Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/153 E. 2022/268 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/153 Esas
KARAR NO : 2022/268

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/03/2021
KARAR TARİHİ : 31/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı— maliki olduğu — plaka no’lu — müvekkiline — nolu araca kusurlu olarak çarpması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrasında araçta hasar ve değer kaybı oluştuğunu, kazaya karışan müşterisine başka bir araç temin etmek zorunda kalındığını ve müvekkilin kazaç kaybına uğradığını, davalının hasar bedelini ödememesi üzerine davalılar aleyhine—- takibine geçildiğini, davalının itiraz ettiğini, bütün bu nedenlerle, icra takibine yapılan haksız itirazın iptali ile takibin davalıya gönderilen ödeme ihtarının tebliğ tarihindn itibaren yasal faizi ile birlikte devamını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar …— cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde yanıltıcı ifadeler kullanarak — dosyası ile başlattığı takibi kötü— tarihinde—- tutulan maddi hasarlı trafik kazası———- tarafından tanzim edilmiş bulunduğunu, tutanağa göre müvekkili sürücünün——– yoluna giren aracı kazaya sebebiyet verdiğini, davacıya ait aracın —– sonra durduğunu, sol arka kısmının—- yolunda kaldığını,——- çarptığını, şeklinde beyanda bulunduklarını, trafik ekipleri tarafından tutulan tutanakta davalı …—– kusurlu olduğu sonucuna ulaşıldığını, davanın—- talep ettiklerini, bütün bu nedenlerle davanın sigorta şirketine ihbarını, davanın esastan reddini, davacının %20’den az olmamak üzere haksız icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı vekili dava dilekçesinde, icra dosyasını, trafik kazası tespit tutanağını——- kazaya karışan araçların —, keşif tanık ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde, icra dosyasını, trafik kazası tespit tutanağını, kazaya karışan araçların — sorumluluk sigorta poliçesini, keşif tanık ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava trafik kazası nedeniyle meydana gelen hasar bedelinin tahsili talebiyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davaya konu —.sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalılar aleyhine—- ve takip öncesi işlemiş faizleriyle toplam 7.841,25-TL takip çıkışı üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalılar vekilinin itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu —— kaza tespit tutanağının incelenmesinde, davaya konu kazanın — sayılı araç sürücüsünün kusuru ile meydana geldiğinin tespit edildiği görülmüştür.
Makina mühendisi ve trafik bilirkişinden — tarihli raporda, davaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde — sayılı araç sürücüsünün %75, davalı tarafa ait —– sürücüsünün %25 kusurlu olduğu, hasar onarım bedelinin — kaybının —, kira kaybının —- olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu ile trafik kaza tutanağı arasındaki kusur durumu ve oranı çelişkili olduğundan, çelişkinin giderilmesi için rapor alınmasına karar verilmiş, ——- sayılı araç sürücüsünün %75, davalı tarafa ait——- sürücüsünün %25 kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
——— celbedilen davacıya ait —— sayılı aracın kayıtlarının incelenmesinde, davaya konu kazadan önceki hasar kaydı bulunduğu —— tarihli raporda imzası bulunan makine mühendisinden değer kaybı yönünden ek rapor alınmasına karar verilmiş,— toplam değer kaybının — olduğu tespit edilmiştir.
Davaya konu trafik kazası kusur durumu, hasar miktarı, değer kaybı ve kira kaybı yönünden değerlendirildiğinde, kusur, hasar ve kira kaybı yönünden kök rapordaki, değer kaybı yönünden ek rapordaki yapılan saptamalara itibar edilmiştir. Buna göre davacının aracındaki hasar onarım bedeli 5.845,22-TL, değer kaybı 400,00-TL, kira kaybının 750,00-TL olarak tespit edilmiştir. Davacı araç sürücüsünün %75 kusur oranı ve taleple bağlılık kuralı doğrultusunda davacının talep edebileceği; hasar onarım bedeli 1.461,30-TL, değer kaybı 100,00-TL, kira kaybının 140,00-TL olmak üzere toplam 1.701,30-TL olup, bu miktar asıl alacak üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Dava haksız fiilden kaynaklandığından, davalılar kaza tarihinde temerrüde düşmüşlerdir. Takip öncesi işlemiş faiz hesabı hakim tarafından yapılabileceğinden, usul ekonomisi de dikkate alınarak Mahkememizce itirazın iptaline karar verilen 1.701,30-TL’nin kaza tarihine kadar olan işlemiş yasal faiz miktarı 211,43-TL olarak hesaplanmış olup, bu miktar takip öncesi işlemiş faiz üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde icra inkar tazminatı, davalılar vekili cevap dilekçesinde kötü niyet tazminatı talebinde bulunmuştur. İİK 67/2.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için İİK 67.maddesindeki itirazın iptaline özgü dava şartlarının yanında, davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmetmek için reddedilen kısım bakımından davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğunun ispatı gerekir.
——— hesaplanabilir alacaktır”—- söz edilebilmesi için; ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilecek durumda olması gerekir. Bu koşullar yoksa, likit bir alacaktan söz edilemez” denilmiştir.
Davaya konu kazada kusur durumu ve alacak kalemleri bilirkişi incelemesi ve yargılama sonunda tespit edilmiş olup—davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğu ispatlamadığından da davalılar vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
1———- Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan takipte, davalı-borçluların; —– 100,00-TL değer kaybı, 140,00-TL kira kaybı toplamı 1.701,30-TL asıl alacak ve 211,43-TL işlemiş faiz olmak üzere genel toplamda 1.912,73-TL alacak miktarına yaptığı itirazın iptali ile, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yasal faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Şartları oluşmadığından davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Şartları oluşmadığından davalı vekilinin icra kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Alınması gereken 130,66 TL karar harcının, davacı tarafından peşin yatırılan 133,91 TL harçtan mahsubu ile bakiye —– davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 3.854,30 TL yargılama gideri, 130,66 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı toplamı —— davanın kabul ve ret oranı dikkate alındığında bakiye — davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı ..— yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye —davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, arta kalan kısmın davalı … üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı … tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davanın kabul oranı dikkate alındığında davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan — vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
9-Davalılar kendini vekille temsil ettirdiğinden davalılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan — 13/3 maddesine göre takdir olunan — davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
10-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.