tüm yükümlülüklerini yerine getirdiği halde yöneticinin adi ortaklıklara ilişkin haksız işlemler yapmaya başladığını diğer adi ortak olan —- tarafından üzerine düşen edimlerin yerine getirilmediğini hakkında bir çok takip olduğunu ve bu takipler nedeniyle —– kendi adresini boşaltıp kaçtığını, —- alacaklılarının—- başladığını, adi ortaklığın ve dolaysıyla davacı şirketin de tüm ticari faaliyetlerinin kilitlendiğini, bu nedenle —– kendisine yetki verilen —-yetkisini kötüye kullanması, —- işlemlerde bulunması nedeniyle yetkisinin kaldırılması ve her — yönetici kayyumu atanmasını talep ve dava ettiği anlaşılmaktadır.
Mahkememizde açılan dava ile———- dosyasında görülmekte olan davanın taraflarının ve konusunun tamamen aynı olduğu, HMK’nun 114.maddesine göre aynı konuda ve aynı taraflar arasında görülmekte olan başka bir davanın bulunması halinde derdestlik yönünden dava şartının yerine getirilmemiş olacağı, dava şartının HMK 115.maddesine göre ön inceleme aşamasında ve her aşamada mahkemece resen değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla, davanın HMK’nun 137. ve 138. maddeleri uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın HMK’nun 114. ve 115. Maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar vekili lehine AAÜT’ne göre takdir olunan 4.080,00 TL. maktu ücreti vekaletin davacıdan alınarak, davalılara verilmesine,
5-Arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 26/04/2021