Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/557 E. 2022/139 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/557 Esas
KARAR NO: 2022/139
DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 19/10/2020
KARAR TARİHİ: 24/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle, davacı ile davalı —- yazılımın kullanımına ilişkin sözleşme imzalandığı, —-, —–üzerinde anlaşıldığının, davalının —- ayrıca ek ücrete tabi olduğunun kararlaştırıldığı, Davacının —– —– davalıya teslim ettiği, davalı tarafa,—– davalıya gönderilmesi akabinde yazılımın davalı tarafından açıldığı, bu aşamada davalının, gönderim tarihi itibari ile davacının söz konusu işi teslim ettiğini açıkça kabul ettiği, Davalı tarafından —- —- gönderildiği, ihtarnamede yazılımın birçok eksiklikler barındırdığından bahis ile eksikliklerin davacı tarafından giderilmediği ve sözleşmeden döndükleri ihtar ile birlikte, yaptıkları ödemelerin iadesinin talep edildiği, Davacının sözleşmeden doğan edimini eksiksiz bir şekilde yerine getirdiği —– iken davalı tarafın bu yöndeki talebinin kabulü mümkün olmadığı, mail yazışmalarından görüleceği üzere davacının, —– düzelttiği, bir kısım taleplerin sistem üzerinden davalı tarafça düzenlenmesi gerektiği, davalının bir çok talebinin ise sözleşmede kararlaştırılan—— talepler olduğu, bunların da ayrıca ücretlendirmeye tabi olduğunu belirtildiği, —– tarafların standart yazılım ile birlikte hangi ek modüller üzerinde anlaştıkları belli olduğu, davalının —- yazılımının —– —– inceleyip kabul ettiği, demo versiyonuna ek olarak bir talebi olması halinde bunun ayrıca ek ücrete tabi olduğu açıkça belirlendiği, davalının eksik iş olarak nitelendirdiği modüllerin sözleşmeye konu olmadığı, bu sebeple ancak ücretlerinin ayrıca ödenmesi halinde davacı tarafından bu taleplerin yerine getirilebileceği, Davacının sözleşmede kararlaştırılan standart kurulum ile modülleri eksiksiz bir şekilde tamamlayıp hazır hale getirmesine rağmen, davalı tarafın sözleşme dışı isteklerde bulunmak sureti ile sözleşme gereği yükümlü olduğu ödemelerden kaçınması ve sözleşme dışı taleplerde bulunmak sureti ile sözleşmeden dönme iradesinin kabulü hukuken mümkün olmadığı,
Davalı tarafından gönderilen ihtarnamede her ne kadar sözleşmeden döndükleri ve ödenen ücretlerin geri iadesini talep edilmişse de, davacının emek sarf ederek hazırladığı, zaman harcadığı ve tamamlamış olduğu yazılımın ortadan kaldırılması ve ödenen ücretlerin iadesinin talebi hukuken imkansız olduğu, Bu duruma ilişkin olarak davalının —– tarihli ihtarname gönderildiği, defalarca kez ödeme talebinde bulunulmasına rağmen davalı tarafından ödemeden kaçınıldığından bahisle, sözleşmenin ödeme ve feshe ilişkin hükümleri gereğince sözleşmenin tarafımızca feshedildiği ve yapılmayan ödemelerin davacının sözleşmede belirtilen banka hesabına ödenmesi talep edildiği, ancak davalı tarafça herhangi bir ödeme yapılmadığı, Sözleşme konusu işin, davacı tarafından tam ve eksiksiz olarak yerine getirildiği, ancak davalı tarafın, ödeme yükümlülüğünü yerine getirmeyerek, ——-belirtilen ödemeleri vadelerinde yerine getirmeyerek temerrüde düştüğü, Davalının sadece,—– ödemeleri yaptığı, sözleşme gereği diğer ödemeleri gerçekleştirmediği, davalı tarafın ödeme yükümlülüğüne aykırı davranması sebebi ile sözleşme gereği tüm bakiyeyi ödemekle yükümlü olduğu, Davalının ödeme yükümlülüğünü ihlali sebebi ile —-sözleşmede belirtilen banka hesabına ödenmesinin talep edildiği, —- gereğince, borcun ifa edileceği günün taraflarca birlikte düzenlendiği hallerde borçlunun temerrüde düşmesi için ayrıca bir ihtara gerek olmayacağı, taraflar arasında imza edilen sözleşmede de ödeme tarihleri açıkça belirlenmiş olduğundan, davalı tarafın işbu ödemeleri zamanında yerine getirmemesi sebebi ile temerrüde düştüğü, belirtilerek davanın kabulüne, fazlaya ilişkin haklar ile ıslah hakkı saklı tutmak kaydı ile şimdilik —- alacağın ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Taraflar arasındaki ihtilaf, davalı tarafından sözleşmenin haklı olarak sona erdirilip erdirilmediği ve davalının davacıya borcu olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Yazılım lisans sözleşmesi, devredenin bir —– yazılımının imalini, bakımını ya da devrini üstlenmesinin yanı sıra yazılımın kullanılmasına yönelik yararlı ve gerekli bilgileri/belgeleri vermekle yükümlü olduğu, devralanın da ivaz karşılığında yazılımın kullanım hakkını elde ettiği sözleşmelerdir.
