Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/455 E. 2022/801 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/455 Esas
KARAR NO : 2022/801

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/09/2020
KARAR TARİHİ : 20/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı müvekkil şirket ile—-.—-tarihli,——– Tarife bulunduğunu, bu sözleşme bulunmasına rağmen davalı—– tarafından müvekkil şirkete —- gerekçesiyle faturalar tanzim edildiğini, bu sözleşmenin düzenlendiği tarihten bugüne kadar, davalı şirketin —–bedeli yerine kaçak kullanım faturası düzenleyerek davacı müvekkilin adresine gönderdiği ve bu faturaların tamamının da müvekkil şirket tarafından düzenli olarak ödendiğini, davacı müvekkil şirketin hukuka uygun bir —– bulunmasına rağmen davalı tarafından, haksız ve hukuka aykırı olacak şekilde kaçak usulsüz elektrik tüketimi tespit tutanakları düzenlendiğini ve bu tutanaklara istinaden “kaçak tüketim bedeli,——- —– adı altında —– kesildiğini, davalı şirket tarafından müvekkil şirket aleyhine haksız ve hukuka aykırı olarak düzenlenen tutanakların tarihleri —olduğunu, gerek elektrik satış sözleşmesinden ———— hiçbir aksama yaşanmadan ödenmesinden de anlaşılacağı üzere davalının müvekkilin kestiği cezaların haksız, usulsüz ve hukuk dışı olduğunu, haksız kesilen bu cezalar akabinde davalı tarafın fatura bedelleri için müvekkil aleyhine olacak şekilde icra takipleri başlatmış, hukuk dışı borçlar yüklemiş, davacı müvekkili icra ve haciz tehditleri ile karşı karşıya bırakarak müvekkilin ticari itibarını zedelediğini, davacı müvekkil ticari itibarının zedelenmemesi ve olası haciz durumları ile karşılaşmamak için cebri icra tehdidi altında kaldığından borçlu olmadığı halde bu bedelleri ödediğini, haksız ve hukuka aykırı kesilen tutanaklar ve icra takiplerinin akabinde davalı şirket ile “müvekkile tahakkuk ettirilen kaçak fatura bedelleri, icra dosya masrafları, vekalet ücretleri, ——– arabuluculuk süreci başlatıldığını, herhangi bir olumlu sonuç alınamadığını, taraflar arasında anlaşamama son tutanağının imzalanarak sürece son verildiğini, müvekkilin ödemek zorunda kaldığı bu paraların geri alınması için dava açtıklarını, davalı tarafın—–bedeli adı altında başlatmış olduğu icra takiplerinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, öncelikle davamnın sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda kabulüne, Fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalı şirketin davacı müvekkilden usul ve yasaya aykırı olarak fazla tahsil ettiği—– davalıya ödenme tarihlerinden itibaren işleyecek olan ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve müvekkile ödenmesine, Kötüniyetli davalının %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yapılan bölünme sebebiyle 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği kapsamında———–yapma veya bu sözleşmeye ilişkin tüketim faturası tahakkuk etme hususunda müvekkil firmanın herhangi bir görevi bulunmadığını, Herhangi bir tüketicinin——– imzalaması ve aboneliğin şartlarının tüketici tarafından yerine getirilmesi halinde —- içerisinde müvekkil şirket —— elektriğin açılması için bilgilendirme yapılması gerektiğini, Davacının her ne kadar —— tarihinde —– sözleşmesi imzalamış olduğunu iddia ediyor olsa da —– tarafından müvekkil şirket elektriği açılması için gerekli bilgilendirmenin — yapıldığını, uyuşmazlık konusu tesisatın elektriğinin — davacıdan önceki kullanıcı ——– perakende satış sözleşmesinin feshedilmesi sebebiyle kesildiği ve tesisattaki sayacın mühürlendiğini, dava dilekçesi kapsamında davacı tarafın her ne kadar 18.10.2017 tarihinde dava