Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/150 E. 2021/984 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/150 Esas
KARAR NO: 2021/984
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 26/02/2021
KARAR TARİHİ: 07/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı borçlu arasındaki ticari ilişki çerçevesinde alım satım ve makine kiralamasından kaynaklı müvekkilinin cari hesap alacağının bulunduğunu, müvekkili ile sürekli ticari ilişkisi olan davalının mal ve hizmet karşılığı kesilen faturalara karşılık ödemesini tam olarak yapmadığını, bunun üzerine davalı aleyhine —-dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirtmiş olup, davanın kabulüne, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalı borçlunun %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi ve tensip zaptı davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olmasına rağmen, davalının davaya katılmadığı ve cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile Davacı tarafça cari hesap ilişkisinden kaynaklanan alacağı sebebi ile başlatılan icra takibine, davalı tarafça yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasından ibaret olduğu görüldü.
Dosyamız arasına alınan —-icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin —-tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan —-tarihli itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; taraflara inceleme gün ve saatinde belirtilen yıllara ilişkin ticari defter ve kayıtlarını hazır etmeleri aksi halde HMK 220 ve devamı maddeleri gereğince defterlerini sunmayan tarafın ticari defterlerine lehine delil olarak dayanamayacağının ve tekrar sunamayacakları usulüne uygun biçimde ihtar edilmiş; defter inceleme neticesinde dosyamız bilirkişiye tevdii edilmiş olup , bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu raporunda özetle: Davacı şirketin ticari defterleri incelenmiş olup, —- ilişkin ticari defterlerinin —–alındığı, TTK ve VUK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, Raporumuzun 4.a.2 bölümünde detaylı bir şekilde açıklandığı üzere, davalı şirket tarafından defter ve belge ibrazında bulunulmadığından, davalı şirket defterleri üzerinde inceleme yapılamadığı, Taraflar Arasındaki Ticari İlişki, Hizmet İfasının İspatı ve Davacı Alacağı Yönünden: Davalı şirket tarafından davacı şirket adına yapılan ödeme dekontları raporumuzun ekinde sunulmuş olup, bu ödemelerle taraflar arasındaki ticari ilişkinin ispatlanmış olduğu, Dava konusu alacağı oluşturan faturaların incelenmesinde, davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen hizmet faturalarına ilişkin olduğu, faturaların temel fatura olarak düzenlenip elektronik sistem üzerinden davalı şirkete teslim edildiği, ilgili faturaların temel fatura senaryosu olarak düzenlenmiş olması sebebiyle davalı tarafın bu faturaları kabul/red işlemi uygulayamadığı, faturalar ile ilgili herhangi bir itirazı olması halinde ancak—– günlük yasal itiraz süresi içerisinde iade faturası düzenlemek koşuluyla mutabakata varabileceği, ancak dosya kapsamında düzenlenmiş herhangi bir iade faturası sunulmadığından, fatura içeriği hizmet ifasına ilişkin karinelerin oluştuğu, bu kez ispat yükünün yer değiştirerek davalı şirkete geçtiği, davalının hizmeti almadığını veya ödemenin yapılmış olduğunu ispat etmesi gerektiği, davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip zaptı tebliğ edilmiş olmasına rağmen davaya katılmadığı ve kesin süre verilmiş olmasına rağmen defter ve belge ibrazında da bulunmadığı, takip konusu borcun ödendiğine ilişkin de ödeme dekontu bulunmadığı tespit edildiği hususları topluca değerlendirildiğinde, davacı şirketin —-takip tarihi itibariyle ifası ispatlanan faturalardan kaynaklanan —- açık İtesap alacağını talep edebileceği, Faiz: Davacı/alacaklı takip öncesinde faiz talebinde bulunmadığı için taleple bağlılık kuralı gereği bu konuda değerlendirme yapılmayacaktır. —- kısmen ya da tamamen Davacı lehine hüküm kurması halinde; tarafların tacir olması, işin ticari iş olması, temerrüt faiz oranının önceden kararlaştırılmamış olması münasebetiyle, takip sonrasında — kapsamında ticari faiz talebinin yerinde olduğu, Likit Alacak: İcra takibine konu davacı alacağının ifası ispatlanan hizmetten kaynaklanması, belirli, sabit ve muayyen olması, davalı/borçlu tarafından da bilinmesi ve hesaplanması mümkün olması ve alacak tutarının yargılamayı gerektirmemesi sebepleriyle davacı alacağının likit olduğunun söylenebileceği, Yukarıda açıklanan sebeplerle, takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere Davacının; Davalı tarafından—— alacağı üzerinden iptalini isteyebileceği, icra inkâr tazminatı ve sair hususların yüce yargı makamının münhasır takdiri içinde kaldığını belirten raporunu mahkememize sunmuştur.
Bilirkişi raporu HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir. Dava dilekçesi dosyaya sunulu evraklar —– tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile birlikte yapılan değerlendirmede davacı ile davalı arasında makine kiralamasından kaynaklı cari hesap alacağının olduğu,davacının usulüne uygun tutulmuş defterleri üzerinde yapılan incelemede ,davacının davalıdan —- alacağının olduğu,davalının verilen süreye rağmen defterlerini ibraz etmediği,HMK’nın 222/3. maddesinde şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiğinin belirtildiği,davalının defterlerini ibraz etmemesi karşısında davacının usulüne uygun defter kayıtlarına göre alacağının ispatlandığı kanaatine varıldığından davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının DAVASININ KABULÜ İLE ile Davalı borçlunun—- dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE ,takibin —- asıl alacak üzerinden devamına takip tarihi itibariyle avans faiz işletilmesine ;
Asıl alacağın %20si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 109,65-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 59,30-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 50,35-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (Madde-13) göre hesaplanan 1.605,20-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 59,30-TL Başvuru Harcı, 59,30-TL Peşin/nisbi Harcı, 700,00-TL Bilirkişi ücreti, 64,50-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 883,10TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
5-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi. 07/12/2021