Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/375 E. 2023/207 K. 28.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/375 Esas
KARAR NO: 2023/207
DAVA: Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/04/2019
KARAR TARİHİ: 28/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili aleyhine, —– dosyası tüketim bedeli alacağına dayalı olarak icra takibi başlatıldığını, Davalı tarafın,—–Sayılı dosyasını işlemsiz bıraktığını, dosyanın işlemden kaldırıldığını, davalı tarafın, işlemsiz kalan icra dosyasını yenileyerek, müvekkiline yenileme emri tebliğ edildiğini, müvekkilinin —— Sayılı dosyasında dosya borcuna itiraz etmişse de, icra müdürlüğü tarafından 26.02.2019 tarihinde, itirazın süresinde olmadığından bahisle, müvekkiline yenileme emri tebliğ edilmesine karar verildiğini, müvekkilinin, davalı tarafa borcunun bulunmadığını, ——- tarihinde kiraladığını, müvekkilinin kullanımında olmayan dönemle ilgili ve müvekkilinin kullanmadığı enerji ile ilgili icra takibi başlatılmasının hukuka aykırı olduğunu, öncelikle, dava konusu —- Sayılı dosyasında icra takibinin durdurulmasına, hacizlerin kaldırılmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini, daha sonra müvekkilinin —— dosyasında, davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini, kötü niyetli davalı aleyhine % 20′ den az olmayacak şekilde tazminata hükmedilmesini, davalı tarafından müvekkiline karşı——sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, bir kısım deliller toplanmış bilirkişi incelemesi de yapılmış olduğunu, davalı tarafın ilk başta —–icra takibi başlattığını, müvekkilinin itiraz üzerine durduğunu———Sayılı dosyasından açılan itirazın iptali davasında davada bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğunu, raporda da belirtildiği üzere kurum tarafından dosyaya elektrik abone sözleşmeleri, takip konusu yapılan dönemlere ait sayaç —– davacı —- tarafından dosyaya sunulmadığını, Davacı — davasını ispat edemediğini, —- tarihli duruşmada davacı —- duruşmaya katılmaması sebebiyle dosyanın işlemden kaldırıldığını, akabinde ise—-sayılı dosyası ile ilamsız takip başlattığını ve—- tarihli dönemlerden kaynaklı alacaklı olduğunu iddia ederek aynı döneme ilişkin taleplerde bulunduğunu, —— Sayılı dosyası yönünden icra işlemlerinin yargılama sonuna kadar tedbiren durdurulmasına, hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini, fazlaya dair hakları saklı tutulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükeltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Takibe esas faturaların —yılı olduğunu, icra takibine —- senesinde girişildiği ve sonrasında ise takibin —- yılında yenilenerek işlemlere devam edildiğini, Davacı her ne kadar takibe konu borcun kendisine ait olmadığı yönünde bir kısım beyan ve iddialarda bulunulmuş ise de bu durumun gerçeği yansıtmadığını, davaya dayanak icra takibi ödenmeyen elektrik fatura bedelleri ile bu faturalara bağlı gecikme faizi ile faizin ——– dayandığını, ayrıca davacı aslen müvekkil ile arasındaki sözleşme ilişkisini söz konusu yerde kiracı olduğunu belirtmek suretiyle açıkça ikrar etmiş vaziyette olduğunu, her ne kadar davacı tarafından abonelik ilişkisi kurduğu adresten taşındığı iddia edilmekte ise de abonelik sözleşmesi gereği icra takibine konu borçtan sorumlu olduğunu, yine dava kapsamında davacının sözleşme ilişkisini sona erdirdiğine yönelik de bir beyanının bulunmadığını, mevzuat gereği sözleşme sahibi ile fiili kullanıcısının borçtan sorumlu olduğunu, davacının kendi mal sahibinin kendisini ibra ettiğini ileriye sürmekte ise de söz konusu ibra varsa dahi müvekkili tarafından verilmediğini, dolayısıyla kayıtların münhasır delil niteliğinde sahip müvekkile karşı ileriye sürülemeyeceğini, tüm bu hususların yanında davacının yasalara uygun olarak kendisinden talep edilen elektrik kullanım bedellerini/faturaları ödemeyerek veya yasalar gereği yapması gereken işlemleri yapmayarak hakkında yasal takibe geçilmesine kendisinin sebebiyet verdiğini, bu nedenlerle de davacının kendisini hakkında haksız şekilde takibe geçildiği iddiasının da yasal bir dayanağı bulunmadığını, davacının mükerrer takip ile ilgili sair iddialarının da gerçeği yansıtmadığını, mükerrer veya derdest bir takibin söz konusu olmadığını, davacının bu yöndeki iddia ve itirazlarının da tamamen alacağın tahsilini geciktirmeye matuf, haksız ve mesnetsiz olduğunu, izah edilen tüm sebeplerle yapılacak yargılama ile haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini ve davacı yan aleyhine % 20’den az olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

GEREKÇE:Dava, hukuki niteliği itibari ile Davacının ——- Esas sayılı dosyasından davalıya borçlu olmadığının tespiti isteminden ibarettir.
