Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/559 E. 2021/945 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/559 Esas
KARAR NO: 2021/945
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/02/2018
KARAR TARİHİ: 25/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; Tüketicinin korunması gereği ve garanti kapsamında dava konusu aracın ayıplı olduğunun tespitiyle ayıpsız misliyle değiştirilmesine, mümkün olmaması halinde ayıbın giderilmesi, mahrum kalınan araç işgücü kaybı ile değer kaybının tazminine ve fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —– manevi tazminatın hüküm altına alınmasına, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; Davacının ikrarıyla, bir esnaf işletmesi ve bunun için kullanılan bir aracın varlığı sabi olduğundan, iş bu davaya —– değil genel hükümler tatbik edilecek ve dolayısıyla görevli mahkeme de —–Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, haksız ve mesnetsiz ikame edilmiş huzurdaki davanın reddine ve yargılama masrafları ile ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini vekaleten arz ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibari ile tacirler arası satım sözleşmesi kapsamında maldaki ayıp sebebi ile ayıpsız misli ile değişim bunun mümkün olmaması halinde ücretsiz tamir ve tamir sürecindeki iş gücü kaybı olarak terditli olarak açılan ve —- tarihli ıslah dilekçesi ile hasar bedeli ve değer kaybına ilişkin maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Dava —-tarihli görevsizlik kararı ve bu kararının istinaf edilmesi üzerine —— red kararı üzerine yukarıdaki esas numarasına kaydı yapılmıştır.
—– adliye mahkemesi dava konusu aracın ticari olması sebebiyle mahkememizin görevli olduğuna karar vermiştir ancak dava mutlak ticari davalardan değildir. Nispi ticari dava sayılabilmesi için tarafların tacir olması gerekmektedir. Gerçek kişilerin tacir sayılabilmesi için esnaf faaliyetini aşar nitelikte—— ticari işletme işletmeleri ve uyuşmazlığında ticari işletmeyle alakalı olması gerekmektedir. Davacının tacir olduğunu gösterir bir kayıt dosyada yoktur. Aracın ticari nitelikte olması davacının tacir olduğunu göstermeyecektir ancak bölge adliye mahkemesi kararı kesin olduğundan görev konusunda resen araştırma yapılmamış tahkikata geçilmiştir.
Davacı davalılardan — üretici,—– yetkili servis sıfatıyla; ayıp sebebi ile ayıpsız misli ile değişim bunun mümkün olmaması halinde ücretsiz tamir ve tamir sürecindeki iş gücü kaybına ilişkin maddi ve manevi tazminat davası olarak terditli dava açmış yargılama sürecinde —– tarihli ıslah dilekçesi ile hasar bedeli ve değer kaybına ilişkin tazminat davası olarak davasını ıslah etmiştir.
Davacı —-tarihinde aldığı araçta aldığı tarihten—- sonrasında boya dökülmeleri başladığını bu durumun —-tarihli servis kabul formu ile kayıt altına alındığını , ayıpsız misli ile değişim ve ayıp nedeniyle değer kaybını talep ettiğini ancak taleplerinin karşılanmadığını bu sebeple dava açtığını belirtmiştir.
Görevsiz mahkemece ve mahkememizce aldırılan teknik raporda——yapılan açıklamalar, dava konusu araç üzerinde yapılan gözlem ve incelemeler, dosyada mevcut bilirkişi raporlarında yer alan boya kalınlık ölçümleri ile standart sapmaları ve dosyada yer alan belge ve değerlendirmeler dikkate alındığında aracın genelinde yer alan ve satımdan bir süre sonra başlayan boya dökülmelerinin üretim ve imalat kaynaklı olduğu, Araç satımından bir süre sonra başladığı anlaşılan ve bir süre sonra artan boya soyulma ve döküntülerinin aracın tekrar boyanması ile giderilebileceği, boyama bedeli olarak — tarihli bilirkişi raporunda ifade edilen — anılan tarihte makul bir değeri ifade ettiği, aynı bilirkişi raporunda, boya problemi nedeniyle aracın piyasa değerinin — azalacağı ifadesinin de rapor tarihi itibarı ile makul bir rakam olduğu, dava konusu araçta meydana gelen kaporta boyası bozulmaları ve soyulmalarının —-niteliği taşıdığı, düşünce ve kanaati ——-sayın mahkemenin takdirlerine saygı ile arz olunur. ‘ şeklinde mütalaa verildiği ve araçtaki ayıbın üretim ve imalat hatası olduğu ve gizli ayıp olduğu tespit edilmiştir. Rapor denetlenebilir olduğu, raporu hazırlayanların boya konusunda uzman bilirkişiler olduğu nazara alınarak hükme esas alınmıştır.
Davalıların sorumlulukları bakımından davalıların ayıptan sorumluluklarına ilişkin yapılan incelmede davalı ile davacı arasında ticari satım olduğu davalının malı aldıktan sonra —- gün ve —–günlük muayene ve ihbar sorumluluğu olduğu gizli ayıplarda —-uyarınca ayıbın derhal bildirilmesi gerekir aksi halde davalı satıcının ayıptan dolayı sorumluluğu kalmayacaktır.
