Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/344 E. 2022/73 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/344 Esas
KARAR NO: 2022/73 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 23/07/2020
KARAR TARİHİ: 03/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı ile müvekkili arasında — yapılmış olan —- ilişkin —– akdedildiğini, iş bu ——- ilgili diğer maddelerinde yapılmış olan —- dışarıdan — halinde davalı tarafından müvekkiline —- yapıldığı otelde ödenmek üzere — —- dış katılım bedeli ödeneceği hususunda anlaşma sağlandığını, iş bu hususu davalının — tarihli — kabul ettiğini, — yapılmasının akabinde—- müvekkili firmaya davalı ile yapılmış anlaşma —- bedeli olarak —-düzenlendiğini, davalının bu tutarı ödemediğini,
Ödenmesi — — yapıldığı otele müvekkilinin ödediğini, iş bu bedele ait faturanın davalıya gönderildiğini ancak davalının ödemeyip faturayı iade ettiğini, müvekkili tarafından ödenen — ödenmesi için— tarihinde davalıya—- ihtarname gönderildiğini ihtarnamenin davalının çalışanına — tarihinde tebliğ edildiğini, davalı tarafından ihtarnameye her hangi bir cevap verilmediğini akabinde davalı aleyhine—– dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının haksız olarak itirazda bulunduğunu belirterek, davalının haksız itirazının iptaline ve takibin devamına ve %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili ile davacı şirket arasında —düzenlenecek —- akdedildiğini, sözleşme hükümleri gereği davacının söz konusu — kişilik —temin etmekle yükümlü olduğunu, ayrıca katılımcıların — — şeklinde olacağının kararlaştırıldığını,
Ayrıca sözleşmede açıkça kararlaştırıldığı üzere —– hizmetler için belirlenen kişi sayısı hakkında ödenecek toplam sözleşme bedeli de —-olarak belirlendiğini beyan ettiği, müvekkilinin — kişilik —-ettiğini, davacının sözleşme aşamasında—- şeklinde belirleme yaptıklarını ifade ettiğini,—- bulunmadığı ifade edilerek müvekkili şirketin —-ağırlayacağı katılımcıların bir kısmı——aktarıldığını, davacının sözleşmede belirtilen asıl edimini kusurlu olarak ifa ettiğini, müvekkilinin ticari itibarı ve katılımcılarla olan iletişimi sebebiyle zarar gördüğünü, organizasyon bitimi sonrasında taraflar arasındaki sözleşme kapsamında otellere giriş yapan katılımcılar listesinin müvekkili şirkete bildirildiğini ve müvekkili şirketin bilgisi dahilinde olmadığı halde ek olarak daha fazla kişinin organizasyona katıldığının ifade edildiğini, ancak—-bildirilen listeler sonucunda taraflar arasında imzalanan sözleşme bedeli olan — ek olarak davacı şirket tarafından—- ödeme talep edildiğini ve müvekkilinin de banka hesaplarından karşı tarafa toplamda— yapıldığını, bununla birlikte ayrıca davalı müvekkiline — kredi kartlarından müvekkili adına — olmak üzere iki ayrı ödeme daha gönderildiğini belirttiği, davacı tarafından sözleşme uyarınca— olarak belirlenen hizmet bedeli hakkında her şey dahil olmasına rağmen ekstralar bedeli olarak —- tutarında fatura tanzim edildiğini, sözleşmede belirtilen — sebebiyle başka ——- olmasına rağmen —- tutarındaki faturanın tanzim edildiğini, sözleşmede yine bu yönde bir madde olmamasına rağmen ekstra ve dış katılım bedeli olarak öne sürülen —-tutarındaki faturanın tanzim edildiğini belirterek toplamda —–tutarlı fatura bedellerinin davacı şirketin —–gönderildiğini beyan ederek akdedilen sözleşme bedelinden daha yüksek bir ödeme yapıldığını ayrıca —- firmalara ait kredi kartından müvekkili adına ödenen —- ödeme daha mevcut olduğunu,—- liste halinde sunulan tüm katılımcılara ilişkin bedel ödendiğini, davalı müvekkilinin davcıya karşı bir borcunun bulunmadığını belirtmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile taraflar arasında akdedilen — tarihli —-uyarınca davacının alacaklı olduğunu iddia ettiği miktar bakımından —- sayılı icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali talebine yöneliktir.
—- yazılan müzekkerelere cevap verildiği müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.