—– — Müdürlüğü, —- Mahkemesine yazılan müzekkerelere cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Dosya Elektrik Mühendisi Bilirkişiye tevdi edilerek aldırılan bilirkişi raporunda özetle ; Taraflar arasında imzalanmış bir abonelik sözleşmesi bulunduğu, davacı abonenin dava konusu tesisatta yer alan sayaç üzerinde kaydedilen tüketimlerden sorumlu olduğu, dolayısıyla dava ve icra konusu faturaların düzenlendiği tarihlerde elektrik tüketimi yapılan yerin davacı tarafından kiralanan bir alan olduğu ve bu tarihlerde devam eden bir abonelik sözleşmesi bulunduğu ve davalı tarafın kira sözleşmesinin sonlanması için mal sahibi ile aralarında bir ibraname düzenlendikleri anlaşılmakla beraber, elektrik aboneliği sözleşmesinin sona erdirilmesi için herhangi bir başvurusunun olduğuna dair beyanı veya dosyada buna ilişkin bilgi belge olmadığı için, davacı abonenin dava konusu tesisatta yer alan sayaç üzerinde kaydedilen tüketimlerden sorumlu ve karşılığı olarak tahakkuk edecek fatura bedellerini ödemekle yükümlü olduğu yönünde görüş ve kanaate varıldığını, davaya konusu faturalardaki verilen tüketimlerin sayaç endeks değerleri arasındaki fark kullanılarak doğru şekilde hesaplandığının görüldüğünü yalnızca tüketilen elektrik enerjsinin karşılığı olarak, fatura tutarları dönemlerindeki birim fiyatlar kullanılarak hesaplama yapıldığını, Emsal—– Mahkemesi kararlarında, ödenmeyen elektrik faturalara rağmen elektriğin kesilmemesinin müterafik kusur teşkil ettiği ve elektriğin kesilmesi gereken tarihten sonraki fatura alacaklarında gecikme zammı hesabında yasal faiz oranına kadar gecikme faizi istenebileceğinin hüküm altına alınması sebebiyle, ödenmediği belirtilen faturalardan ilki olan—– dönemi faturasından sonraki faturalar için yasal faize kadar gecikme faizi hesabı yapılmış; 17.10.2014. tarihli—— dosyası için alacak miktarı 28.391,13.-TL-Asıl Alacak 1.757,34.-TL-İşlemiş Faizt 316,32.-TL-Faizin KDV’si olmak üzere alacak miktarı 30.464,80.-TL olduğu ve davacının ilgili icra takibinin bu kısmından sorumlu olduğu, dava konusu da olan — takip dosyası, dava dosyası ve —-bulunamadığından 4.606,67.-TL Asıl Alacak için takip tarihi de bilinmediğinden herhangi bir hesaplama yapılamadığını belirten raporunu mahkememize sunmuştur.
