Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/144 E. 2021/819 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/144 Esas
KARAR NO: 2021/819 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 11/03/2020
KARAR TARİHİ: 21/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı şirketin yurtiçi ve yurtdışı taşımacılık alanında hizmet verdiği, davacı şirketin, davalının alıcısı olduğu —— istikametli taşıma işi gerçekleştirdiği, davacı şirketin davalı şirketten fatura karşılığı ——- alacağının bulunduğu, gerçekleştirilen taşıma hizmeti sonucu davalı tarafın kar ödemesi gereken —– bedeli borcunun doğduğu, davalının bu borcunu ödemediği, bu sebeple icra takibi başlatıldığı, davalmın takibe itirazı sebebiyle arabuluculuk sürecinin işletildiği fakat tarafların anlaşamadığı, davacının borca, faize ve takibe itirazının haksız ve kötü niyetli olduğu, verilen hizmete ilişkin alacağın kesin ve belirli olması sebebiyle likil olduğu, davalı borçlunun itirazları üzerine —– icra takibine devam edilebilmesi için işbu davanın açılma zaruretinin doğduğu, bu sebeplerle, davalı/horçlunun borca ve faize yaptığı haksız ve kötü niyetli itirazlarının iptaline, davalı/borçlu aleyhine %20’den az olmamak üzere İcra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesinin talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Dava dilekçesinde belirtilen delillerin ve eklerin davalı tarafa tebliğ edilmediği, söz konusu belgelerin davalıya tebliğinin talep edildiği, icra takibine davalının itirazı üzerine davacı tarafça açılan davanın —– yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı, davanın reddi gerektiği, davacının takibe konu alacak iddiasının yerinde olmadığı, davalı şirketin davacıya borcu olmadığı, dava dosyasına davacı tarafından faturaların davalı şirkete tebliğ edildiğine ilişkin bir belgenin sunulmadığı, bu aşamadan sonra sunulmasına davalının muvafakatinin olmayacağı, borcun kabulü anlamına gelmemek kaydıyla alacağa işleyecek faizin türünün fahiş ve hukuka aykırı olduğu, işleyecek faiz türü gibi kalemlerin likit olmayıp yargılamaya muhtaç olduğu, davacının icra-İnkar tazminatı talebinin reddi gerektiği, sonuç itibariyle, açılan davanın reddine, alacağın —— az olmamak üzere davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesinin talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile davacı tarafça alacaklı sıfatı ile fatura alacağından kaynaklı icra takibine davalı tarafça yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasından ibaret olduğu görüldü.
Dosyamız arasına alınan —- sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin — tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya—- tarihinde tebliğ edildiği, davalının süresinde —– tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan —- tarihli itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; taraflara inceleme gün ve saatinde belirtilen yıllara ilişkin ticari defter ve kayıtlarını hazır etmeleri aksi halde HMK 220 ve devamı maddeleri gereğince defterlerini sunmayan tarafın ticari defterlerine lehine delil olarak dayanamayacağının ve tekrar sunamayacakları usulüne uygun biçimde ihtar edilmiş; defter inceleme neticesinde dosyamız bilirkişiye tevdii edilmiş olup , bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu raporunda özetle: Davacı ——yılında davacı ile olan ticari işlemlerinin olduğu dönemlere ilişkin ticari e-defterlerinin —– zamanında ve usulüne uygun olarak yapıldığı, ticari defterlerin davacı şirket lehine delil niteliğine sahip oldukları tespit edildiği, davalı şirketin bilirkişi incelemesine katılımının olmaması ve yerinde inceleme talebinde bulunmaması sebebiyle, davalı şirkete ait ticari defterler incelenemediği, davacı şirketin ticari defter incelemesi sonucu, davacı ———- alacaklı olduğu tespit edildiği, davacı şirketin dava dilekçesi ekinde sunduğu taşıma belgelerinin faturalarla uyumlu olduğu, ilgili belgelerde davacı ve davalı şirket unvanlarının yer aldığı, bu nedenlerle belgelerin faturalara konu hizmetin davalıya verildiğine yönelik destekleyici belgeler olduğu değerlendirmesine varılamadığı, sonuç itibariyle, davacı şirketin davaya konu taleplerinin yerinde olduğu yönünde mütalaa etmiştir.
Bilirkişi raporu HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Toplanan deliller, icra takip dosyası, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ticari defterler, bilirkişi incelemesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde;davacının davalının alıcısı olduğu —– arasında taşıma işi karşılığında davalı adına fatura kestiği,işbu faturanın ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine davalı tarafça yapılan itiraz üzerine mahkememizde itirazın iptali davası açıldığı,davacının ticari e-defterlerini usulüne uygun tuttuğu,davacı defterlerine davaya konu faturanın işlendiği.davalının defterlerini sunmadığı,davacının dosya içerinde taşımaya ilişkin teslimle ilgili belgelerin tercüme evraklarının da teslim olgusunu ispatladığı,dolayısıyla davacının davaya konu fatura bedeline hak kazandığı anlaşıldığından davanın kabulüne davalı borçlunun —- sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline ,takibin —- asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak üzerinden takip tarihi itibariyle avans faiz işletilmesine ,asıl alacağın %20si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının DAVASININ KABULÜ ile Davalı borçlunun —- dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE ,takibin —– asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak üzerinden takip tarihi itibariyle avans faiz işletilmesine ;
Asıl alacağın %20si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine ;
2-Alınması gerekli 63,87 TL harcın mahkememiz veznesine yatırılan 54,40 TL peşin harcından mahsubu ile 9,47 TL harç terkin sınırları altında kaldığından davalıdan alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan 62,20 TL ilk masraf, 54,40 TL peşin harç, 35,50 TL posta-tebligat masrafı, 500,00 bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 616,63 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 935,02 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Tarafların dava şartı olması sebebiyle başvurmuş oldukları——– görüşmeler neticesinde belirlenen 1.320,00TL ücretin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 21/10/2021