dışı görevli—— sözleşmesi imzalanmış olduğunu iddia etmiş olsa da dava dışı —– tarafından tesisatın elektriğini açma konusundaki müvekkil şirkete yapılacak bilgilendirmenin———- günü gerçekleştirildiğini, Dava dışı —-tarafından yapılan 02.12.2017 tarihli ———– şirket ekiplerinin tesisattaki mührü kaldırmak ve elektriği açmak üzere uyuşmazlık konusu adrese yönlendirildiğini, Müvekkil—– tarihinde ilgili adrese intikal ettiklerinde—–mührün mevzuata aykırı şekilde kaldırıldığını ve tesisatta halihazırda elektrik tüketilmekte olduğunu tespit ettiklerini, şirket çalışanları tarafından yapılan tespit üzerine —- kaçak elektrik tüketim tespit tutanağı düzenlendiğini, davacının söz konusu kaçak elektrik faturasına ilişkin olarak uzun süre ödeme yapmaması sebebiyle davacıya mevzuata uygun şekilde elektrik enerjisi verilmesinin mümkün olmadığını, ancak davacının kaçak elektrik kullanma yönündeki iradesini sürekli bir şekilde sürdürdüğünü ve uyuşmazlık konusu tesisatta müvekkil şirket tarafından yapılan çeşitli kontrollerde her defasında mührün —- kaçak şekilde elektrik enerjisi tüketildiği tespit olunduğunu,—- tarihinde davacının tesisatında müvekkil —- tarafından yapılan kontrollerde—– tarihinde kesilen elektriğin yükümlülükler yerine getirilmeden mühür fekki yoluyla açılmış olduğunun tespit edildiğini,———tarihinde davacının tesisatında müvekkil şirket personelleri tarafından yapılan kontrollerde—- tarihinde kesilen elektriğin yükümlülükler yerine getirilmeden mühür fekki yoluyla açıldığını, 13/10/2018 tarihinde davacının tesisatında müvekkil şirket personelleri tarafından yapılan—- tarihinde kesilen elektriğin yükümlülükler yerine getirilmeden mühür fekki yoluyla açılmış olduğunun tespit edildiğini, —– tarihinde davacının tesisatında müvekkil —– tarafından yapılan kontrollerde —- tarihinde kesilen elektriğin yükümlülükler yerine getirilmeden mühür fekki yoluyla açılmış olduğu, 09.01.2019 tarihinde davacının tesisatında müvekkil şirket personelleri tarafından yapılan kontrollerde 20.12.2018 tarihinde kesilen elektriğin yükümlülükler yerine getirilmeden mühür fekki yoluyla açılmış olduğu, 22.02.2019 tarihinde davacının tesisatında müvekkil şirket personelleri tarafından yapılan kontrollerde —– tarihinde kesilen elektriğin yükümlülükler yerine getirilmeden mühür fekki yoluyla açılmış olduğu, —– davacının tesisatında müvekkil—- tarafından yapılan kontrollerde 22.02.2019 tarihinde kesilen elektriğin yükümlülükler yerine getirilmeden mühür fekki yoluyla açılmış olduğu, —- tarihinde davacının tesisatında müvekkil—– tarafından yapılan kontrollerde 02.04.2019- tarihinde kesilen elektriğin yükümlülükler yerine getirilmeden mühür fekki yoluyla açılmış olduğu sonuç olarak müvekkil şirket çalışanları tarafından tutulan kaçak tutanakları ve buna dayanarak gerçekleştirilen faturalandırma işleminde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmamakla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile Davacının ——— bedelini, ——– harcı, vekalet ücreti, dosya masrafı ve işlemiş faiz adı altında ———–esas sayılı dosyaları ile davalı tarafa ödemiş olduğu bedelin istirdatı talebine ilişkindir.
—— —— yazılan müzekkerelere cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.
—– sayılı dosyalarının dosya arasına alınmış olduğu görüldü.
Davada ——taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesi ile eklenen 5/A maddesi uyarınca arabuluculuk başvurusunda bulunulmuştur. arabuluculuk son tutanağında icra dosya borcunun ödenmesi hususunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin arabuluculuk son tutanağı dosya arasına alınmıştır.
