Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/16 E. 2021/751 K. 05.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/16 Esas
KARAR NO : 2021/751 Karar

DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 08/01/2021
KARAR TARİHİ : 05/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili kendisine——- araç ile maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı, söz konusu kazada bir kişi hayatını kaybetmiş olup, müvekkili dahil 3 kişi de yaralandığı, ayrıca müvekkilin aracı kaza neticesinde ağır şekilde hasarlandığı, kazaya ilişkin olarak—– açıldığı, müvekkilinin aracında oluşan toplam —– haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik 6.000 TL’ sinin, hasar tespiti amacıyla toplamda—- yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, davalının temerrüt tarihi olan 30.04.2020 tarihinden karar tarihine kadar işleyecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve — bırakılmasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır. HMK’nun 128. Maddesi uyarınca; Süresi içinde cevap dilekçesi vermemiş olan davalı, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılır.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile Davacıya —– arasında meydana gelen kaza sebebiyle davacının aracında oluşan hasar bedelinin —- kapsamında davalı … şirketinden tahsili talebine yöneliktir.
—– müzekkerelere ikmalen cevap verildiği müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.
Dava,—-araçta trafik kazası sonucunda oluşan araç hasar zararının tazmini isteğine ilişkindir
Dava şartı niteliğindeki görev sorunu kendiliğinden ve öncelikle irdelenmelidir.
Dosya kapsamından— günlü çift taraflı trafik kazasına karışan —– plaka sayılı aracın, davacı ile davalı … arasında düzenlenen ———– ve poliçeye göre aracın niteliğinin otomobil, kullanım amacının da hususi olarak belirtildiği anlaşılmaktadır.
28/11/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde Kanun’un kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında — ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun’un 83.maddesinde de taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Somut olayda, davacı gerçek kişi olup, davalı ….——-sigortalı bulunan araç, kullanım amacı hususi olan bir otomobildir. Bu durumda, davacı gerçek kişi tüketici konumunda olup, davalı … ile aralarında — bir tüketici işlemi olduğundan—–karar sayılı emsal içtihadı)davaya bakmakla görevli mahkemenin Tüketici mahkemesi olduğu kanaatine varıldığından mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-HMK 20 ve 114 ve 115 maddeleri gereğince MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİ NEDENİYLE AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
2-Görevsizlik kararının kesinleşmesinden veya kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurulduğu takdirde dosyanın görevli —– TÜKETİCİ MAHKEMESİNE HMK 20. maddesi gereğince GÖNDERİLMESİNE,
3-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmemesi halinde HMK 20 maddesi gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
4-Yargılama harç ve masraflarının gönderilen mahkemede dikkate alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.