Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/168 E. 2022/54 K. 01.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/168 Esas
KARAR NO: 2022/54
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 12/01/2021
KARAR TARİHİ: 01/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile karşı taraf arasında yapılan yıkanmış fındık kömür satımı sonrasında, —- tutarlı faturalar düzenlendiğini, davalı tarafça faturalara itiraz edilmediğini. Davalı/borçlu tarafından davacıya yalnızca—- alacağının bulunduğunu. Borçluya —-icra takibi yapıldığını. Borçlu tarafından yetkiye ve takibe itiraz dilekçesi sunulduğu, dosya yetkili icra müdürlüğü olan —- kaydedildiğini. İcra takibi yeniden ödeme emri tebliği sonrasında itiraz nedeni ile durduğunu. beyan ederek; borçlunun —– yaptığı itirazının iptaline, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibari ile tacirler arası faturaya dayalı başlatılan icra takibine yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
— sayılı icra dosyası getirtilmiş olup yapılan incelemesinde Ödeme emrinin davalı borçluya —- tarihinde tebliğ edildiği davalı borçlunun—- tarihinde borca itiraz ederek takibi duruduğu, bu haliyle itirazın ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Tarflar tacir oldukları ve delil olarak ticari defter ve kayıtlara dayandıklarından taraf defterleri üzerinde inceleme yapılması kararı verilmiş ise de davalı taraf incelemeye katılmadığı gibi defterlerini de ibraz etmemiştir. Davacı tarafın defter incelemesi neticesinde davacı defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve defter kayıtlarına göre davalı taraftan — alacaklı olduğu tespit edilmiş olup davaya konu faturaların davalı tarafından — ile bildirildiği tespit edilmiştir.
—— ilamında da ticari defterlerin delil kabiliyeti ‘…Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Bir taraf kendi defterlerine delil olarak dayanmış ise karşı tarafın ticari defterlerine dayanılmamış olsa da karşı taraf defterlerinin incelenmesi zorunludur. Çünkü tarafın ticari defterleri yasada belirtildiği üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Davacının da bu durumu bilerek ticari defterlere delil olarak dayandığı ve karşı tarafın ticari defterlerinin de incelenmesini istediği kabul edilmelidir. Aksinin kabulü halinde davacının ticari defterleri tek başına delil niteliği taşımadığından dayanılan böyle bir delilin incelenmesine gerek de olmayacaktır. Karşı taraf ticari defterlerini sunar ise birlikte incelenip değerlendirildiğinden delil olup olmadığı sonucuna göre değerlendirilebilecektir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edebilir. Aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkar ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’ndaki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacaktır…” şeklinde açıklanmıştır.
Davalı tarafın defter ibraz etmemesi, —– bildirmiş olması, her ne kadar rapora itirazında ödemeden bahsetmiş ise de raporda değerlendirilmeyen bir ödeme dekontu sunmaması hep birlikte değerlendirilerek davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile; davalının—– yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin —-üzerinden devamına,
Alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
2-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan alacağın %20 ‘si oranındaki 19.216,75 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine,
3-Alınması gereken 6.563,48-TL karar harcına karşılık peşin alınan 1.640,88-TL ‘nin mahsubu ile bakiye 4.922,60-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından sarfolunan 750,00-TL bilirkişi, 125,50-TL tebligat müzekkere gideri, peşin alınan 1.640,88-TL harç gideri toplamı 2.516,38-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 13.077,96-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Dava şartı olması nedeniyle başvurulan —— Numaralı görüşmeler neticesinde taktir olunan 1.320,00-TL ücretin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda karar verildi. 01/02/2022