Dosya Elektrik Mühendisi Bilirkişiye tevdi edilerek aldırılan bilirkişi raporunda özetle ;———– söz konusu tesisattın 18.10.2017 tarihinden itibaren davacı şirket adına kayıtlandığı, bu tarihin davacının —- yapıldığını belirttiği tarihle örtüştüğü, normal şartlarda; —- şirketleriyle —- sözleşmesi yapıldıktan sonra, ilgili şirket tarafından —- —- haber verilerek—– durumdaysa elektriğin açılmasının sağlanması gerektiği, normalde perakende satış sözleşmesi yapıldıktan sonra ortalama 3 gün içerisinde —- tarafından açılması gereken—- tarihli sözleşme sonrasında, —-sözleşmesinin muhatab—– sözleşmeden çok sonra—–tarihinde haber verilmesi sebebiyle açılamadığı, davacı abonenin de dava dışı— bilgilendirilmediği bu konuda abonelik sözleşmesinin imzalandığı için elektriğin açılabileceği zannıyla hareket ettiği, bu konuda kusurun tamamen —- olduğu, dava dışı — tarafından davacıya bilgilendirme yapılması gerektiği ve davacının bilgi sahibi olması beklenemeyecek bu konuda elektriği açarak kullanmasının dava dışı ——- eksik-geç bilgilendirme kusurundan kaynaklandığı, Kaçak elektrik tutanaklarından ilki olan 04.12.2017 tarihli tespitin Yönetmelik hükümlerine göre doğru ve yerinde olduğu, ancak davacı tarafından kapalı durumda olan sayacın açılarak kullanılmasının haksız kazanç sağlamaya yönelik kasıtlı bir eylem olarak değerlendirilemeyeceği, davacı tarafından yasal bir abonelik sözleşmesi yapılarak elektriğin açılabileceği zannıyla hareket edildiği, bu konuda bütün kusurun eksik-geç açıklama yaptığı anlaşılan ——- olduğu, ancak davacının da söz konusu dönemdeki—- tarafından kaydedilen tüketimlerden sorumlu ve normal tarifeden tahakkuk edecek bedelleri ödemekle yükümlü olduğu,—değişiminin nasıl ve kim tarafından yapıldığının öncelikle anlaşılması gerektiği, bu konuda belirsizlik varken 09.07.2018 tarihinden itibaren diğer tüm kaçak elektrik kullanımı tespitlerinin yine Yönetmeliğin kaçak elektrik tespitinin doğru bulgu ve belgelere dayandırılması hükmü gereği doğru ve geçerli olarak zaten kabul edilemeyeceği, dava konusu kaçak elektrik kullanımı tespitlerinden yalnızca 04.12.2017 tarihli tespitin Yönetmelik hükümlerine uyduğu, ancak davacının haksız kazanç elde etmeye yönelik kasıtlı bir eylemi olmadığı anlaşılan— açılarak kullanılmasının tamamen — tarafının eksik-geç bilgilendirme yapmasından kaynaklandığı yönünde görüşe varılmakla birlikte, davacının kaçak elektrik tahakkukundan değil, eğer varsa eksik tüketim tahakkukundan sorumlu olduğu ve varsa eksik tüketimin tespit edilerek tahakkuk ettirilmesi gerektiği, ancak dava dosyasında söz konusu— söz konusu dönemlerin kayıt altında alındığı ve tüketimlerin tahakkuk ettirilmiş olması gerektiği için davacının sorumlu tutulabileceği eksik tüketim olmadığı,— tarihinden itibaren ise söz konusu tesisatın davacı şirket adına kayıtlı olduğu, bu tarihten sonra kaçak —— tespit tarihleriyle —–düzenli olarak birer aylık aralıklarla okuma yapıldığı ve kayıt altına alındığı, dolayısıyla söz konusu tesisatta kaçak elektrik kullanımı yapıldığı belirtilen————– tahakkuklarının da yapılmış olmasının gerektiği anlaşılmakla, başlı başına bir çelişki olan ve kaçak elektrik kullanımı olmadığına dair —- bu durum sebebiyle, zaten tahakkuk ettirilemeyen tüketimin de olmadığı, bu sebeple takdiri sayın mahkemede olmak üzere, davacının başlatılan bütün icra takiplerinin hiçbirinden sorumlu tutulamayacağı yönünde görüş ve kanaatine varıldığına ilişkin raporunu mahkememize sunmuştur.