Dosya Elektrik Mühendisi Bilirkişiye tevdi edilerek aldırılan ek bilirkişi raporunda özetle ; Davacı tarafından kök rapora yapılan itirazlarda, elektriği kullanan kişinin bir başkası olduğunu, bu hususun raporda göz ardı edildiğinin beyan edildiği, ancak kök raporda da ayrıntılı şekilde değinildiği üzere, emsal —- kararında aboneliği iptal ettirmeyen kullanıcının fiili olarak kullanan kişiyle birlikte müteselsil sorumlu olduğu, dolayısıyla elektriği fiili olarak kişinin de sorumlu olduğu bu kararla hüküm altına alındığını, davacı tarafın faturaların güncel fiyatlar üzerinden hesaplandığı yönündeki itirazları hakkında ise; kök raporda fatura hesabında esas alınan birim fiyatların tüketimlerin yapıldığı dönem birim fiyatları olduğu özellikle belirtildiği, hatta ilgili dönem birim fiyatlarının döküm halinde raporda sunulduğunu, davalı tarafından dile getirilen itirazlarda ise; davacının icra takibinden haberdar olduğu halde bir işlem yapmadığı için gecikme faizinde yasal faiz oranına kadar faiz işletilmesinin doğru olmadığını beyan ettiği, ancak ödenmeyen ilk faturadan sonra elektriğin kesilmemesinin müterafik kusur teşkil ettiği ve gecikme faizi hesabında yasal faiz oranının esas alınması gerektiği yönündeki görüşün, bilirkişi kanaati olarak verilmiş bir görüş olmadığı, emsal —–Adliye Mahkemesi kararları doğrultusunda verilen bir görüş olduğu, 17.10.2014 tarihli —– Müdürlüğü —— dosyası için alacak miktarı 28.391,13.-TL- Asıl Alacak 1.757,34.-TL-İşlemiş Faiz* 316,32.-TL-Faizin KDV” si olmak üzere alacak miktarı 30.464,80.-TL olduğu ve davacının ilgili icra takibinin bu kısmından sorumlu olduğu, dava konusu da olan —— takip dosyasına ilişkin yeni sunulan bilgi ve belgeler ışığında yapılan hesaplama ile alacak miktarının takip tarihi itibariyle 4.606,67.-TL-Asıl Alacak 161,40.-TL-İşlemiş Faiz TL Faizin KDV’si olmak üzere alacak miktarının 4.797,13.-TL olduğunu belirten raporunu mahkememize sunmuştur.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, 31.03.2022 tarihli kök ve 11.12.2022 tarihli ek bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamıyla birlikte yapılan değerlendirmede, davacının davaya konu —– dosyası ile —– ilişkin davalı alacağından sorumlu olmadığının tespitine yönelik mahkememizde menfi tespit davası açtığı, denetime elverişli olduğu için hükme esas alınan 31.03.2022 tarihli kök ve 11.12.2022 tarihli ek bilirkişi raporunda belirtildiği üzere taraflar arasında imzalanmış bir abonelik sözleşmesi bulunduğu, davacının dava konusu tesisatta kaydedilen tüketimlerden sorumlu olduğu, sözleşmenin yapıldığı tarihlerde davacının devam eden bir abonelik sözlemesinin bulunduğu, her ne kadar davacı tarafça mülk sahibi ile kira sözleşmesinin sonlanmasına yönelik bir ibraname düzenlendiği ve borçtan sorumlu olmadığı savunmasında bulunulmuş ise de, tarafların kendi aralarında imzaladıkları ibranamenin davalı tarafı bağlamayacağı elektrik aboneliği sözleşmesinin sonlanmasına dair davalı şirkete herhangi bir bildirim yapılmadığı dolayısıyla davacının davaya konu tüketimlerden sorumlu olduğu, davacının zamanaşımı itirazında bulunduğu, faturaların——— sayılı dosyasına ilişkin olduğu ancak davamıza konu takip dayanağı faturaların zamanaşımına uğramadığı dolayısıyla öncesinde başlatılan ve takipsiz bırakılan takipteki faturalarla davaya konu takipteki faturaların aynı olmadığı bu nedenle zamanaşımına yönelik itiraza itibar edilmediği, dava konusu da olan ——– takip dosyasına ilişkin yeni sunulan bilgi ve belgeler ışığında yapılan hesaplama ile alacak miktarının 04.04.2015 takip tarihi itibariyle 4.606,67.-TL-Asıl Alacak 161,40.-TL-İşlemiş Faiz, 29,05.-TL- KDV’ si olmak üzere alacak miktarının 4.797,13.-TL olduğu, davacının sorumlu olduğu faturada asıl alacağın usulunü uygun hesaplandığı ancak işlemiş faiz ile —–oranın fazla hesaplandığı, dolayısıyla davacının fazla hesaplanan 144,07 TL işlemiş faiz, 25,94 TL —-olmak üzere toplam 170,01 TL bedelden sorumlu olmadığının tespitine yönelik aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE ;
Davacının ——-Esas sayılı dosyasından takip öncesi işlemiş faiz 144,07 TL işlemiş faiz 25,94 TL KDV Olmak üzere toplam üzere 170,01 TL BEDELDEN SORUMLU OLMADIĞININ TESPİTİNE
2-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 179,90-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 84,83-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 95,07-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (Madde-13) göre hesaplanan 170,01-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre vekalet ücreti red edilen miktarı geçemeyeceğinden 4.627,12-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 84,83-TL Tamamlama Harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 750,00-TL Bilirkişi ücreti, 92,40-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 842,40-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 29,85-TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan; 88,50-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 88,50-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 85,47-TL lik kısmının davalı üzerinde bırakılmasına, bakiye 3.03 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
8- Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise karar kesinleştikten sonra istek halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı KESİN olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/02/2023