Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/598 E. 2021/234 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/598 Esas
KARAR NO : 2021/234

DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve Devamı)
DAVA TARİHİ : 14/10/2010
DAVA TARİHİ : 03/06/2011

Mahkememizde görülmekte olan Tasarrufun İptali ile Tapu İptali ve Tescil davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- tarafından müvekkili—— vade tarihli bono düzenlendiğini, bononun vadesinde ödenmemesi üzerine, Ümraniye ——–.İcra Müdürlüğü’nün——— Esas sayılı dosyası ile ——- tarihinde borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleşmesi üzerine borçlunun işyeri ve——— tarihinde haciz tatbik edilmiş ise de, haczi kabil mal bulunamadığını, ——- bankalara yazılan müzekkerelere verilen cevaplarda borçlunun haczi kabil malının bulunmadığının tespit edildiğini, yapılan araştırmalar sonucunda borçlunun ortağı olduğu ——-hisselerini diğer davalılara devrettiğinin anlaşıldığını, borçlunun hisselerini alacaklılardan mal kaçırma kastı ile ve gerçek değerinin çok altında devretmesi nedeniyle bu davayı açtıklarını, borçlu ile diğer davalıların hisse devri sırasında yaptıkları protokollerde hisselerin borçlunun bir kısım borçlarını ödeme karşılığında devralındığını, davalıların borçlunun çok fazla alacaklısının olduğunu ve borçlarını ödeyemediğini, hisselerini de alacaklılardan mal kaçırma kastıyla mevcudunu eksiltmek amacıyla devrettiğini bildiklerini, davalıların borçlunun ekonomik durumu hakkında bilgi sahibi olmalarına rağmen hisselerini devralmalarının tasarrufun iptalini gerektirdiğini, yapılan araştırmalarda borçlunun hisselerini rayiç değerlerinin çok altında bir fiyatla diğer davalılara devrettiğinini —— tarihinde ise haciz tespit edildiğini, tasarrufların geriye doğru iki yıl içinde yapıldığından İİK md.278/1 şartlarının tahakkuk ettiğinden bahisle, dava konusu hisselerin ve davalı şirket adına kayıtlı bulunan—————- kayıtlı taşınmaz ile davalılar adına kayıtlı diğer taşınmaz ve taşınır mallar üzerine İİK md.281/2 gereğince dava sonuna kadar ihtiyati haciz vaz’ına, acz halindeki borçlunun İİK’nun 278, 279 ve 280 maddeleri gereğince alacaklılardan mal kaçırmak maksadıyla yaptığı satış işlemlerine yönelik tasarrufun iptaline, hisselerin devredilmesi halinde davalarının bedel davasına dönüşeceğinden hükmedilecek bedele, dava tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan———-; müvekkillerinin diğer davalı borçlu ..———- davaya konu iptali istenen satışlar öncesi tanımadıklarını, aralarındaki tek ilişkinin davaya konu devir işlemi olduğunu, diğer davalı ile müvekkilleri arasında herhangi bir yakınlık, dostluk da söz konusu olmadığını, yalnızca iki tarafın tacir olduğu bir ticaret ilişkisi kurulduğunu ve ifa edildiğini, müvekkillerinin borçlunun ekonomik durumunu bilmesi veya araştırıp öğrenmesinin mümkün olmadığı gibi kanunca öngörülmüş böyle bir zorunluluğun da olmadığını, davaya konu devir işleminde müvekkillerinin tamamen iyi niyetli olduklarını ve tasarrufun iptalinin mümkün olmadığını, hisse devrinin gerçek değer üzerinden yapıldığını, ayrıca davacı ile borçlu arasında gerçek bir alacak-borç ilişkisinin olup olmadığının da şüpheli olduğundan bahisle haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN KADIKÖY——.ATM —- ESAS SAYILI DAVADA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —– tarafından———–düzenlendiğini, bononun vadesinde ödenmemesi üzerine, Ümraniye —–.