Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/240 E. 2023/686 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/240
KARAR NO : 2023/686

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 24/10/2018
KARAR TARİHİ : 14/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 24.10.2018 tarihli vermiş ol ilekçede özetle; Müvekkil … ait —-plakalı—– hat numaralı otobüse davalılardan—-Proje şirketine ait diğer davalı sürücü … idaresindeki ——plakalı hafriyat taşıma kamyonunun 08.02.2018 tarihinde çarpması sonucu maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kazada davalı —-şirketine ait davalı … kazanın meydana gelmesinde tamamen (%100 oranında) kusurlu olduğunun tutanak altına alındığını, kazadan dolayı araçta meydana gelen hasarın tamiri 35 gün sürdüğünü, Tamirat süresince araç çalışamadığı için müvekkilinin araçtan bu süre zarfında elde edeceği kardan mahrum kaldığını, —-Derneği İktisadi İşletmesi tarafından otobüsün işletilememesinden dolayı müvekkilin tamirat süresince mahrum kaldığı kara ilişkin olarak hazırlamış olduğu detaylı tablo hazırlandığını, müvekkilin toplamda mahrum kaldığı kar kalemleri zaman bazında kalem kalem gösterildiğini, buna göre toplam 54.013,86 TL kazançtan mahrum kalındığını, mahrum kalınan kazancın kusurlu olan taraftan tahsili için tarafımızca 04.05.2018 tarihinde —-. İcra Müdürlüğünün —– Sayılı icra dosyası ile ilamsız yolla icra takibi yapılmış ve iki borçluya da ilamsız takipte ödeme emri tebliğ edildiğini, her iki borçlu icra takibine kötü niyetle itiraz ederek takibin durmasına sebep olduğunu, kötü niyetli itiraz üzerine duran takibin kaldığı yerden devamı ile müvekkilin alacağının tahsili için işbu davanın açılması zarureti hasıl olduğunu, fazlaya ilişkin tüm dava ve talep haklarımız şimdilik saklı kalmak üzere; davalı-borçluların —–İcra Müdürlüğünün —–Sayılı dosyasına yapmış olduğu kötü niyetli itirazın iptali ile kaldığı yerden devamına, alacak likit, itiraz kötü niyetli olduğundan asıl alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı-borçlulara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP : Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle ; Arabuluculuk yoluna başvuru zorunlu dava şartı olduğunu, davacı tarafça bu şart yerine getirilmeden dava açıldığından davanın usulden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davanın Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olması sebebiyle görev itirazında bulunduklarını, araç sürücüsü ve müvekkil şirketin olayda kusuru bulunmadığını, davacı yanın dava dilekçesinde müvekkil şirkete ait —- plakalı aracın davacıya ait —-plakalı —- hat numaralı otobüse çarpması nedeniyle kaza tespit tutanağına göre diğer davalı araç sürücüsü … ve işleten olarak davalı müvekkil şirketin kaza nedeniyle %100 kusurlu olduğunu iddia ederek ticari kazanç kaybı talepli olarak —–Müdürlüğü’nün —–Sayılı dosyası ile icra takibi açıldığını, açılan bu takibin haksız ve hukuktan yoksun olduğunu, olay günü müvekkil şirketin aracının kazasından önce yabancı plakalı bir aracın olay yerinde kaza yaptığını ve kaza yapan aracın yağ deposu patladığı için yolun 2 şeridine yağ sızıntısı olduğunu, yağ sızan yolun yapısı üzerine görevli polis memurlarının yolda tedbir almadığını ve kaza yerini kapatmadıklarını davaya konu kazanın karayolundaki bu kusur yüzünden meydana geldiğini, müvekkili şirketin ve araç sürücüsünün olayda hiçbir kusuru bulunmadığını, dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yapılarak kaza nedeniyle tanık beyanları, kaza tespit tutanağı ve diğer deliller gözetilerek kusur oranlarının tespit edilmesini ve kazada yol kusurunun ve kara yolları tarafından gerekli tedbirlerin alınmamış olduğunu gözetilmesini talep ettiklerini, açıklanan nedenlerle 08.02.2018 tarihli trafik kazasında müvekkil şirketin ve araç sürücüsünün hiçbir kusuru bulunmadığından huzurdaki davanın reddini talep ettiklerini, talep edilen ticari kazanç kaybının oldukça fahiş ve afaki olduğunu, ticari kazanç kaybı dikkate alınırken, aracın mahrum kaldığı kârın hesaplanmasında aracın emsal kiralama bedelleri, aracın yakıtı, sürücü ücreti gibi zorunlu masrafların dışlanarak ticari kazancın tespitinin gerektiğini, davacı tarafın dava dilekçesinde ve açmış olduğu icra takibinde hukuken kabulü mümkün olmayan ve haksız kazanç amacı güden bir alacak talep ettiğini, bu nedenle davacı tarafın alacak ve ticari kazanç kaybı talebini kabul etmemekle birlikte bir —- talep edilen alacak miktar oldukça fahiş ve afaki olduğundan davanın reddinin gerektiğini, ayrıca kazanç kaybı miktarının tespiti için bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, talep edilen alacak yargılamayı gerektirdiğinden likit bir alacak olmadığını bu nedenle davacı tarafın icra inkâr tazminatı talebinin de haksız ve hukuka aykırı olduğunu, bu sebeplerle birlikte açılan davanın reddine, karşı taraf kötü niyetli ve haksız kazanç amacı güderek takip açtığından takip konusu alacağın % 20’sinden aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına çarptırılmasını, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile trafik kazası nedeni ile başlatılmış yoksun kalınan kara ilişkin takibe itirazın iptaline yöneliktir.—-. Asliye Hukuk Mahkemesinin 17/11/2020 tarih —–esas —–karar sayılı görevsizlik kararı verilerek dosya mahkememize gönderilmiştir.
