Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/589 E. 2022/762 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/589 Esas
KARAR NO:2022/762

DAVA:İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ:30/10/2020
KARAR TARİHİ:11/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taşımacılık ve lojistik işleri ile uğraşan davacının, davalının araçları ile taşıma hizmeti verdiğini. Söz konusu işlerin karşılığı olarak 31.03.2020 tarihli 78.481,80 TL tutarlı ‘’nakliye bedeli’’ açıklamasıyla fatura düzenlendiğini. İş bu faturanın bakiye alacağı 44.184,00 TL alacağın ödenmemesi üzerine —sayılı dosyası ile takip başlatıldığını. 19.06.2020 tarihinde ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği, 01.07.2020 tarihinde davalı tarafından takibe itiraz edildiğini. İş bu haksız ve yersiz itirazın iptali amacıyla dava yoluna gidilmeden önce Türk Ticaret Kanunun 5/A maddesi uyarınca, —arabuluculuk numaralı dosya kapsamında yapılan arabuluculuk görüşmesinin 16.09.2020 tarihinde anlaşmama ile sonuçlandığını. Davacının takip borçlusu şirkete ait taşıma lojistik işlerini yapmakta iken kendi aralarında kararlaştırdıkları ücrete göre çeşitli tarihlerde kısmi ödemeler aldığını ve bu şekilde oluşan ticari güven ilişkisine istinaden davalı şirketin işlerini yapmaya devam ettiğini. Davacının, davalının iş bu taşıma hizmetini sunduğuna ilişkin ‘’— aylarına ilişkin araç çıkış listelerini, davalı şirket yetkililerine gönderilen mail ekran görüntülerini ekte sunduklarını. Ekte sunulan araç çıkış listelerinde anlaşılacağı üzere, dava konusu edilen alacağın konusu olan taşıma hizmeti büyük çoğunlukla —borçlu davalı şirkete yapılan ilaç taşıma faaliyeti olduğunu. Hizmetin verildiğinin— kayıtlarında anlaşılabileceğini. — davanın ihbarına karar verilmesini talep edildiğini beyan ederek, davalının haksız ve yersiz olarak yaptığı itirazın iptaline ve—-sayılı dosyasında takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin, yapması gereken bir kısım sevkiyatlar bakımından davacı şirketten araç kiraladığını. Davacı şirketten kiralık olarak gönderilen—– plakalı araçların bilindiği kadarıyla dışarıdan temin edildiğini. — plakalı aracın maliki/şoförü — isimli kişi olduğunu. Araca 15.01.2020 tarihinde 6 noktaya teslimat yapmak üzere yükleme yapıldığını. Bahse konu teslimatlarda, araçların teslim noktasında davalı şirket çalışanlarının hazır bulunduğunu. Bahse konu teslimatta— getirdiği ürünler davalı şirket çalışanı — tarafından depoya teslim edildiği, ancak 1 koli —ürünün araçtan çıkmadığını. Yapılacak teslimat bakımından— plakalı araca yüklenen — ait 1 koli — ürünün kaybolduğunu. Bu ürünün diğer noktalara kaçma ihtimali ve depoda unutulma olasılığına karşın şubelerde defalarca saydırıldığını, stoklara baktırıldı, deponun arandığı fakat ürünün bulunamadığını. Bahse konu ürünün araca — sistemi ile okutulup yüklendiğinin kesin olduğu, Yine davacı şirket tarafından davalı şirkete kiralık olarak gönderilen— plakalı ve maliki/Şoförü davacı şirket çalışanı — araç da 23.01.2020 tarihinde 2 noktaya teslimat yapılmak üzere yüklendiğini. İş bu araç teslimatlarını gerçekleştiren— plakalı araç şoföründe — isimli şoföre yardım etmek amaçlı teslimat noktasına geldiğini ve teslimat sırasında 16 koli— isimli ürünün araçtan çıkmadığı, davalı şirket çalışanı — tarafından tespit edildiğini ve yapılan tüm araştırmalara rağmen ürünün bulunamadığını. Ürünün araca yüklendiği sistem üzerinden de teyit edildiğini. Davalı şirket tarafından bu hususların davacı şirkete bildirilmiş olduğu. Davacı şirket ve araç maliklerinin durumu kabul etmediklerini. Bu kapsamda davacı şirket yetkilileri bakımından TCK m. 155/2 uyarınca güveni kötüye kullanma suçunun ve yine davacı şirket çalışanları bakımından hırsızlık suçunun maddi ve manevi unsurların gerçekleştiği, bu kapsamda şüpheliler hakkında TCK maddeleri kapsamında iddianame düzenlenmesi ve kamu davası açılmasına karar verilmesi talepli olarak —Numaralı dosyası ile gerek davacı şirket yetkilileri gerekse de — hakkında suç duyurusunda bulunduğunu beyan ederek, — plakalı araç maliki) ve —plakalı araç maliki)’na davanın ihbarını, haksız ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Dava itirazın iptaline ilişkindir.
UYAP sisteminden dosyamız arasına alınan—Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin 18/06/2020 tarihinde başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 25/06/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalının süresinde 01/07/2020 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.Davacının; borçlu tarafından yapılan itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür. Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile eklenen 5/A maddesi uyarınca arabuluculuk başvurusunda bulunulmuştur. arabuluculuk son tutanağında icra dosya borcunun ödenmesi hususunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin arabuluculuk son tutanağı dosya arasına alınmıştır. Yapılan incelemede uyuşmazlığın taşımacılık sırasında kaybolduğu davalı tarafından iddia edilen ürünlere ilişkin oluşturulan 31/03/2020 tarih —seri numaralı 44.116,73-TL’lik iade faturasına dayandığı, davalı tarafından her ne kadar iade faturası düzenlenmiş ise de; iş bu faturanın davacı tarafından kabul edilmediği ve ticari defterlere işlenmediği bu hususunun hükme esas almaya elverişli 28/07/2021 tarihli bilirkişi raporu ve dosyada mübrez e-posta yazışmaları ile sabit olduğu, bu kapsamda davalı tarafça düzenlenen iade faturasının dayanağı olan malların kaybolduğunu ispata elverişli olmadığı, faturanın tek başına maddi olaya karine sayılamayacağı, malların kaybolduğunu ve değerini ispat yükünün davalı üzerinde olduğu, malların kaybolduğuna yönelik davalı tarafça süresi içerisinde hiçbir delil sunulmadığı ve davalı tarafça yemin deliline de dayanılmadığı anlaşıldığından 28/07/2021 tarihli raporda tespit edilen takip tarihi itibariyle cari hesap ekstresine göre davalının dava konusu icra takibine itirazında haksız olduğu ve takip tarihi itibariyle davalının davacıya 44.184,00-TL tutarında borcu bulunduğu anlaşıldığından davanın kabulü ile itirazın iptaline, cari hesaba dayalı alacak likit olduğundan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile; davalı tarafından — Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, talebin 44.184,00-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
2-Alacak likit olduğundan asıl alacağın %20’sioranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 3.018,21-TL karar harcına karşılık peşin alınan 533,64-TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.272,59-TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarfolunan 1.541,00-TL yargılama gideri ve peşin alınan 533,64-TL karar harcı toplamı 2.074,64-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı lehine—uyarınca taktir olunan — vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Dava şartı olması nedeniyle başvurulan — arabuluculuk dosya nolu görüşme neticesinde taktir olunan — davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.