Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/250 E. 2021/758 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/250 Esas
KARAR NO: 2021/758 Karar
DAVA: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/04/2021
KARAR TARİHİ: 07/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili aleyhine davalı tarafından —-Sayılı dosyası ile Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine girişildiği, buna ilişkin ödeme emri müvekkile —- tarihinde gönderilmiş olup yasal süresinde takibe, borca, ödeme emrine, faize ve ferilerine itiraz amaçlı——-dosyasıyla dava açıldığı, dosya üzerinden yapılan incelemede müvekkilin borçlu olarak göründüğü üzerilerinde sıralı senet olduğunu gösterir numaraların da bulunduğu—-adet farklı vadelerde düzenlenmiş fakat aynı miktar ve tanzim tarihi içeren senedin müvekkil aleyhinde ödenmediği iddiası ile takibe konulduğu anlaşıldığı, müvekkilinin söz konusu senetlere ilişkin davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını, ödeme emrinde belirtilen —– tarihli senet fotokopisi tarafımıza gönderilmemiş olduğu gibi söz konusu bir senedin varlığı ile ilgili müvekkilin bilgisi de bulunmadığını, bahsi geçen senet fotokopisi taraflarına gönderilmediği gibi söz konusu senede ilişkin tüm haklarının saklı kalmak kaydıyla senette yer alan imza da müvekkiline ait olmadığını, Öncelikle kötüniyetle açılan takibin durdurulması akabinde iptalini, davalının kira sözleşmesinde de belirtilen hissesi uyarınca senetlerden kaynaklanana alacağın tamamını talep etme yetkisi bulunmadığından husumet yönünden borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptalini, takibe konu senetlerden —- adedinin ödenmiş olması nedeniyle borçlu olmadıklarının tespiti ile takibin iptaline, takibe konu —-vadeli ve dosyada bulunmayan senette yer alan imzanın müvekkile ait olmadığının tespiti ile takibin senet yönünden borçlu olmadıklarının tespiti ile iptaline, kötü niyetle hareket ederek müvekkilin ticari hayatlarına onarılmaz zararlar veren davalının %20 den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Borcun tahakkuku tarihinden uzunca bir süre geçmesine ve borcun ödenmesine yönelik ikazlara rağmen olumlu bir yanıt alınamaması sebebiyle müvekkili tarafından——hakkında, bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine başlatılması zorunluluğu hasıl olduğu, ancak borçlu, huzurdaki dava ile — haksız ve kötüniyetli olarak imzaya ve borca itiraz ettiği, davacı — dilekçesinde kabul ettiği üzere taraflar arasında oluşan borç ilişkisi sonucunda borçlu tarafından müvekkilimize — sıralı senet verildiği, müvekkilinin bu senetlerden —- sebebiyle icra takibi başlattığı. ancak davacı, cevap dilekçelerinin bir yerinde sadece — adet senet düzenlenip alacaklıya tevdi ettiğinden bahsederken, dilekçelerinin devamında ise—-senet düzenlendiğini ve bu senetlerinde ödendiğini iddia ettiği, davacının iddia ve beyanları arasında ciddi çelişkiler olduğu, bu nedenle davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun ihtiyati tedbire ilişkin taleplerinin reddine, takip miktarının %20’ından az olmamak üzere davalının icra inkar tazminatına ve alacağın %10’u oranında para cezasına mahkum edilmesini, yargılama gideri ile ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile davacının —— sayılı dosyasından borçlu olup olmadığı hususunda tespitinden ibarettir.
—— yazılan müzekkerelere ikmalen cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasın alındığı görüldü.
Dava dilekçesi cevap dilekçesi ve tüm dosya kapsamı ile birlikte yapılan değerlendirmede taraflar arasında düzenlenen senetlerin kira sözleşmesinden kaynaklandığı,her ne kadar takip dayanağı senetler olsada aradaki akdi ilişkinin kira olması hasebiyle Sulh Hukuk Mahkemelerinin görev alanına girdiği mahkememizin görevli olmadığı anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine yönelik aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-HMK 20 ve 114 ve 115 maddeleri gereğince MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİ NEDENİYLE AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
2-Görevsizlik kararının kesinleşmesinden veya kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurulduğu takdirde dosyanın görevli —— ADLİYESİ NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİNE HMK 20. maddesi gereğince GÖNDERİLMESİNE,
3-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmemesi halinde HMK 20 maddesi gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
4-Yargılama harç ve masraflarının gönderilen mahkemede dikkate alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta ——-Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.07/10/2021