Dava konusu olaya bakıldığında, boya ile ilgili ayıpların mal — tarihinde alındıktan — ay sonra çıkmaya başlamasına rağmen zaman içinde arttığı ve ilgili ayıpların ——- tarihli servis formu ile sorunun kayıt altına alındığı, görülmektedir. Mevzuatımızda sözleşmelerde yer alan garanti hükümlerinin, bildirim yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı kabul edilmekle beraber, dava konusu olaydaki ayıbın gizli ayıp mahiyetinde olduğu, boya ile ilgili ayıbın tek seferde değil zaman içerisinde, ayrı ayrı zamanlarda ve ayrı ayrı dökülmelerle ortaya çıktığı, anlaşılmaktadır.
Bu sebeple son boya dökülmesi akabinde, garanti süresi içerisinde, davacının servise gittiği —– tarihinden itibaren davalıların ayıptan haberdar olduğu, ihbarın şekli açısından, Ticaret Kanunundaki tacirler arası bildirim ile ilgili düzenlemelerin de, geçerlilik değil ispat şartı olarak kabul edildiğinden, ayıbın süresi içinde ihbar edildiği anlaşılmış olup davalı satıcının ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı savunmalarına itibar edilmemiş ve davalı satıcı sorumlu tutulmuştur.
Ayıplı olan mal sebebiyle üreticinin sorumlu olup olmadığı hususunun değerlendirilmesinde —– göre de, satılan maldaki ayıptan dolayı sorumluluk sebebiyle, alıcı satıcıya başvurabilmekte olup; ilgili düzenlemede ithalatçı, tedarikçi ve üreticinin sorumluluğuna dair bir hüküm bulunmamaktadır. Ayıba karşı tekeffül,—— düzenlenen gereği gibi ifanın özel bir görünümü kabul edildiğinden, alıcı, muayene ve ihbar külfetini yerine getirmese veya zamanaşımını süresini kaçırsa dahi, on yıllık genel zamanaşımı süresince zararlarının tazmin edilebileceği kabul edilmektedir. Fakat gereği gibi ifadan kaynaklanan borç bir sözleşmeden kaynaklanan sorumluluk olarak kabul edildiğinden, ayıba karşı tekeffül hükümleri ile yarışması sadece satıcı açısından kabul edilmekte ve üreticinin, alıcı ile arasında ile arasında sözleşme olmadığından, şartları varsa ancak —– düzenlenen haksız fiil hükümleri kapsamında sorumlu olabileceği kabul edilmektedir.
Araçta boya dökülmesi üretim ve imalat hatası olduğu tespit edildiğinden ve bu bir haksız fiil teşkil ettiğinden davalı —- üretici sıfatıyla haksız fiil hükümleri çerçevesinde sorumlu tutulmuştur.
Diğer davalı——— tarafından devralındığı ve kaydının kapatıldığı anlaşılmış ve taraf olarak devir alan şirket kabul edilmiştir ) servi olduğu üreticisi ve satıcısı olmadığından bu şirkete husumet yöneltilemeyeceği nazara alınarak bu şirket hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Davacı taraf davalılardan manevi tazminat talebinde bulunmuştur. 6098 sayılı TBK 58 maddesi ‘ … Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir.’ şeklindedir. Davacının ayıplı mal nedeniyle kişilik haklarının zedelendiğini gösterir bir delil sunmadığından bu talebi red edilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-Maddi Tazminat Bakımından
1——-bakmından Pasif Husumetten reddine
Diğer davalılar Bakımından davanın kabulü ile; 5.000,00 TL boya masrafı ve ————- müşterek ve müteselsil sorumluluk kapsamında alınarak davacı tarafa verilmesine ,
2-Alacağa ıslah tarihi 12.11.2019 tarihinden itibaren yasal faizi uygulanmasına,
3-Alınması gereken 1.195,43-TL harcın peşin alınan 281,78-TL harçtan alınarak ile bakiye kalan 913,65-TL harcın davalılar —– müşterek ve müteselsil sorumluluk kapsamında alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 3.024,60-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre alınması gereken 1.411,48-TL ile 281,78-TL harç toplamı 1.693,26-TL yargılama giderinin davalılar—–müşterek ve müteselsil sorumluluk kapsamında alınarak davacıya verilmesine,
5-Davanın kabul edilen kısmı üzerinden vekil ile temsil edilen davacı yararına AAÜT uyarınca takdir edilen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalılar —– müşterek ve müteselsil sorumluluk kapsamında alınarak davacıya verilmesine,
6-Davanın red edilen kısmı üzerinden vekil ile temsil edilen davalı —-yararına AAÜT uyarınca takdir edilen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
B-Manevi Tazminat Bakımından
1—–bakmından Pasif Husumetten reddine
2——bakımından esastan REDDİNE
3-Davanın reddedilen kısmı üzerinden vekil ile temsil edilen davalı ——lehine AAÜT uyarınca takdir edilen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
C-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı ——— vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/11/2021