Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/340 E. 2021/101 K. 03.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/340 Esas
KARAR NO: 2021/101
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 13/11/2018
KARAR TARİHİ: 03/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin —- tanzim tarihli —- olarak faaliyet gösterdiğini ve — çok yerine satılmak üzere sevkiyatını yaptığını ve—— kapsamında komisyoncu olarak faaliyet gösteren davalı/borçlu ile çalışıldığını, müvekkili ile davalının uzun yıllardır çalıştıkları için cari hesap üzerinden çalıştıklarını, müvekkilinin sevkiyatını yapmış olduğu tüm ürünlerin bildirimlerinin yapıldığını, davalının müvekkili üreticinin kendisine gönderdiği ürünleri sattıktan sonra bu ürünlere ait satış bilgileri ile kesintileri gösterecek şekilde müvekkili üretici adına müstahsil makbuzu düzenlemek zorunda olduğu halde düzenlemediğini, kanuni kesintiler yapıldıktan sonra mal bedelinin satış tarihinden itibaren —– iş günü içinde üreticiye veya üretici örgütüne ödemek zorunda olduğu halde ürün bedellerini de ödemediğini, haricen yapılan araştırmada davalı tarafın müvekkilinin borcunu ödemeyip —— bulunan komisyoncu dükkanını devretmek üzere —–başvuruda bulunulduğunu öğrendiklerini, davalı yanın kötü niyetli olarak borcunu ödemediğini beyan ederek, yapılacak yargılama neticesinde haklı ve yerli davalarının kabulü ile fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla ve sonradan arttırılmak üzere şu aşamada—— işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkil davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı hakkında yapılan üretici ve meslek mensuplarının kayıtlarının zorunlu olarak bulunduğu —– sorgu neticesinde herhangi bir sıfata rastlanılmadığını, davacının üretici veya meslek mensubu sıfatına haiz olmadığından —— görevsizlik kararının yerinde olduğunu, bu davanın red kararının iptalinin isteminden ibaret olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili firma ile davacının üretici sıfatıyla müvekkilinin —— adresine gelerek ürettiği malların toptan satışına aracılık etmesi konusunda anlaşıldığını, taraflar arasında müvekkili tarafından kaydı tutulan müstahsil cari —– yılı olmak üzere iki ayrı şekilde düzenlendiğini, müvekkili ile davacı arasında düzenlenen müstahsil cari hesap defterindeki alacak ve borç kayıtlarının gerçeği birebir yansıttığını, müvekkilinin davacıdan alarak üçüncü kişilere satımı konusuna aracılık ettiği malların satış bedelinden kanuni kesinti oranı —- oranında komisyon bedelini keserek sorumlu olduğu malın alış bedelini davacıya yasal süre içerisinde ödediğini, davacının davalı müvekkili ile faaliyetlerini yeni dönemde de sürdürmek istediğini müvekkiline ilettiğini, davacının kötü niyetli olduğunu, davacının — müvekkili aleyhine — tutarında alacak başvurusunda bulunduğunu ve —– tarihinde heyet tarafından reddedildiğini beyan ederek davacının beyanlarının gerçeği yansıtmaması sebebiyle haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; —- iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizden verilen —- iptali davalarında HMK’nun 410.maddesi uyarınca —-görevli olduğundan davanın usulden reddine,” karar verildiği, verilen kararın davacı tarafça İstinaf edildiği, ————- altında bulunan uyuşmazlıklarda, — —– başvuru zorunludur. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar ilam hükmündedir. Bu kararlar ———— yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirilir. Taraflar, bu kararlara karşı—- ——bulunduğu yerde ticarî davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine itiraz edebilir. İtiraz,—- kararının icrasını durdurmaz. Ancak, talep edilmesi şartıyla hâkim, —-kararının icrasını tedbir yoluyla durdurabilir. —- kararlarına yapılan itiraz üzerine asliye ticaret mahkemesinin vereceği karar kesindir.” hükmü düzenlenmiştir.