Dosya Elektrik Mühendisi Bilirkişiye tevdi edilerek aldırılan ek bilirkişi raporunda özetle ; Davalının, dava konusu kaçak elektrik kullanım tespitlerinden, yalnızca Yönetmeliğe uygun olarak düzenlenmiş olduğu kök raporda belirtilen 04.12.2017 tarihli tespite itiraz ettiği ve davacının yükümlülüklerini geç yerine——— geç bildirim yaptığı anlamına gelecek itirazı olduğu anlaşılmakla birlikte, davacının —- kendilerine bildirim yapıldığını beyan ettiği 02.12.2017 tarihli bir belgeyi itirazlarının somut bir karşılığının olması ve üzerinde değerlendirmelerde bulunulabilmesi için zaten öncelikle paylaşması gerektiği, ancak davacının yükümlülüklerini geç yerine getirdiği için — tarafından geç bildirim yapılmışsa dahi, davacı tarafın davalının itirazlarını haklı çıkaracak şekilde yükümlülüklerini yerine getirmediğinin anlaşılması halinde bile, —— geçtiği halde ——— okuma yapılan —- eylemde bulunmadığı için yine sorumlu olacağı ve davacı tarafa herhangi bir kusur yüklenmesinin yine mümkün olmayacağı davalı tarafın itirazlarında dile getirdiği, ancak itiraz konusunun düğümlendiği noktada üzerinde değerlendirme yapılabilecek herhangi bir belge sunamadığı kök raporda verilen görüşlerde de herhangi bir sapma veya değişim olmadığı yönünde görüş ve kanaatini bildiren raporunu mahkememize sunmuştur.
Davacı ile dava dışı —. arasında ——-imzalandığı,taraflar arasındaki sözleşmeye rağmen davalı tarafça davacı aleyhine kaçak elektrik kullanıldığından bahisle faturalar düzenlendiği, davalı tarafça sözkonusu faturalar sebebiyle davacı aleyhine icra takibi başlatıldığı, davacının davalıya ——- numaralı—– ödeme yapıldığı,——- faturasına istinaden —-olmak üzere toplam — ödeme yapıldığı,denetime elverişli bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında abonelik sözleşmesi imzalanmasına rağmen,—- açılması için ———– bilgilendirilmediği, sözleşme sebebiyle elektriğin açılacağı zannıyla hareket ettiği bu konudaki kusurun tamamen dava dışı —tarafında olduğu, davacının söz konusu dönemlerdeki ——-tarafından kaydedilen tüketimlerden sorumlu olduğu ve normal tarifeden tahakkuk edecek bedelleri ödemekle yükümlü olduğu bu sebeple davacının başlatılan ve davaya konu edilen icra takiplerinin hiçbirinden sorumlu olmadığı ancak davalının süresinde verdiği cevap dilekçesinde zaman aşımına yönelik defiide bulunduğu, bu yönde yapılan değerlendirmede, davacının icra dosyasına yatırmış olduğu —– bedelin, istirdat davasına konu edilebileceği, söz konusu davanın da niteliği gereği bir yıllık süre içerisinde açılması gerektiği, süresinden sonra talep edildiği için hak düşürücü süresi sebebiyle, toplam bedelden düşülmesi gerektiği bu bedelin düşümünden sonra kalan 31.431,21 TL miktardan davacının sorumlu olmadığı diğer bedeller yönünden ise sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanması gerektiği, sebepsiz zenginleşmenin ise 10 yıllık zaman aşımının tabii olduğu, bu sebeple buna yönelik zaman aşımı itirazlarına itibar edilmediği anlaşılmakla (her ne kadar hüküm kısmında toplam bedel—- olarak belirtilmişse de, işbu maddeye yapılan hükümle gerekçe arasında çelişki yaratmamak adına değiştirilmemiştir.) davanın—- kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE 31.657,13 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine;
2-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 2.147,07-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 614,79-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 1.532,28-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden —-göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden—- göre vekalet ücreti red edilen miktarı geçemeyeceğinden 4.568,79-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 54,40-TL Başvuru Harcı, 614,79-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 669,19TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
6-Davacı tarafından yapılan; 750,00-TL Bilirkişi ücreti, 84,50-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 834,50-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 728,59-TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
7- Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise karar kesinleştikten sonra yatıran taraflara iadesine,
8- Dava şartı olan arabuluculuk görüşmeleri neticesinde —-ücretin kısmen kabul kısmen red oranı dikkate alınarak 1.152,48 TL’lik kısmın davalıdan, 167,52 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.

TASHİH ŞERHİ

Mahkememizin —-sayılı ilamın Hüküm kısmının bir numaralı bendinde Sehven “1-Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE 31.657,13 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine;,” yazıldığı anlaşılmakla,
Hükmün :
Mahkememizin—- sayılı ilamın Hüküm kısmının .bir numaralı bendinin “1-Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE —– alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine;” şeklinde HMK.304 ve devamı maddeleri uyarınca TASHİHİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi.