Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/494 E. 2021/741 K. 05.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/494 Esas
KARAR NO: 2021/741 Karar
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/06/2016
KARAR TARİHİ: 05/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: — tarihinde, davalı—-yapılan sulama kanalı kazı çalışmaları esnasında, — üzerinden kamu hizmeti niteliğindeki haberleşme hizmeti verdiği —– —- esnasında, müvekkili —- tarihinde verilen hasar ait tutarının, şimdilik ——vadeli krediler için öngördüğü avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır. HMK’nun 128. Maddesi uyarınca; Süresi içinde cevap dilekçesi vermemiş olan davalı, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılır.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile tazminat davasına ilişkindir.
Mahkememizden verilen —– sayılı kararı —–ihtilafın davalının adresinin tespit edilememesi nedeniyle ilanen tebligat yapılması ve masrafların yatırılmaması noktasında toplanıldığı, mahkemenin davanın açılmamış sayılmasına ilişkin karar gerekçesindeki uyguladığı HMK 150.maddenin usulünce duruşmaya davet edilme durumunda uygulanabileceği, oysaki işlemden kaldırma kararı bakımından dosyanın dilekçeler teatisi aşamasında olduğu ve henüz bir duruşmanın açılmadığı, bu durumun taraf teşkili yönü kamu düzeni niteliği ile mahkemenin resen hareket etme gerekliliğinin bulunması; davacı tarafın dava dilekçesinde, davalının adresini göstermiş olması nedeniyle bulunması zorunlu unsurun dilekçede mevcut olduğu, davacının adres bildirmemesi yönüyle HMK 119.madde çerçevesinde değerlendirme yapılabileceği, ancak bu yönde yeterli bir araştırmanın da yapılmamış olduğu, —- yazılan müzekkere cevabında belirtilen numaraya ilişkin bilgilerin incelenmesinde, hattın —- ait olduğu anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince her nekadar —- —- dosyaya eklenmiş olmasına rağmen, —- bu kişinin kaydına ait nüfus kaydının usulünce incelenmediği, yapılan incelemede davalının ismi geçen kayıttaki —- eşi olduğu, ayrıca söz konusu nüfus kaydındaki adreste kararının ve istinaf dilekçesinin tebliğ edildiği, bu yönüyle mahkemece kamu düzenine ilişkin olan taraf teşkili bakımından yeterli araştırmanın yapılmamış olduğu; her ne kadar kolluk araştırması için ilgili kolluk birimine müzekkere yazmış ise de, müzekkere cevabının dosya arasında bulunmadığı, yeterli kolluk araştırmasının yapılmadığı; tarafların usulune uygun çağrı kağıdı ile duruşmaya davet edilmeden HMK 150. Madde kapsamında bu gerekçelerle dosyanın işlemden kaldırılamayacağı anlaşılmakla ilk derece mahkemesinin kararının HMK’nın 353/1-a-5 maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilmiştir.” KALDIRILMAKLA, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapıldığı görüldü.
—– —- talimat yazılarak,– bilirkişi eşliğinde dava konusu yerde keşif yapılmak sureti ile, kazı yapılan alanda davacıya ait alt yapı yerinde incelenerek, dosyada mübrez kroki tutanaklar, fotoğraflar ve tüm evraklar dikkate alınarak teknik yönde bir inceleme yapılması, söz konusu hasar ile yapılan kazı çalışması arasında bir illiyet durumunun olup olmadığı, davacı tarafça oluşturulan alt yapının usule nizama ve teknik formlara uygun olup olmadığı, hasarın miktarı ve değerinin ne olduğu dava dilekçesi, davalının —– tarihli beyan dilekçesinde belirttiği hususlarda tek tek irdelenmek sureti ile ayrıntılı bir rapor hazırlanmasının istenilmesine karar verilmiş olup, bilirkişi hazırlamış olduğu raporunda özetle: — davalı —- yaptırılan kazı esnasında, kazıyı yapan iş makinesi tarafından koparıldığı, kazı alanında —– —işareti bulunmadığı, —-, olay tarihinde tespit yaptırılmadığından, yeraltı kablolarının döşenmesine ilişkin yönetmelik maddelerine uygun döşenip döşenmediğinin dosyadaki bilgi ve belgeler ve keşif sırasında yapılan incelemelerle yapılabilmesinin mümkün olmadığı, —– tarafından dosyaya sunulmuş olan hasar tespit tutanağında, hasar görmüş kablo bedelinin toplam hasar bedelinden düşülmediği, bu bedel düşülerek hesap yapıldığında — itibarı ile toplam hasar bedelinin — olabileceği, davalı —– kusur oranının belirlenebilmesi için, olay tarihinde tespit yaptırılmadığından, dosyadaki bilgi ve belgelerden ve keşif sırasında yapılabilen tespitlerden, ispatının olayda başkaca kusuru bulunan kişi ya da kurumun olmadığına dair kanaatini belirtir rapor sunduğu görüldü.
——- göre; bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın —- kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir. Örneğin, ödünç para verme işlemlerine ilişkin uyuşmazlıklar —- maddesi uyarınca, iflas davaları ise —- hükmünce ticari dava sayılır. Buna karşılık—– maddesi uyarınca, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılan havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin uyuşmazlıklardan doğan davalar herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa, ticari dava vasfını kaybedecektir.Dosya kapsamı bir bütün olarak ele alındığında ;davaya konu eylemin haksız fiil niteliğinde, olduğu davacı tarafın tacir olmadığı,davanın ticari iş niteliğinde olmadığı—- davalardan da olmadığı dolayısıyla mahkememizin görevli olmayıp Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu anlaşıldığından H.M.K.114/1 (c),H.M.K. 115/2 maddeleri gereğince göreve yönelik dava şartı caiz olmadığından davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-H.M.K.114/1 (c),H.M.K. 115/2 maddeleri gereğince göreve yönelik dava şartı caiz olmadığından DAVANIN USULDEN REDDİNE,
Görevli mahkemenin —– Hukuk Mahkemesi olduğuna,
2-Karar kesinleştiğinde ve HMK.20/1 maddesi gereğince taraflardan biri tarafından iki haftalık süre içinde talep edildiğinde dosyanın görevli —– Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde dosyanın ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde ———- Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.05/10/2021