İcra Müdürlüğü’nün—— Esas sayılı dosyası ile 13/10/2010 tarihinde borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleşmesi üzerine—- haciz tatbik edildiğini, ancak ——– mal bulunmadığını, ayrıca———— haciz müzekkerelerine verilen cevaplarda da borçlunun hacze kabil malının bulunmadığının tespit edildiğini, yapılan araştırmalar üzerine borçlunun ortağı olduğu——–hisselerini diğer davalılara devrettiğinin anlaşıldığını, dava konusu devredilen hisseler üzerine İİK’nun 281/2 gereğince dava sonuna kadar ihtiyati haczine, davalının alacaklarını mal kaçırmak amacıyla yaptığı devir işlemlerine yönelik tasarrufunun iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın HMK’nun 166.maddesi ve devamı maddeleri gereği aynı taraflar arasında daha evvel açılan Kadıköy ——.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ———Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir.Davaya konu; Ümraniye ——-.İcra müdürlüğünün —- Esas sayılı, —– Esas sayılı icra dosyaları, sicil kayıtları, devir belgeleri, şirketin mali tabloları, tarafların mal varlığı, devir protokolleri, banka dekontları celp ve ibraz edilmiş, teknik ve mali bilirkişi heyeti vasıtasıyla inceleme yapılmıştır.
Davacının ———– ikili anlaşmaya taraf olduğu görülmekle, davalıların teminat itirazının yerinde olmadığı, davacının teminattan muaf olduğu anlaşılmıştır.
Dava; İİK. nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen Tasarrufun İptali talebine ilişkindir. Bu nedenle öncelikle davalı borçlunun hisselerini değerinin altında devredip devretmediği, aciz vesikası alıp almadığı, iptali istenen tasarrufların ivazlı olup olmadığı, iptale tabi olup olmadığı hususları incelenmiştir.
Mahkememizden verilen ————karar ile;
” ASIL DAVADA; Davanın—— davalılar —– devrine ilişkin —— tarihli tasarrufun iptaline, Yine aynı tarihli —————– hissesini davalılar .—– ilişkin —- tarihli tasarrufun iptaline, davacıya Ümraniye —-. İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı icra dosyasında cebri icraya devam hakkı tanınmasına, Davalı şirketler yönünden taraf sıfatı olmadığından davanın usulden reddine,
BİRLEŞEN KADIKÖY —. ATM ——– ESAS SAYILI DAVADA; Davanın davalılar———- hissesini davalılar .——– tarihli tasarrufun iptaline,
Yine aynı tarihli ————— tarihli tasarrufun iptaline, davacıya Ümraniye ——–. İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı icra dosyasında cebri icraya devam hakkı tanınmasına,” şeklinde verilen karar hakkında davacı ve davalı tarafça İstinaf kanun yoluna başvurulduğu,
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi —–. Hukuk Dairesi’nin —— Karar sayılı ——- kararı ile;
” …Davalı——- tarafından———- devredilen ve el değiştirdiği anlaşılan %7 hisse yönünden İİK 283/2 gereğince işlem yapılması ve sonucuna göre tazminata karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Ayrıca birleşen davada davalılar ————sorumluluklarının bulunup bulunmadığı ve hukuki niteliği yönünden değerlendirme yapılmak suretiyle hasıl olacak sonuca göre birleşen davada da bu davalılar yönünden de hüküm kurulması gerekirken, hükmün eksik bırakılması doğru görülmemiştir.
Yukarıdaki açıklamalar ışığında davacı ve davalılar vekilinin yukarıda belirtilen istinaf nedenlerinin kabulü ile kararın HMK 353/1-a/6 maddesi uyarınca kaldırılması, belirtilen eksikliklerin giderilmesi için dosyanın mahkemesine iadesi, diğer istinaf sebeplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığı ” gerekçesiyle verilen karar kaldırılmış ve mahkememizin esasına kaydı yapılmıştır.
