Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/684 E. 2020/793 K. 15.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/684 Esas
KARAR NO : 2020/793 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 02/04/2020
KARAR TARİHİ : 15/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: —– tarihinde davalı … şirketine —— plakalı aracın tek taraflı yapmış olduğu trafik kazası sonucunda araçta yolcu olan müvekkilinin yaralandığını, fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava şartının bulunmadığını, mahkememizin yetkisiz olduğunu, İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, tazminat miktarının sigorta genel şartlar A.5/Ç maddesine göre hesaplanması gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54/1-3 ve 55. maddeleri ve 2918 Sayılı yasaya dayanılarak açılan destekten yoksun kalmaktan kaynaklanan maddi tazminat davasına ilişkindir.
Ankara —. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin—Esas, —- — sayılı kararı — tarihinde mahkemenin yetkisizliği ile mahkememize tevzi edilerek, mahkememizin yukarıdaki esasına kaydının yapıldığı görüldü.
6100 sayılı HMK’nun genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin birinci fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Yine aynı Kanunun 16. maddesinde ise “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir” hükmü yer almaktadır.
6100 sayılı HMK’nun haksız fiillerde yetkiyi düzenleyen 16. maddesinde de esasen HMK’nın 7/I-2. cümlesindeki düzenleme anlamında kesin yetki sözkonusu değildir. Kanun koyucunun maddenin düzenlenmesinde ortaya koyduğu gerekçeden de bu durum fiilden doğan davalarda uygulamada ve doktrinde oluşan görüşler dikkate alınarak haksız fiilin işlendiği yer dışında zararın meydana geldiği yer, gelme ihtimalinin bulunduğu yer ve karşılaştırmalı hukuktaki örnekler de dikkate alınarak zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkili olarak kabul edilmiştir. Bu anlamda; dava sebebi olan haksız fiil halinde dahi HMK’nun 16. maddesi gereğince birden fazla mahkemenin yetkili kılınarak davacıya bir seçimlik hak tanınmış olması gözönüne alındığında, davacı, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasının bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiç birisinde açmaz ve yetkisiz bir mahkeme de açar ise o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
Yukarıdaki bilgiler ışığında dava dosyası incelendiğinde davacının yerleşim yerinin—- olduğu ,kesin yetki halinin de bulunmadığı,seçimlik hakkı doğrultsunda zarar görenin yerleşim yerinin de yetkili olduğu hususu dikkate alınarak Mahkememizin yetkisizliği nedeniyle HMK’nun 114 ve 115 maddelerine göre dava dilekçesinin usulden reddine, yetkili mahkemenin —-Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Mahkememizin yetkisizliği nedeniyle HMK’nun 114 ve 115 maddelerine göre dava dilekçesinin usulden reddine, yetkili mahkemenin —- Mahkemesi olduğuna,
2-Bu kararın taraflarca İstinaf yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde mahkemeler arasında olumsuz yetki uyuşmazlığı çıktığından; HMK’nun 21 ve 22.maddeleri uyarınca yetkili mahkemenin belirlenmesi için dosyanın karşı yetkisizlik veren iki mahkemenin bağlı bulunduğu İstinaf Mahkemelerinin yargı alanları farklı olduğundan Yargıtay ilgili Hukuk Dairesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere tensiben verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.