HMK’nın 407 vd maddelerinde genel olarak tahkim düzenlenmiş ve 410. Maddesinde “Tahkim yargılamasında, mahkeme tarafından yapılacağı belirtilen işlerde görevli ve yetkili mahkeme tahkim yeri bölge adliye mahkemesidir.” denilmiş ise de HMK’da tahkime ilişkin yer alan düzenlemeler genel düzenlemedir. Özel kanunlarda tahkime ilişkin düzenleme bulunması halinde özel kanun-genel kanun uygulaması kapsamında öncelikle özel kanunda bulunan hükümler uygulanacaktır. Özel kanunda düzenleme bulunmaması halinde genel kanun olan HMK’nın tahkime ilişkin hükümleri gözetilecektir.
Buna göre 5957 sayılı kanun özel kanun olduğundan ve—- ilişkin düzenleme bu kanunda yapıldığından öncelikle 5957 sayılı kanun hükümleri dikkate alınacaktır. 5957 sayılı kanunun 10/5. Maddesinde de — kararlarına karşı Asliye Ticaret Mahkemesine itiraz edilebileceği düzenlendiğinden ve uyuşmazlık —– itiraz olduğundan asliye ticaret mahkemesi görevlidir.
Yine aynı şekilde 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 66 vd. Maddelerinde Tüketici Hakem Heyetleri düzenlenmiş olup 70/3 maddesinde Tüketici Hakem Heyeti kararlarına karşı Tüketici Mahkemesine itiraz edilebileceği düzenlenmiştir.
Bu nedenle ilk derece mahkemesince verilen görevsizlik kararı hatalı olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına … ” gerekçesiyle Mahkememiz kararının kaldırıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce İstinaf kararına uyularak yeniden yargılama yapılmıştır.
Davanın —- olduğu, davacının davalıdan olan alacağının tahsili için —- başvuruda bulunduğu, —- —–sayılı kararı ile “başvurucunun üretici olduğunu gösterir belgeye rastlanılmamış olması ve verilen yasal süre içinde uygun belgenin sunulmamış olması nedeniyle talebin görev yönünden reddine” karar verildiği, davacı tarafından bu karara karşı —- günlük yasal süre içinde mahkememize itiraz edilmiş olduğu görülmüştür.
Mahkememizin incelemesi sadece — itiraz ile sınırlıdır. Buna göre, yukarıda belirtilen —- kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığı ile sınırlı olarak yapılan incelemede; davacının başvurusu üzerine ——- tarafından yapılan incelemede, davacının üretici olduğunu gösterir belgeye rastlanılmadığı, bunun üzerine hakem heyetinin ——– tarihli yazısı ile davacı vekiline “davacının üretici olduğunu gösterir çiftçi kayıt sistemi belgesinin —– iş günü içerisinde dosyaya sunulması” konusunda ihtarat yapıldığı, belirtilen süre içinde davacının — yıllarına ilişkin üretici olduğunu gösterir —— belgesinin dosyaya sunulmadığı ve sistem üzerinden yapılan sorgulamada davacının sisteme herhangi bir sıfatla kayıtlı olmadığının tespit edilmesi üzerine—- görevli olmadığından bahisle başvurunun reddine karar verildiği, 5957 sayılı kanun ve ilgili yönetmelik hükümleri uyarınca———– hususu gözetildiğinde üretici sıfatı tespit edilemeyen davacı yönünden —-vermiş olduğu görevsizlik kararının yerinde olduğu anlaşıldığından —–itirazın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Reddine,
2-Bu kararın alacağın esasıyla ilgili kesin hüküm oluşturmamasına,
3-Alınması gereken 59,30 TL karar harcına karşılık peşin alınan 1.321,84 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.262,54 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından sarf olunan tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı lehine AAÜT uyarınca taktir edilen 10.862,27 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, kesin olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/02/2021