—-Noterler Birliği, Vergi dairelerine yazılan müzekkerelere cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.
Dosyamız arasına alınan —-İcra Dairesi —– Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin 03/05/2018 tarihinde başlatıldığı davalı … 14/05/2018 tarihinde, —-Proje vekilinin 11/05/2018 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür. Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile eklenen 5/A maddesi uyarınca arabuluculuk başvurusunda bulunulmuştur. arabuluculuk son tutanağında icra dosya borcunun ödenmesi hususunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin arabuluculuk son tutanağı dosya arasına alınmıştır.
Dosya Mali Müşavir ve Makine Mühendisi Bilirkişiye tevdi edilerek aldırılan 27/02/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava dosyası muhteviyatında davacının 08.02.2018 tarihinde kazaya karışan aracına yönelik 35 günlük mahrum kaldığı kazancın nette toplam 24.990,40 TL olarak hesaplandığını belirten raporunu mahkememize ibraz etmiştir.
Dosya Makine Mühendisi bilirkişiye tevdi edilerek aldırılan 28/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle ; Davalı Sürücü —–% 100 tam kusurlu olduğu. Davacı,—-plakalı —–model halk otobüsü sahibi .., tamirat süresince kardan mahrumiyet ve tamirat süresince devam eden zorunlu harcamalardan kaynaklanan toplam kaybının ; 26.423 T.L(Yirmi altı bin dört yüz yirmi üç TL) olduğunu, bu kaybın aracın tamiratta olduğu tarih olan 1 Mart 2018 tarihi itibari ile hesaplandığını, faiz hesabının ayrıca yapılması gerektiğini belirten raporunu mahkememize sunmuştur.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, aşamalarda aldırılan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı ile birlikte yapılan değerlendirmede; davacıya ait —- plakalı araç ile davalı şirkete ait ve diğer davalı … sevk ve idaresindeki —- plakalı araç arasında meydana gelen kaza neticesinde davacının aracının onarım süresince çalışmaması sebebiyle mahrum kaldığı karın tahsili amacıyla davalılar aleyhine icra takibi başlattığı ,davalıların itirazı üzerine mahkememizde itirazın iptali davası açıldığı, denetime elverişli 23.02.2023 tarihli bilirkişi raporunda da işaret edildiği üzere davacının 35 günlük onarım süresinde 24.990,40 TL kardan mahrum kaldığı anlaşılmakla davanın bu bedel üzerinden kabulüne,alacak likit olmamakla birlikte yargılamayla belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının DAVASININ KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE ile Davalının—- İcra Dairesi ——sayılı dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE 24.990,40 TL, takibin asıl alacak üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren bu bedele avans faizi uygulanmasına,Alacak yargılamayla belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 1.707,09-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 922,43-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 784,66-TL harcın davalılardan müştereken müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 İkinci Kısım İkinci Bülüm) göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 35,90-TL Başvuru Harcı, 922,43-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 958,33TL harcın davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, ,
6-Davacı tarafından yapılan; 3.500,00-TL Bilirkişi ücreti, 619,60-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 4.119,60-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 1.906,02-TL lik kısmanın davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
7- Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise karar kesinleştikten sonra istek halinde yatıran taraflara iadesine, Dair, Davacı vekili ve davalının yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde —-Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.