Dosyamız arasına alınan — dosyasının yapılan incelemesinde takibin — tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya — tarihinde tebliğ edildiği, davalının süresinde — tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan — tarihli itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Davalı şirketin adresinin — olduğundan —-davalının ticari defterlerinin incelenmesi amacı ile talimat yazılmasına karar verilmiş olup, talimat mahkemesince alınan — tarihli raporda özetle: Mahkemenin verdiği görev doğrultusunda davalı şirketin —– ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde; Davalı şirketin —- ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresi içinde usulüne uygun olarak yapılmış olduğu, Takibe konu olan ve davacı — tarafından davalı —- tarihli takibe dayanak teşkil eden, taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklı dış katılım bedeli olarak —– tutarındaki faturanın davalı şirket defter kayıtlarında yer almadığı, taraflar arasındaki sözleşme gereği davalının ticari defter kayıtlarından yapılan tespitte, davacı ile olan ticari işlemlerini —-üzerinden takip yaptığı, bu hesabın detayı yukarıya çıkarılmış olup, davacının takip konusu faturası hariç olmak üzere toplamda davalıya düzenlediği — fatura karşılığında — ödemenin —üzerinden yapıldığı ve davalı defter kayıtlarına göre bir davacıya bir borcunun bulunmadığı yönünde görüş bildirmiştir.
Talimat dönüp davalı ticari defterleri incelendikten sonra taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, TTK 83-85.maddeleri ile HMK 222.maddesi uyarınca davacı tarafın uyuşmazlığa konu tüm yasal ticari defterleri üzerinde Mahkememizce resen seçilen mali müşavir ve sözleşme uzmanı bilirkişi eşliğinde, bilirkişi incelemesi yapılmasına, defter inceleme neticesinde dosyamız bilirkişiye tevdii edilmiş olup , bilirkişiler mahkememize hitaben sunmuş olduğu —– raporunda özetle: Mahkeme tarafından verilen görev doğrultusunda, dosyaya sunulu belgeler, davacı şirket ticari defterleri üzerinde yapılan incelemeler neticesinde; Davacı şirket vekili tarafından — dosyasıyla — tarihinde ihtarname ve — tutarlı sözleşmeden kaynaklanan dış katılım bedeline dayanarak davalı borçlu şirket aleyhinde başlatılan icra —— alacağın takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık — yasal faizi, icra giderleri ve avukatlık ücreti ile birlikte ödenmesi talep edildiği, davacı şirket ticari defter kayıtlarına göre, davacı şirketin icra takip tarihi olan — tarihi itibariyle davalı şirketten —- alacaklı durumda bulunduğu, talimat mahkemesinin görevlendirdiği bilirkişi raporunda, — olan ve davacı — tarafından davalı—– adına yürütülen — tarihli takibe dayanak teşkil eden, taraflar arasındaki —- katılım bedeli olarak —- tutarındaki faturanın davalı şirket defter kayıtlarında yer almadığı, davalı defter kayıtlarına göre davacıya bir borcunun bulunmadığı,” rapor edildiği, davalı adına mutabakat sağlanan dava dışı —- davalı çalışanı veya davalı adına hareket ettiğinin tespit edilmesi halinde, günlük —–adediyle ilgili tutanak tutulması, dava dışı —-işletmesi tarafından davacıya fatura kesilmesi sebepleriyle, —birim fiyat üzerinden, davalının davacıya — kapsamında borçlu olacağı, davacı ticari defterlerine de ilgili alacak —olarak kaydedilmekle beraber, takip tarihi itibarıyla, davacının ticari defterlerdeki bakiye alacak —olduğundan davacının takip tarihi itibarıyla, —alacaklı olduğunun kabulü gerektiği, bu bakımdan davacının davalıdan, takip tarihi itibarıyla, –asıl alacak, —- alacaklı olduğu, taleple bağlı olarak asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işleyeceği, sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Davalının itirazları doğrultusunda her bir itiraz hakkında ayrı ayrı değerlendirme yapmak üzere taraflarca düzenlenen her bir fatura, ödeme belgesi ve tüm belgeler dikkate alınmak suretiyle ek rapor hazırlamak üzere dosyanın önceki bilirkişi heyetine tevdine karar verilmiş olup, bilirkişi hazırlamış oldukları —- tarihli raporunda özetle: Mahkeme tarafından verilen görev doğrultusunda, her türlü takdir mahkemeye ait olmak üzere; Davalının itirazları, talimat dosyasından sunulan rapora, —– tarihli maile ilişkin değerlendirmelere, sözleşmenin niteliğine ve —- üzerinde toplandığı, bilirkişi raporları bakımından, kök raporda davacının ticari defterlerinde, Talimat Mahkemesi bilirkişi raporunda da davalının ticari defterlerinde yapılan incelemelere göre, taraf defterleri arasındaki farkın, —- tutarındaki faturanın davalı ticari defterlerinde yer almamasından kaynaklandığı, —– yazdığı için, mailde geçen — sayısının dış —-olarak kabul edildiği, bununla beraber, davalı ——–olduğunu,—- —bulunmadığından ilgili hususun tarafımızca kati olarak