Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/723 E. 2021/968 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/723 Esas
KARAR NO: 2021/968
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ 16/12/2020
KARAR TARİHİ : 02/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı —- olduğunu, sözleşme hesap numarası ———- konu borcun müvekkiline ödenmediğini, fatura borçlarının ödenmemesi üzerine davalı—– takip başlatıldığını, davalı tarafından borca itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne,—– yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûmiyetine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ve tensip zaptının davalıya tebliğ edildiği ancak davaya cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLER :
Davacı vekili dava dilekçesinde delil olarak, icra dosyasını, faturaları, abonelik kayıtlarını, müvekkilinin kayıtlarını, —-, tanık ve bilirkişi incelemesini göstermiştir.
Davalı cevap dilekçesi vermemiş, dolayısıyla delil bildirmemiştir.
Takip dayanağı ———- incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhin —- asıl alacağa gecikme zammı ve gecikmenin —- tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun vekili aracılığıyla —- tarihli itiraz dilekçesi ile borca ve ferilerine itiraz ettiği görülmüştür.
Deliller toplandıktan sonra bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bilirkişi —— tarihli bilirkişi alınmış ve taraflara tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından faturaya dayanarak davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine davalı tarafın süresinde itirazı üzerine İİK 67.maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali davasıdır.
İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
Fatura tutarı aslı alacağa ilişkin yapılan değerlendirmede;
Takibe konu alacak elektrik faturasından kaynaklanmaktadır. Faturaya konu————— bulunmakta olup, davalı imzaya itiraz etmemiş olup, dolayısıyla taraflar arasında faturanın düzenlenmesine ilişkin akdi ilişki kurulmuştur. Bilirkişi raporunda fatura tutarının doğru olduğu belirtilmiştir. Bilirkişi raporu denetime ve hüküm kurmaya elverişli olup davacının asıl alacağa ilişkin itirazın iptali talebi yerindedir.
Gecikme zammına ilişkin yapılan değerlendirmede;
Davaya konu takipte taklip öncesi ve sonrası için gecikme zammı talep edilmiştir.
—– sözleşmesinde ödemelerde gecikme olması hâlinde—- kanunda belirtilen gecikme zammının istenebilmesi için, gecikme zammına ilişkin şartın açık, anlaşılabilir ve oranları da belirtilmek suretiyle yazılması gerekir. Soyut olarak, salt kanun ve yönetmelik hükümlerine atıf yapılmış olması hâlinde gecikme zammı istenemez, abonenin sıfatına göre yasal veya ticari faiz istenebilir.—– Kanunda belirtilen gecikme zammı oranının uygulanacağına yönelik bir hüküm yoksa, borç ödenmediği takdirde, normal tüketim bedeline ————– Bu nedenle, davalının aboneliğinin ticari abonelik olduğu dikkate alınarak asıl alacağa ticari faiz uygulanması gerekmektedir”
denilmiştir. Davalıdan gecikme zammı alınacağına dair davalının imzasın taşıyan sözleşme bulunduğuna dair delil ibraz edilmediği, bu nedenle davacının gecikme zammı isteyemeyeceği, davalının aboneliğinin ticari abonelik olduğu dikkate alınarak asıl alacağa ticari faiz uygulanması gerektiği, gecikme faizi talebinin yerinde olmadığı gibi, davaya konu faturanın davalıya tebliği ve davalının takipten önce temerrüde düşürüldüğüne dair delil bulunmadığından takip öncesine ilişkin gecikme faizi yerine işlemiş faize de karar verilmesi mümkün değildir.
—- talebine ilişkin yapılan değerlendirmede;
Davacı gecikme zammı talep edemeyeceğinden dolayı gecikme zammına da —–talep edemez. Bu nedenle gecikme zammının —-takip öncesi ve sonrasına ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle davalının itirazının kısmen iptali ile davalının asıl alacak miktarına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin asıl alacağa değişik oranlarda işleyecek ticari avans faizi ile takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talep etmiştir. İİK 67/1.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için İİK 67.maddesindeki itirazın iptaline özgü dava şartlarının yanında, davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Asıl alacak yönünden alacak likit olmakla, asıl alacağın yüzde yirmisi oranında davacı lehine icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulü, kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1—— sayılı dosyası üzerinden yapılan takipte, davalı-borçlunun; 644,69-TL asıl alacak miktarına yaptığı itirazın iptali ile, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek ticari avans faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İtirazın iptaline ve takibin devamına karar verilen alacak miktarı 644,69-TL’nin %20’si oranında (128,93-TL) icra inkâr tazminatının davalı-borçludan alınarak davacı alacaklıya verilmesine,
3-Alınması gereken 59,30-TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 54,40-TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,90 TL’nin terkin sınırı altında kaldığından alınmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 506,00 TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında 473,66 TL’si ile 54,40 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı toplamı 582,46 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davanın kabul oranı dikkate alındığında davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 644,69 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Tarafların dava şartı olması sebebiyle başvurmuş oldukları —– görüşmeler neticesinde belirlenen —— davalıdan, 84,37 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
8-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.02/12/2021