—- işlenme sözleşmelerinin konusunu da,—- Maddesinde düzenlenen işlenme ve derlenme hükümleri kapsamında, var olan bir bilgisayar programının uyarlanması, düzenlenmesi veya herhangi bir değişim yapılmasını içermektedir.
Dava konusu sözleşmede de mevcut bir yazılım ve yazılımla uygun hazır modüllerin, müşteriye uyarlanmak istendiği, bazı taleplerin ek geliştirme olarak değerlendirildiği, bu bakımdan sözleşmenin işlenmeyi de içerir bir yazılım lisans sözleşmesi olduğu, sözleşmenin dava konusu bakımından eser sözleşmesi niteliğinde olduğu, bu sebep davacının lisans veren – yüklenici, davalının ise lisans alan – iş sahibi sıfatına haiz olduğu anlaşılmaktadır.
Bu sözleşmelerde lisans verenin, kullanıma sunma ve yararlanmayı sağlama yükümlülüğü bulunmaktadır. —— kararlaştırılan koşullar dahilinde ve amacına uygun şekilde kullanıma hazır etmesiyle birlikte, kullanım için gereken bilgi, belge ile dokümanları verme, yazılımı devir – teslim etme ve yazılımın kullanımına engel olmama borçları da bu kapsama girmektedir.
Yine lisans verenin ayıba karşı tekeffül borcu da bulunmakta olup; yazılımın ayıplı olabilmesi için, vaat edilen özellikleri taşımaması ya da herhangi bir vaat bulunmasa dahi kendisinden beklenen vasıflara haiz olmaması gerekmektedir. Bu kapsama giren her tür ayıplar haricinde, tekeffül edilmediği sürece yazılımın değişim değeri ve kullanılma elverişliliğinde ciddi düzeyde olumsuz etkisi bulunan ya da bu nitelikleri ortadan kaldıran unsurlar da, yazılım lisans sözleşmeleri açısından, lisans verenin ayıba karşı tekeffül borcu kapsamında olduğu kabul edilmektedir.
Dava konusu olaya bakıldığında sözleşmenin öncelikle, davalı tarafından, sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerin yerine getirilmemesi sebebiyle, ——ihtarnamesi ile haklı nedenle feshedildiği görülmektedir. Fesih gerekçesinin detayı ihtarda bulunmamakla beraber, taraflar arasındaki yazışmalardan, davalının feshe dayanak oluşturduğu haklı sebebin, davacının kullanıma sunma ve yararlandırma borcuyla, ayıba karşı tekeffül borçlarına aykırılık olduğu anlaşılmaktadır.
Yaptırılan bilirkişi incelemesinde ise niza konusu demonun davalıya uyarlandığı ve çalışır vaziyette olduğu tespit edilmiştir. Bu bakımdan yazılımın, sözleşmede kararlaştırılan demo ve modüllerin davalıya uyarlanmış olduğu ve çalışır vaziyette bulunması sebebiyle davacı lisans verenin kullanıma sunma ve yararlandırma edimlerini ifa ettiği, edimin gereği gibi ifa edilmemiş kabul edilemeyeceği, lisans verenin ayıba karşı tekeffül borcunun doğmayacağı, bu durumda davalının sözleşmeyi haksız feshetmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Alacağın miktarı üzerinden yaptırılan bilirkişi incelemesinde de davacının davalıdan, dava tarihi itibarıyla ——-alacaklı olduğu hesaplandığından, davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile; —– alacağın davalıdan alınarak davacı taraf verilmesine,
2-Alacağa karar tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına
3-Alınması gereken 2.213,28-TL karar harcına karşılık peşin alınan 170,78-TL ‘nin mahsubu ile bakiye 2.042,50-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından sarfolunan 1.634,10-TL yargılama gideri, peşin alınan 170,78-TL harç gideri toplamı 1.804,88-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Dava şartı olması nedeniyle başvurulan ——– görüşmeler neticesinde taktir olunan 1.320,00-TL ücretin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/02/2022