Her ne kadar İstanbul Bölge Adliye mahkemesi———.Hukuk Dairesi tarafından davalılardan … tarafından dava ———devredilen ve el değiştirdiği anlaşılan %7’lik hisse yönünden İİK. nun 283/2 maddesine göre yapılması gerektiği gerekçesi ile karar kaldırılmış ise de; bu konuda mahkememizce——- sayılı kararda; birleşen (Kapatılan) İstanbul Anadolu —– —– Esas sayılı dosyasında; ” davalılardan .—– tarafından dava dışı ——— yapılan —— davada iptaline karar verilen tasarruflarda tasarrufa konu işlemlerde — oranındaki hisse devri yönünden İİK’nun 283/2 maddesi uyarınca bedele dönüştüğünden davacının———- sayılı dosyalarındaki alacak ile sınırlı olmak kaydıyla 2.776.132,10 TL. ye kadar davacı alacağını geçmemek üzere davalı——— alınarak davacıya verilmesine,” dair hüküm kurulmuş, ancak İstanbul BAM —-.Hukuk Dairesinin——-Karar sayılı ilamı ile;”————-devredilen hisselerle ilgili hüküm kurulan ve bu dosyada birleşen dosya olarak işlem gören İstanbul Anadolu ——— Esas sayılı dosyasının 6102 sayılı TTK.nun yürürlüğe girdiği tarihten sonra 08/04/2014 tarihinde açıldığı ve o tarihte iş bölümü değil görev ilişkisi bulunduğundan bu dosyanın açıldığı tarih itibariyle tasarrufun iptali davalarında görevli Asliye Hukuk mahkemesine gönderilmesi gerektiğinden bu dava yönünden ayırma ve görevsizlik kararı verilmesi gerektiği, ” gerekçesi ile kararımız kaldırılmıştır.
Her ne kadar asıl davada ve ilk birleşen Kadıköy ——.ATM’nin—— Esas sayılı dosyasındaki tasarrufun iptaline konu hisseler yönünden hüküm kurulmuş ve devredilen bu hisseler ——- —- niteliği olan derneğin devir aldığı işlemin iptale tabi tasarruf sayılamayacağı kanaatiyle bu oranda hisse karşılığı yönünden bedele dönüşmesi sebebiyle kapatılan ve dosyamızla birleşen İstanbul Anadolu——– sayılı dosyası görülmeye devam edilerek ve davalar arasında —————birleşmesi bulunduğu için tefrik edilmeksizin aynı kararda hüküm kurulmuş ise de; İstanbul BAM———-.Hukuk Dairesinin kaldırma kararı kesin nitelikte olduğundan, mahkememizin direnme imkanı bulunmadığından ilgili daire kararına göre ————devredilen hisselerle ilgili İstanbul Anadolu —————- Esas sayılı dosyası tefrik edilerek görevsizlik kararı verilmiş ve Asliye Hukuk mahkemesine gönderilmiştir.
Bu kez yine İstanbul BAM ——–.Hukuk Dairesi tarafından tefrik edilen bu dosyada ayrıca karar verilmesi gerektiğinden bahisle kararımız kaldırılmış ise de; İstanbul BAM —-.Hukuk Dairesinin ——- Esas,———- Karar sayılı kararının mahkememizce uygulanmasının mümkün olmadığı, tefrik edilerek görevsizlik kararı verilen bir dosyada mahkememizce yeniden karar verilemeyeceği açıktır. Bu nedenle ——- devredilen hisselerle ilgili yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İstanbul BAM——.Hukuk Dairesinin —– Karar sayılı kararında; diğer bir kaldırma sebebi olarak birleşen Kadıköy —.ATM’nin —- Esas sayılı dosyasında, davalılar———– sorumlulukları yönünden kararda hüküm kurulması gerekirken eksik bırakıldığı gerekçesi ile kaldırma kararı verilmiş olup, yapılan incelemede birleşen dosyada hisse devrine konu olan şirketlerin bu davada taraf sıfatları olmadığı kanaatine varılmış ve bu şirketler yönünden taraf sıfatı yokluğundan davanın reddine ilişkin hüküm fıkrası karara eklenmiştir.
