Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/609 E. 2023/712 K. 19.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/609
KARAR NO : 2023/712

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/11/2020
KARAR TARİHİ : 19/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin yurt içi elektrik, doğalgaz ve madencilik alanında hizmet veren, ait olduğu sektörün önde gelen kuruluşlarından olduğunu, müvekkili şirket ile davalı arasındaki ticari ilişki kapsamında doğan fatura alacağına istinaden —-. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği davaya cevap dilekçesi verilmediği anlaşılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle, İİK 67. Maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.Dava basit yargılama usulüne tabi olup, teati aşaması tamamlandıktan sonra deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınarak yargılama sonuçlandırılmıştır.
İcra dosyası celp edilmiş, davacı tarafça dosyaya sunulan diğer deliller ile birlikte incelenmiştir.İtirazın iptali istemine konu —- İcra Müdürlüğü’nün—– Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 2.705,55 TL asıl alacak ve 519,46 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.225,01 TL alacağın tahsili için 01/02/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresi içerisinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğu ve davanın hak düşürücü süre içeresinde açıldığı anlaşılmıştır.Konunun incelenmesinin uzmanlık gerektiren halleri olduğu ve bilirkişi incelemesi yapılması ara kararı verilmiş ancak dosyanın elektrik aboneliği ve sayaç okuma vs hususlarda uzman olmayan bilirkişiye tevdi edilmiş ve bilirkişi avukat —– tarafından sunulan 27/05/2022 tarihli rapor denetime elverişli görülmeyerek hükme esas alınmamıştır.Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasında elektrik aboneliğine ilişkin ticari ilişki kurulup kurulmadığı, davacı tarafından düzenlenen faturanın davalı tarafça süresi içerisinde ödenip ödenmediği, davacı alacaklının takip öncesi işlemiş faiz isteminin yerinde olup olmadığı bu kapsamda takip tarihi itibariyle davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, varsa miktarı ile icra İflas Kanunu 67/2 maddesi gereğince davacının %20 icra inkar tazminatı talep edip etmeyeceği noktalarında toplanmaktadır.Tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında davalının—– adresindeki işyerinde elektrik satışına ilişkin ticari ilişki kurulduğu, davacının satıcı-sağlayıcı, davalının alıcı-tüketim sağlayan tacir sıfatını haiz olduğu, davacı tarafından düzenlenen 2017-12 fatura dönemine ait 24/01/2018 son ödeme tarihli 2.705,55 TL tutarlı fatura bedelinin ödenmediği, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ve Elektrik Tarifesi Yönetmeliği 50. Madde hükmü uyarınca davalının adresine yapılan tebliğin ihtar mahiyetinde olduğu, davacı tarafından sunulan muavin defter dökümü suretinden hizmetin verildiği hususunun alacaklı defterine kayıt edildiği ve yine kurulan sözleşme hükümleri kapsamında aksi ispat edilmediği müddetçe davacı kayıtlarının delil olarak kabul edileceği, davalı tarafından davacı kayıtlarının aksini ispat eder bir delil sunulmadığı gibi herhangi bir yanıt dilekçesinin de sunulmadığı, bu sebeple HMK m.128 hükmü gereğince davalı münkir addedilmiş ise de TMK m.6 hükmü gereğince davacı iddiasının aksini de ispat edemediği dolayısıyla davacı defter ve kayıtları kapsamında değerlendirme yapılması gerektiği, takip konusu faturada yazılı son ödeme tarihinden itibaren takip tarihine kadar avans talep gibi avans faizi üzerinden yapılan hesaplama neticesinde davacının talep etmiş olduğu faiz isteminin de yerinde olduğu kabul edilerek davacının alacak iddiasını ispat ettiği kanaatine varılarak davanın kabulü ile davalının —–. İcra Müdürlüğü’nün —–sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 2.705,55 TL asıl alacak takip tarihinde itibaren %19,5 oranında avans faiz uygulanmak suretiyle devamına, faize ilişkin fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen alacak likit ve itiraz haksız bulunduğundan takdiren toplam alacağının %20’si oranında hesaplanan 645,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile, davalının —-İcra Müdürlüğü’nün —–sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 2.705,55 TL asıl alacak takip tarihinde itibaren %19,5 oranında avans faiz uygulanmak suretiyle devamına, faize ilişkin fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Kabul edilen alacak likit ve itiraz haksız bulunduğundan takdiren toplam alacağının %20’si oranında hesaplanan 645,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 269,80 TL karar harcının davacı tarafından yatırılan 54,40 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 215,40 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bilirkişi, tebligat ve yazışma gideri olarak yapılan 1.145,00 TL yargılama gideri ile 54,40 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı toplamı 1.253,80 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 3.225,01 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Tarafların dava şartı olması nedeniyle başvurdukları —– Arabuluculuk Bürosu —-dosya no.lu görüşmeler neticesinde belirlenen 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalının yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen gerekçeli kararın açıkça okunup usulen anlatıldı.