Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/483 E. 2021/773 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/483 Esas
KARAR NO: 2021/773
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 24/09/2020
KARAR TARİHİ: 14/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin inşaat demiri satış işleri ile işgal olduğunu, müvekkilinin davalı ile ticari alışverişi akabinde faturalar düzenlendiğini, davalı şirketin müvekkili şirketten almış olduğu —- tutarlı fatura bedelinin ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla ———– dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, arabuluculuk görüşmelerinde sonuçsuz kaldığını, davalının menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının borç miktarına ihtiyaten haczine, fazlaya ilişkin her türlü talep hakları saklı kalmak kaydı ile asıl alacakları olan ——— hesaplanacak faizi bakımından iptaline, duran icra takibinin bu miktar üzerinden devamına, davalı aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin herhangi bir mal kaçırma kastı bulunmadığını, karşı tarafın ihtiyati haciz taleplerinin yerinde olmadığını, takibe konu borcun müvekkili tarafından —- numaralı alacaklıya ait olan hesabına —– ödeme yapılarak sonlandırıldığını, buna rağmen ödenmiş olan bu borca ilişkin olarak takip öncesi faiz işletilerek müvekkili aleyhine takip başlatılmasına anlam veremediklerini, davacı tarafın takipte talep etmiş olduğu miktar ile dava değeri olarak göstermiş olduğu miktarın birbiri ile örtüşmediğini, öncelikle ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, davanın reddine, haksız ve kötü niyetli takip başlatılması sebebi ile karşı taraf aleyhine %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Davacı vekili dava dilekçesinde, —- dosyasını, fatura ve ödeme belgelerini, banka dekontlarını, tanık, yemin ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, —takip dosyasını, faturaları, sevk irsaliyelerini, ihtarnameleri, —- yazışmaları, ticari defterleri, tanık, yemin ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
Davaya konu —- sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine —- tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından takip dayanağı fatura bedelinin ——– numaralı hesaba yatırıldığı ileri sürülerek borca itiraz edildiği görülmüştür.
Takip dayanağı —- bedelli faturanın incelenmesinde, davacı tarafından davalıya —- fatura düzenlendiği görülmüştür.
Cevap dilekçesi ekinde ibraz edilen—- tarihli dekont görüntüsüne ait fotoğrafın incelenmesinde, davalı tarafından davacıya ———- ödeme yapıldığı görülmüştür.
Davacı şirketin ticari defterleri talimat mahkemesine müzekkere yazılarak incelenmiş, mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan — tarihli bilirkişi raporunda; — tarihi itibariyle davacının davalıdan — alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Davalı şirketin defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu mali mali müşavir bilirkişi tarafından — tarihli bilirkişi raporunda; davalının davacıya — borçlu olduğu tespit edilmiştir. Aynı bilirkişi tarafından hazırlanan ——- bedelli faturanın süresinde ödendiği belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından bir adet faturaya dayanarak davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine davalı tarafın süresinde itirazı üzerine İİK 67.maddesi uyarınca —- yıllık yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali davasıdır.
İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
Davaya konu takip———- bedelli tek bir faturaya istinaden başlatılmıştır. Davacı vekili ise dava dilekçesinde taraflar arasındaki açık hesaba konu toplam —- asıl alacak üzerinden itirazın iptalini talep etmiştir.
Davaya konu takip dayanağı fatura ve faturaya konu ürünün davalıya teslimi konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. Davaya konu —bedelli faturanın düzenlenmesinden — tarihinde davalı tarafından davacıya—- ödeme yapılmış, dolayısıyla davaya konu takip dayanağı fatura bedeli icra takibinden önce ödenmiştir.
Görüldüğü üzere davaya konu icra takibinin konusunun — tarihli — bedelli tek bir fatura olduğu, söz konusu fatura bedelinin — tarihinde ödendiği, davacının fatura konusuyla örtüşen açıklama ile fatura tutarı ile birebir örtüşen ödemeyi ihtirazi kayıtsız kabul ettiği, böylece takip dayanağı faturadan dolayı davacının davalıya borcunun olmadığı, bu nedenle de davalının borca itirazında haklı olduğu ortadadır.
Davacı vekili dava dilekçesinde taraflar arasındaki tüm faturalara dayanarak —-üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmektedir. İİK’nın 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davaları takiple sıkı sıkıya bağlı olup, mahkeme takibe konu edilmeyen alacak kalemlerini inceleme konusu yapamaz. ————Açıklanan nedenlerle davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
İİK 67/2.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davanın reddi halinde davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmetmek için davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğunun ispatı gerekir. Tarafların ticari defterlerine göre, işbu davanın konusu dışında kalan ve taraflar arasında açık hesap ilişkisinden dolayı davacının davalıdan alacaklı olduğuna dair kayıtların bulunması, ayrıca davalının takip yapmakta kötü niyetli olduğunun ispatlanamaması nedeniyle, şartları oluşmadığından davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Şartları oluşmadığından davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 59,30 TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 349,99 TL harçtan mahsubu ile bakiye 290,69 TL’nin davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Dava şartı olması sebebiyle başvurulan ——— davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 6.893,72 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde ——— Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.14/10/2021