Dava; İİK. nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen —– talebine ilişkindir. Bu nedenle öncelikle davalı borçlunun hisselerini değerinin altında devredip devretmediği, — almadığı, iptali istenen tasarrufların —– olup olmadığı, iptale tabi olup olmadığı hususları incelenmiştir.
Davacı tarafından asıl ve birleşen davada dayanak yapılan her iki icra takibinin kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır. Ümraniye –.icra müdürlüğünün — Esas sayılı dosyasında; — tanzim tarihli, borçlu … tarafından düzenlenen—– başlatılan takip olduğu anlaşılmıştır. Ümraniye —icra müdürlüğünün — Esas sayılı dosyasında ise; davacı … tarafından borçlu …—- senet dayanak yapılarak — alacak üzerinden takip yapıldığı anlaşılmıştır. Bu icra dosyasının daha sonra Istanbul Anadolu —.icra müdürlüğünün —— Esas sayısını aldığı anlaşılmıştır.
Taraflar, —– tarihli protokol ile devri yapmışlardır. Devreden tarafta;———– borçlara ödenmek üzere toplam—-kararlaştırılmıştır.——- ——- olduğu anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilen protokol ile davalı borçlu hem —–hem de — hissesini devretmiştir.
Yapılan bu protokolde —- bulunmaktadır. Birincisi, davalı ———– tutarındaki borçlarının ödenmesi karşılığında bir kısım hisselerin devredilmesidir.
Davalılar arasında yapılan protokol gereğince …, 945.000 USD tutarındaki hissesini diğer davalılara devretmiş ve karşılığını almıştır. Bilindiği gibi şirket hissesi de borçlunun malvarlığına dahil bir değerdir ve haczin konusu olabilir. Bu sebeple hisse devri de diğer şartlarında gerçekleşmesi halinde tasarrufun iptali davasına konusu olabilmektedir.
Dosyada alınan bilirkişi raporlarında, —- sonucunda devir tarihi itibariyle şirketin toplam değerinin ——–. olduğu tespit edilmiştir. Somut olaydaki bilgiler ile birlikte değerlendirildiğinde davalı şirketlerin bilirkişi raporunda tespit edilen değerleri ile hisse devri sırasında belirlenen değerler arasında önemli bir fark bulunduğu anlaşılmaktadır. Hissenin devredildiği tarihte gösterilen satış bedeli ile hissenin aynı tarihteki gerçek değeri arasındaki fark hisse devrine ilişkin tasarrufun iptalini gerektirebilecek boyutta olduğu anlaşılmıştır. Davalılar ayrıca hisse devrine ilişkin ödemelerin tam olarak yapıldığını da ispatlayamamışlardır. Davalılar arasında akdedilen hisse devrine ilişkin protokolde dikkati çeken bir diğer ——- şirketlerin bu oranda borçlarının ödemesi koşuluyla diğer davalılara geçecek olmasıdır, yani hisseyi devralan davalılar hisseleri devralmaları karşılığında davalı şirketin 6.055.000 USD tutarında borcunu ödeyeceklerdir. Protokolün bu hükümleri gereğince davalı borçlu 6.055.000 USD tutarındaki hisselerini diğer devretmiş gibi sonuç ortaya çıksa da aslında burada gerçek anlamda bir hisse devrinden söz etmek mümkün olmayacaktır. Hisse devrine konu olan şirketlerin bu tutarda borçlarının bulunması şirketin gerçek değerinin borçları oranına eksi hanesinde olduğunu göstermektedir. Şirketin borçlarının ödemesi koşuluyla hisselerin devir alınması borç içinde bulunan bir şirketin devralınması anlamına gelecektir. Bu nedenle davalılardan …’ın davalı şirketlerdeki hisselerini devretmesinin İİK. nun 278.maddesi kapsamında iptale tabi bir tasarruf olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Tasarrufun İptali davası için süre, hacizden veya haczedilecek mal bulunmaması nedeniyle acizden veya iflasın açılmasından başlamak üzere geriye doğru hesaplanır. Başlangıç tarihinden geriye doğru 2 yıl içinde yapılan tasarruflar iptale tabidir. Borçlu … aleyhine verilen ——— tarihinde yapılmıştır. Davanın 2 yıllık süre içerisinde açıldığı ve bu yönüyle dava şartının oluştuğu anlaşılmıştır.
