Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/245 E. 2020/653 K. 18.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/245 Esas
KARAR NO : 2020/653

DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki))
DAVA TARİHİ : 06/05/2016
KARAR TARİHİ : 18/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ortağı olduğu şirkete ——- yapmak üzere davalı bankadan kredi kullanıldığını, aynı zamanda konutlarından biri ve 3 çocuğu üzerine kayıtlı 3 adet gayrimenkule de aynı hususta ipotek işlendiğini, şirket kredi borcunu ödeyemeyince bankanın şirkete takip yaptığını, Eskişehir —–.İcra Müdürlüğünde görülen takip sonucunda fabrika binası ve arsasının %40 muammel bedelle davalı banka tarafından alacağa mahsuben satın alındığını ve şirketin yönetiminin de bankaya geçtiğini, kredi borcu bu şekilde kapanınca bankanın müvekkiline ve yakınlarına bu kredi nedeniyle konulan 4 adet konuttaki ipoteğin fekki için ilgili icra dairelerine müzekkere yazdığını ve müvekkiliyle birlikte diğer 3.kişiye de elden takip yetkisi vererek tapuda ipoteğin terkinine izin verdiğini, müvekkilinin tapuda terkin işleminin yapıldığını sandığını ancak kentsel dönüşün nedeniyle tapuda işlem yapmak üzere gidince kendisi adına kayıtlı konut üzerinde halen ipoteğin mevcut olduğunu gördüğünü, diğer 3 yakınına ait konutlardaki ipoteklerin kaldırıldığını öğrendiğini, bankaya başvurduğunda talebinin reddedildiğini belirterek İstanbul, Kadıköy, ———– bağımsız bölüm sayılı taşınmazdaki ipoteğin tapu kaydından terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iş bu davaya bakmakla görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, ipotek kapsamında satışa çıkarılan ve borca mahsuben satın alınan makinelerin kendilerine ait olduğundan bahisle söz konusu makine bedellerinin tahsilini teminen dava dışı şirket tarafından açılan ve Ankara —–.Asliye Ticaret Mahkemesinin—- esas sayılı dosyası ile görülen davanın müvekkilinin aleyhine sonuçlanması halinde ödenecek tutar kadar müvekkili bankanın kredi alacağından yani ipotekli takip dosyasından eksik tahsilat yapmış olacağını, bu aşamada ipoteğin fekkinin müvekkili bankanın alacağını tahsil kabiliyetini riske edeceğini, anılan dosyanın bekletici mesele yapılmasını talep etiklerini belirterek davanın görev nedeniyle usulden reddine ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin——–Karar sayılı görevsilik kararı üzerine dosyanın İstanbul Anadolu ——.Asliye Hukuk Mahkemesine tevzi edildiği, bu mahkemeden verilen —– Karar sayılı kararı davalı tarafça İstinaf edilmiş olup, İstinaf başvurusunu inceleyen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi —-Hukuk Dairesi’nin—- Karar sayılı ilamıyla Asliye Hukuk Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın görev yönünden dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, süresinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu —–.Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, davacı vekilinin talebi üzerine dosyanın Mahkememize gönderildiği ve ——Esasa kaydedildiği anlaşılmıştır.
Dava konusu taşınmazın tapu kaydı vc ipotek alacaklarının kimlik bilgilerini gösterir akit örneği celp edilmiştir.
Ankara ——-. Asliye Ticaret Mahkemesinin —– Esas sayılı dava dosyası ile Ankara ——-Asliye Ticaret Mahkemesinin ——– Esas sayılı dava dosyasının örneklerinin UYAP üzerinden gönderildiğe vc dosya arasına alındığı anlaşılmıştır.
Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir.
Davacı, dava dilekçesindeki —- yevmiye nolu ipoteğin terkinini talep etmiştir.
İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin cdilccek taşınmam maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın ( rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanunun 856. Maddesi gereğince — tescil edilmesi gerekir.
Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir.
Somut olayda; davalı taraf cevap dilekçesinde 13/11/2006 tarihinde borcun bir kısmının tesis satın alınarak, bir kısmınında sulhen nakten ve defaten tahsil edilmek sureti ile tasfiye edildiğini beyan etmiştir.
Bu durumda; 13/11/2006 tarihi itibariyle alacak sona ermiştir ve ipotek bu tarih itibariyle hükümsüz hale gelmiştir. Nitekim buna istinaden aynı ipotek konusu 4 adet taşınmazdan 3 adet taşınmaz üzerindeki ipotekler davalı tarafça kaldırılmış, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek ise kaldırılmamıştır. Banka tarafından ileri sürülen ve sonradan geliştiği bildirilen olaylar hükümsüz hale gelen ipoteği yeniden canlandırmaz. Bu husus ayrı bir hukuki süreçle neticelendirilmelidir.
Her ne kadar davalı banka taşınmazdaki makineleri de, ipotek kapsamında satın aldığını ama Ankara —-.Asliye Ticaret mahkemesinde makinelerin teslimi için dava açıldığını, dava sonucuna göre, ipotek alacakları olabileceğini belirtmiş ise de; ipotek senedi incelendiğinde sadece taşınmazdan bahsedildiği, içindeki makinelerle ilgili ipoteğin kapsamında olduğuna dair bir açıklama, şerh, tespit bulunmadığı, makinelerin mütemim cüz olduğuna ilişkin bir iddia, beyan, kayıt da bulunmadığı, taşınmazın daire şeklinde bağımsız bölüm niteliğinde olduğu anlaşılmakla, davalının bu iddiası da yerinde görülmeyerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile —– lehine tesis edilen ——— yevmiye nolu İPOTEĞİN TERKİNİNE,
2-Alınması gereken 288.027,38 TL karar harcına karşılık peşin alınan 72.006,85 TL harcın mahsubu ile bakiye 216.020,53 TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan; 331,50 TL pasta gideri ve 72.040,35 TL harç gideri olmak üzere toplam 72.371,85 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı lehine —– uyarında taktir edilen ——vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair,davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.