sıhhatli bir şekilde değerlendirilemeyeceği, maildeki —-olup olmadığı hususunun Mahkemenin Takdirinde olduğu, —— arasındaki sözleşmenin birim fiyatlı götürü bedelli eser sözleşmesi olarak değerlendirildiği, — bulunduğu, bu iki listenin sonunda belirtilen sayılar ile—-eklenen sayıların birbiriyle uyumlu olduğu, bununla beraber, dosya içerisinde ilgili mailde belirtilen —-adlı bir belge bulunduğu, —- —kaynaklanan, sözleşme unsurlarına dair bir kayıt içermediği, taraflar arasında ilgili faturaya ilişkin olarak hizmet alındığı ve bedelinin ödendiğine dair bir ihtilaf olmadığı düşünülmekle birlikte, mevcut verilerle faturanın oluşumu kati olarak anlaşılamadığı,—- ilgili faturanın —- sırasında düzenlenen dekora ilişkin olduğu, —- faturanın oluşumunu, kırılımını,—- kaynaklanan, sözleşme unsurlarına dair bir kayıt içermediği, taraflar arasında ilgili faturaya ilişkin olarak hizmet alındığı ve bedelinin ödendiğine dair bir ihtilaf olmadığı düşünülmekle birlikte, mevcut verilerle faturanın oluşumu kati olarak anlaşılamadığı,— — ilgili faturanın dış katılıma ilişkin olduğu, ———katıldığının kabul edilmesi halinde, Taraflar arasındaki sözleşmenin –üzerinden, davalının davacıya borcu olacağı, kök raporda belirtildiği üzere, davacı ticari defterlerine de ilgili alacak —- olarak kaydedilmekle beraber, takip tarihi itibarıyla, davacının ticari defterlerdeki bakiye alacak —- olduğundan davacının takip tarihi itibarıyla, — alacaklı olacağı, bu bakımdan davacının davalıdan, takip tarihi itibarıyla, —- İhtarname Masrafı olmak üzere toplam, —-olduğu, taleple bağlı olarak asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işleyeceği, mahkemenin aksi kanaatte olması durumunda ise davalının davacıya karşı bir borcu olmayacağı, sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Bilirkişi raporu HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Toplanan deliller, icra takip dosyası, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ticari defterler, bilirkişi incelemesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde;davacı ile davalı arasında —- imzalandığı,— olarak belirlendiği,davacı şirket tarafından davalı şirket adına —-bedelli fatura düzenlendiği,davadışı susesi —- tarafından davacı şirket adına —- bedeli açıklamalı — düzenlendiği,taraflar arasındaki ihtilafın organizasyon dahilinde —– davalı tarafça ödenmesi gereken bir ücret olup olmadığı noktasında toplandığı,organizasyon sözleşmesinin —- uygulamalarında da kabul gördüğü üzere eser sözleşmesi olarak nitelendirilmesi gerektiği,taraflar arasındaki —– götürü bedel üzerinde anlaştıkları,işbu bedelin ödendiği ve bu hususta bir ihtilaf olmadığı, dosyada mübrez davacı ile davadışı ————arasında imzalanan —- sağlandığının belirtildiği,tarafların çalışanları —– olduğunun anlaşıldığ, dolayısıyla davacı ve davalı arasındaki mail içeriklerinin de işbu tutanakla uyumlu olduğu,her ne kadar davalı vekilince mail yazışmalarının yanlış yorumlandığı iddiasında bulunulmuş olsa da,davalı vekilinin de — tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi içeriğinde —- mail içeriğinden dış ——sayısının — olduğunun açıkça anlaşıldığı,dolayısıyla davalı vekilinin bu yöndeki savunmalarına itibar edilmediği,öte yandan davacı tarafça —- fatura üzerinden icra takibi yapılmışsa da davacının kendi defterlerindeki alacak bakiyesinin —- olması sebebiyle bu miktar ve işleyen faiz üzerinden davanın kabulüne ,Alacak yargılamayla belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının DAVASININ KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE ile; Davalı borçlunun —- sayılı dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE ,takibin —- üzerinden devamına takip tarihi itibariyle avans faiz işletilmesine;
Alacak yargılamayla belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli 1.952,31 TL nin davacı tarafından peşin yatırılan 359,94 TL den mahsubu ile 1.592,37 TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Tarafların dava şartı olması sebebiyle başvurmuş oldukları —- görüşmeler neticesinde davanın kabul – red edilen kısmına isabet eden 1.257,53 ücretin davalıdan, 62,47 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 2.400,00 TL bilirkişi gideri, 159,80 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 2.559,80 TL nin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 2.438,65 TL si ile 422,14 TL harç gideri toplamı olan 2.860,79 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Red edilen kısım yönünden ; Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 1.419,73 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan kullanılmayan bakiye kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde————–Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/02/2022