Ayrıca İİK. nun 280.maddesinde borçlunun zarar verme kastından dolayı iptal davası düzenlenmiş olup, bunun için gereken süre iptal konusu hileli işlemin gerçekleşmesinden itibaren 5 yıl içinde borçlu aleyhine takip yapılmış olması şartına bağlıdır. Devir tarihinde —- olan bir şirket hissesinin devralınmasının alacaklılardan mal kaçırma kastının devranlan tarafından bilindiği sonucu ortaya çıkarmakta ve bu nedenle ——- iptale tabi bir tasarruf olduğu anlaşılmaktadır.
——- Bu devirlerden —— en önemli mal varlığı olan ———– şirketin en önemli mal varlığı değerlerinin bizzat kendi üzerlerine alarak şirketin tasfiye sürecinin başlatılmasına ve şirkete karşı başlatılacak takiplerin ve davaların sonuçsuz kalmasına sebebiyet verdikleri, bu nedenle … tarafından ——– kararındaki husus nazara alınmak suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A) ASIL DAVADA;
1-Davanın———– devrine ilişkin —- tarihli tasarrufun iptaline,
2-Yine aynı tarihli ——– tarihli tasarrufun iptaline, davacıya Ümraniye —–. İcra Müdürlüğünün —-Esas sayılı icra dosyasında cebri icraya devam hakkı tanınmasına,
3-Davalı şirketler yönünden taraf sıfatı yokluğundan davanın reddine,
4-Alınması gereken 47.994,60 TL. harçtan peşin alınan 10.433,65 TL. harç ve 8.538,75 TL. tamamlama harcı olmak üzere toplamı 18.972,40 TL. harcın mahsubu ile bakiye kalan 29.022,20 TL. harcın —– hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan; —– bilirkişi ücreti, 2.128,00 TL talimat ve posta gideri, 18.972,40 TL harç toplamı olmak üzere toplam 27.150,40 TL yargılama giderinin————
6-Davacı lehine—– uyarınca taktir edilen 52.180,00 TL vekalet ücretinin davalılar .— alınarak, davacıya verilmesine,
7-Davalılar———– uyarınca taktir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, bu davalılara verilmesine,
B) BİRLEŞEN KADIKÖY ——–. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN ——- ESAS SAYILI DAVADA;
Davanın ————yönünden kabulü ile,
1-Davalı ..——— tarihli—- iptaline,
2-Yine aynı tarihli ———- tarihli tasarrufun iptaline, davacıya Ümraniye —-. İcra Müdürlüğü’nün —— Esas sayılı icra dosyasında cebri icraya devam hakkı tanınmasına,
3-Davalı şirketler yönünden taraf sıfatı yokluğundan davanın reddine,
4-Alınması gereken —-harcın mahsubu ile bakiye 122.958,00 TL harcın davalılar —- tahsiliyle hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan; 48,00 TL posta gideri ile 34.155,00 TL harç gideri toplamı 34.203,00 TL yargılama giderinin davalılar —– alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı lehine——-uyarınca taktir edilen 88.734,85 TL vekalet ücretinin —-, davacıya verilmesine,
7-Davalılar —— uyarınca taktir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, bu davalılara verilmesine,
C)Davacının tazminat isteminin tefrik edilen İstanbul Anadolu ——-.Asliye Ticaret Mahkemesinin ——- Esas sayılı dosyasında dava konusu edildiğinden bu davada bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair,davacı/birleşen dosya davacısı vekilleri ile davalılar/birleşen dosya davalıları vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.