Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/632 E. 2021/762 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/632 Esas
KARAR NO : 2021/762

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/11/2020
KARAR TARİHİ : 12/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ——- alacağın temliki sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeye rağmen davalının müvekkili şirkete ödeme yapmadığı gibi taraflarınca alacağın tahsili amacıyla —– dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının haksız olarak borca ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, müvekkili şirketin alacağının davalı ile arasındaki cari hesaptan kaynaklandığını, davalının haksız ve mesnetsiz itirazının iptaline, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; temlik alan——- sözleşmesinin üsüle uygun olmadığını, her iki şirketin —- kişilerden mal ve alacak kaçırma amaçlı olduğu—verdiğini, borçla ilgili temerrüt oluşmadığını, takip konusu borcun vadesinin henüz gelmediğini, taraflar arasında cari hesap ilişkisi olduğu ve aralarındaki teamül gereği ödemelerin— nedeniyle müvekkili şirkete ait işyerinin faaliyetlerinin durdurulduğunu, haksız açılan davanın reddine, davacı tarafın %20 kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı vekili dava dilekçesinde,——– dosyasını,—– son tutanağını, alacağın temlik sözleşmesini, takibe konu cari ——- incelemesini delil olarak göstermiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, icra dosyasını, müvekkiline ait ticari defterleri, ——— keşif ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
——– icra dosyası celbedilmiş, incelenmesinde; davacı tarafından davalı —– istinaden cari hesap alacağının tahsili talebiyle icra takibi başlatıldığı, —- tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin——yasal süresi içinde borca itiraz ettiği görülmüştür.
Davacı tarafından ibraz edilen temlik sözleşmesinin incelenmesinde—— alacağının davacıya temlik edildiği görülmüştür.
Deliller toplandıktan sora temlik eden ve davalı —– defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan — temlik eden dava dışı —– davalı —- defterlerine göre temlik eden şirketin davalı şirketten takip tarihi itibariyle —– alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından temlik alan sıfatıyla davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine, davalı tarafından süresinde yapılan itiraz üzerine İİK 67.maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır.
İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
Takip dayanağı —- tutarlı alacağının davacıya temlik etmiştir. Davacı da temlik sözleşmesine dayanarak, temlik edenin davalıdan olan 14.433,79-TL alacak ve— tahsili için davalı aleyhine ilamsız takip başlatmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde temlik eden ilen davalı arasındaki cari hesap ilişkisini kabul etmiş, ödemelerin uzun vadeye yayıldığını, temlik sözleşmesi mal kaçırma amaçlı yapıldığından geçersiz olduğunu savunmuştur.
Gerek temlik edenin ve gerekse davalının ticari defterlerine göre, davalı şirket takip tarihi itibariyle—–borçludur. Temlik eden ile davacı arasındaki temlik sözleşmesi geçerli olup, davalı taraf —-bir delil ibraz etmemiştir. Davalı şirket kendi defterlerine göre temlik eden şirkete takipte asıl alacak tutarı kadar borçlu olduğu, ticari defterine işlediği fatura bedellerini ödediğini ispatlayamamıştır. Bu nedenle davalının icra takibinde asıl alacağa yapmış olduğu itiraz haksız olduğundan, 14.433,79-TL asıl alacağa yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Takipten önce davalının temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından işlemiş faiz yönünden itirazın iptali talebi yerinde görülmemiştir.
İİK 67/2.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için İİK 67.maddesindeki itirazın iptaline özgü dava şartlarının yanında, davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmetmek için reddedilen kısım bakımından davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğunun ispatı gerekir.
İtirazın iptaline karar verilen asıl alacak miktarı davalı şirketin defterlerinde kayıtlı olup, asıl alacak likit olduğundan, davacı lehine asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiştir.
Reddedilen kısım yönünden davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından, davalı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulü, kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
1—— Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan takipte, davalı-borçlunun 14.433,79-TL asıl alacak miktarına yaptığı itirazın iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İtirazın iptaline karar verilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari avans faizi uygulanmasına,
3-İtirazın iptaline karar verilen 14.433,79-TL’nin %20’si olan 2.886,75-TL icra inkâr tazminatının davalı-borçludan alınarak davacı alacaklıya verilmesine,
4-Şartları oluşmadığından reddedilen kısım yönünden kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
5-Alınması gereken 985,97-TL karar harcının davacı tarafından peşin yatırılan 173,65-TL harçtan mahsubu ile bakiye 812,32-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 1.302,50-TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında 1.290,35 TL’si ile 173,65-TL peşin harç, 54,40-TL başvuru harcı toplamı 1.518,40 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Dava şartı olması sebebiyle başvurulan———– neticesinde taktir olunan —- isabet eden 1.307,68-TL’sinin davalıdan, 12,32-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
9-Davanın kabul oranı dikkate alındığında davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan—-vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
10-Davanın ret oranı dikkate alındığında davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan—– vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
11-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, davanın kabulüne karar verilen kısmı yönünden gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık açık olmak üzere, davanın reddine karar verilen kısmı yönünden miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.