Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/467 E. 2022/188 K. 09.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/467 Esas
KARAR NO: 2022/188
DAVA: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ: 16/09/2020
KARAR TARİHİ: 09/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın —arasında imzalanan —– istinaden kredi kullandırıldığını, davalı borçlunun bu sözleşmeye müşterek müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, asıl borçlu firma ile aralarında davalının da bulunduğu müşterek borçlu-müteselsil kefil diğer borçlular tarafından müvekkili bankadan çekilen kredilerin ödenmediğini, davalıya —- yevmiye sayılı hesap ihtarnamesi keşide edilerek hesap özetinin gönderildiğini, ihtarnameye rağmen ödeme yapmayan davalı/borçlular hakkında——tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, ödeme emri ve dayanak belge suretlerinin davalıya tebliğ edildiğini, davalı tarafından vekili aracılığı ile icra dosyasına sunulan dilekçe ile, yetkiye, borca, işlemiş faize, faiz oranına ve borcun ferilerine itirazı üzerine takibin durduğunu beyan ederek davalı/borçlunun —-dosyasına haksız ve kötü niyetle yapmış olduğu itirazının iptaline ve takibin devamına, davalı/borçludan takip tarihi itibariyle faiziyle —- Alacaklı olduklarının tespitine, davalı/borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu takipte borçlu — göründüğünü, ancak dosyaya — imzaladığını, hatta bazılarında —borçlu gözükürken —- kaşesi olduğunu, bu davanın dayanağının hangi sözleşme olduğunun belli olmadığını, bu nedenle davacı tarafça dava konusu iddia olunan alacağın dayanağı sözleşmelerin hangi sözleşmeler olduğunun açıklattırılmasını, söz konusu sözleşmelerin BK’nun 583.maddesine aykırı olduğunu, müvekkilinin iddia edilen —– konu borç sebebi ile kefaletinin geçerliliğinden bahsedilemeyeceğini, diğer yandan müvekkilinin gayri nakdi borç sebebi ile sorumluluğundan bahsedilemeyeceğini, davacının dayandığı kefalet sözleşmesinin geçersiz bir sözleşme olduğunu, müvekkilinin davacı bankaya borcu olmadığını beyan ederek haksız, kanuna ve hukuka aykırı davanın reddine, hukuken geçersiz bir sözleşmeye dayanarak davacı taraf takip başlatmakla kötü niyetli olduğundan %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; kredi sözleşmesi nedeniyle kefil olan davalının icra takibine itirazın iptali istemi olup, Uyuşmazlık; kefaletin geçerli olup olmadığı, alacağın hangi kredi sözleşmesine dayandığı, gayri nakdi borçtan kefilin sorumlu tutulup tutulamayacağı, takip tarihi itibariyle varsa davalının borç tutarı noktalarında toplandığı anlaşılmaktadır.
Davaya konu —-celp edilerek incelendiğinde; davacı/alacaklı tarafından, davalı/borçlu aleyhine,— Alacağın tahsili için ——– tarihinde başlatılan ilamsız icra takibi olduğu, davalı/borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
İcra dosyasında gayri nakdi kredilerle ilgili herhangi bir talep olmadığı ve ihtiyati haciz kararında herhangi bir hüküm bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davaya konu kredi sözleşmeleri, kefalet belgeleri, icra dosyası, temerrüt ihtarnameleri celp ve ibraz edilmiş, dosya ile davacı banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Dosya kapsamına göre; davacı banka ile dava dışı asıl borçlu ————- sözleşme limiti kadar müteselsil kefil sıfatı ile imzalamış olduğu anlaşılmıştır.
Bu kredi sözleşmesine göre, dava dışı firma tarafından —tarihinde –ay vade üzerinden—— tutarlı taksitli ticari kredi kullanıldığı anlaşılmıştır.
Kredi borcunun ödememesi nedeniyle davacı banka tarafından ——- tarihli ihtarname ile kredi hesaplarını kat ettiği ve ihtarnamenin tebliğinden itibaren — içinde ödenmek üzere süre verdiği anlaşılmıştır. Bu ihtarnamenin—- tarihinde davalı tarafa tebliğ edildiği, —-sürenin ilavesi sonucu — tarihinde temerrüte düştüğü anlaşılmıştır.
Borçlu tarafından bu kredi ile ilgili en son —-taksidin ödendiği anlaşılmış, bu tarihi itibariyle kalan ana para tutarına — faiz ve — uygulanarak yapılan hesaplamada davacı bankanın takip tarihi itibariyle ——– talep edebileceği anlaşılmıştır.
Her kadar davalı taraf kefalet sözleşmesinin geçersizliğini ileri sürmüş ise de, kredi sözleşmesinden sonra kullanılan krediler ve ödeme dönemi ile birlikte sonrasında oluşan temerrüt nedeniyle başlatılan takip ve açılan davada kefaletin geçersizliğinin ileri sürülmesi hakkın kötüye kullanımı olarak değerlendirilmiş ve davalı tarafın bu hususa ilişkin inceleme yapılması talebinin son celsede reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar takip talebinde —– ihtarname masrafına ilişkin alacak talebinde de bulunulmuş ise de, bu alacak belgelendirilmemiş olduğundan bu taleple ilgili ve bilirkişi tarafından hesaplanana tutarı geçen diğer alacak talepleri ile ilgili red kararı verilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile davalı borçlunun — atakibe itirazının kısmen iptali ile takibin —-Alacak üzerinden devamına, takipten itibaren asıl alacağa—– oranında faiz yürütülmesine,
2-Alacak likit olduğundan alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 146.435,00 TL peşin harç ile 80,70 TL. başvurma harcı toplamı 146.515,70 TL. harcın davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
4-Tarafların dava şartı olması sebebiyle başvurdukları ——– arabuluculuk görüşmeleri neticesinde ödenen 1.320,00-TL nin davanın kabul-red kısmına isabet eden 1.306,80 TL.’sinin davalıdan, 13,20 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan; 1.500,00 TL bilirkişi gideri ve 172,00 TL posta gideri toplamı 1.672,00 TL’nin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 1.655,28 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı lehine davanın kabul edilen kısmı üzerinden AAÜT uyarınca taktir edilen 102.411,30 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı lehine davanın reddedilen kısmı üzerinden AAÜT uyarınca taktir edilen 3.101,47 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/03/2022