Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/233 E. 2022/344 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/233 Esas
KARAR NO : 2022/344

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/03/2021
KARAR TARİHİ : 21/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu aleyhinde ——- tutarındaki birikmiş fatura bedellerinden kaynaklanan ve cari hesap borcunun ödememesi —- takip dosyasıyla— takip başlatıldığını, ödeme emri tebliğ edilmeden önce takip konusu yapılan alacağın —–davacı şirkete ait banka hesabına — ödendiğini, davalı borçlu ödeme emrinin tebliğinden —- tarihinde — müracaat ederek kalan borcun kabul edildiğini bildirdiğini ve dosya hesabı talebinde bulunduğunu, bu talep üzerine dosya hesabı yapılsa da borçlunun — tarihinde—- ile bu defa takibe, borca, işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına ve borcun tüm ferilerine itiraz ettiğini bildirdiğini ve takibin durdurulmasına karar verdiğini, haksız itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu ilgili takibe— edildiğini, yapılan itirazda 26.01.2021 tarihinde davacıya —- ödeme yapmış olması sebebiyle bu miktar üzerinden kısmı itiraz edildiğini ancak davacı şirketin — dikkate alındığında cari hesaplamada yapılan — edildiğini ve davacıya herhangi bir borç bulunmadığı için borcun tamamına yasal süresi içerisinde itiraz edildiğini, davacının davalının, — borcu bulunduğu iddiası ile işbu davanın ikame edildiğini, davalının, davacı tarafından haksız ve dayanaksız kesilen faturaları iade ettiğini, haksız ve mesnetsiz davanın tümden esastan reddine, yargılama masrafları ve ücreti vekâletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Davacı vekili dava dilekçesinde;—-sayılı takip dosyasını, yapılan işlemlere ilişkin olarak — —- özetlerini, faturaları,—— tanık ve yemin ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasındaki ticar ilişkiyi gösterir nitelikte her türlü yazışma—– bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
Davaya konu —– —-dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine ——alacağının tahsili talebiyle ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin 01.02.2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 01/02/2021 tarihli itiraz dilekçesi ile borcun —– dilekçesi ile borcun tamamına itiraz ettiği, icra müdürlüğü tarafından 09/02/2021 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Tarafların —–üzerinde inceleme yapılarak mali müşavir bilirkişi —— rapor alınarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Dava dilekçesinde açıkca yemin deliline dayanan davacı vekiline 10/02/2022 duruşmada yemin hakkı hatırlatılarak, davalı tarafa yemin teklif edip etmeyeceğini bildirmek 2 haftalık üzere kesin süre verilmiş, verilen kesin süre içinde herhangi bir beyanda bulunulmaması nedeniyle davacı tarafın yemin deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından cari hesap alacağının tahsili talebiyle davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, —–alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
Fatura———— değil,—- ilişkin belge olduğundan faturaya dayalı alacak talebinde bulunmak için öncelikle —- kanıtlanması gerekir. Bu nedenle faturaya dayalı alacağın ispatı kural olarak davacıya aittir.
Davacının—- göre; takip tarihi itibariyle davacı davalıdan 136.923,65-TL alacaklıdır. Davalının ticari defterlerine göre; takip tarihi itibariyle davalı davacıya 64.081,56-TL borçludur.
Takipten sonra davalı davacıya 46.804,31-TL ve 17.277,25-TL olmak üzere toplam 64.081,56-TL ödeme yapmış olup, bu hususta taraflar arasında ihtilaf olmayıp, davacı vekili yapılan bu ödemeyi takip miktarından düşerek kalan 89.923,65-TL üzerinden takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan söz konusu ödeme sonrası davacının — göre; takip tarihi itibariyle davacı davalıdan 136.923,65-TL alacaklı; davalının ticari defterlerine göre davalının davacıya herhangi bir borcu yoktur.
Bilirkişi kök raporunda uyuşmazlığın nedeni tam olarak anlaşılamadığından ek rapor alınmasına karar verilmiş, ek rapora göre; davacı— faturayı davalı davacıya iade etmiş, davacı bu iade faturalarını kendi ticari defterlerine işledikten sonra, davacıya— iade faturası düzenlemiş, ancak davacının düzenlediği bu iade faturalarını davalı defterlerine kaydetmemiştir.
Bu durumda davacı kabul edip defterine işlediği iade faturalarına karşı itiraz süresi geçtikten sonra geçtikten sonra düzenlediği ve davalının defterlerinde yer almayan —- bedelli faturayı iki adet faturayı ispat etmek zorundadır. Zira davacı, davalının iki adet iade faturasını kabul edip defterine işleyerek fatura iadesini kabul etmiştir. Davalı kabul ettiği iade faturalarına karşı aradan bir aydan fazla süresi geçtikten sonra iade faturaları düzenlemiş, ancak davalı iade faturasının iadesi şeklinde düzenlenen faturaları kabul etmemiş, defterlerine işlememiştir.
Davacı vekili davalıya — tarafından kaşelenip imzalanan —-aslının dosyaya sunulduğunu beyan etmektedir. Ancak davacının 2 faturaya karşı düzenlenen iade faturasını kabul edip defterine işledikten sonra, iade aldığı—“Davalının iade faturalarının davacı tarafından defterlerine işlendiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının iade faturasına konu malların iadesini benimsediğinin kabulü gerekir. Sonradan bu iade faturalarından bir kısmı ile ilgili davacının yeniden fatura düzenlemesi sonuca etkili olamaz”
Davacı taraf, iadesini kabul edip defterlerine işlediği iade faturalarına karşı, itiraz süresi dolduktan sonra düzenlediği ve davalının defterlerinde yer almayan—- bedelli iki adet faturaya konu sözleşmesel ilişkiye (iade faturalarının iadesinin davalı tarafça kabul edildiğini) ilişkin ispat külfetini yerine getirmemiş, yemin hakkı hatırlatılmasına rağmen verilen kesin süre içinde davalıya yemin teklif etmemiş, bu nedenlerle ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE
2-Alınması gereken 80,70 TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 1.535,68 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.454,98 TL’nin davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden davalı lehine karar tarihinde yürürlükte — vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Tarafların dava şartı olması nedeniyle başvurmuş oldukları ——– görüşmeler neticesinde ——— davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, verilen gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.