Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/110 E. 2020/339 K. 14.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/110 Esas
KARAR NO : 2020/339

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/04/2016
KARAR TARİHİ : 14/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; olay günü olan —————– sevk ve idaresinde bulunan ——– plakalı otomobil ile araç içinde bulunan müvekkili … ve diğer iki kişi ile———– istikametine doğru seyir halinde iken sürücünün direksiyon kontrolünü kaybetmesi sonucu şarampole yuvarlanması sonucu kazanın meydana geldiğini, kaza neticesinde müvekkilinin %98 oranında malul kaldığını, maluliyet oranından da anlaşılacağı üzere yatalak halde olan müvekkilinin kendi başına hayatını idare ettiremediğini ve bakıma muhtaç halde olduğunu, kaza nedeniyle ——————-nolu dosyası ile tahkikat yapıldığını ve kovuşturma yapılmasına yer olmadığı kararı verildiğini, müvekkilinin tek başına eşinin geçimini sağlamaya çalışmakta iken %98 maluliyet sebebiyle sürekli bakıma muhtaç durumda olduğunu, 2918 sayılı yasadan kaynaklı ve ZMMS poliçesine göre sorumluluğun davalı … şirketinde olduğu söz konusu kaza dolayısı ile bakıma muhtaç olan müvekkilinin bakıcı gideri tazminatının talep edilmesi gereği iş bu davayı açma gereği hasıl olduğunu beyan ederek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, 1.000 TL bakıcı gider tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte taraflarına ödenmesine, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile;————– plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat ———- olduğunu, trafik sigortacısı şirket; üçüncü kişilerin uğramış olduğu bedeni zararlardan, sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve işletenin veya işletenin eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında maddi tazminat ile sorumlu tutulabileceğini, davacının maluliyetine ilişkin olarak———— hasar dosyasından %98 maluliyet oranına göre 231.268,64 TL tazminat ödemesi yapıldığını, davacının trafik kazası sebebi ile meydana gelmiş bir maluliyetinin olup olmadığının, ve varsa oranının belirlenmesi gerektiğini, tedavisi tamamen tamamlanan ve kalıcı şekilde malul kalan davacının, bakıma muhtaç olup olmadığı hususu maluliyet raporu dışında ayrıca alınacak bir bilirkişi raporu ile tespit edilmesi gerektiğini, fiili olarak çalıştırılan bir yardımcı kişi varsa; maaşına ilişkin banka dekontları —–kayıtları dosyaya sunulması gerektiğini, davacının bakım ihtiyacını karşılayan kişinin kim olduğunun yanında, bu kişinin başka bir işle meşgul olup olmadığı, bir gününün ne kadarlık bölümünü davacı için ayırdığının tespit edilmesi gerektiğini, bu verilerin hakkaniyet ilkesi göz önüne alınarak ödenecek tazminat tutarının takdirinde dikkate alınması gerektiğini, hem malul kalan kişinin hem bakım İhtiyacını karşılayan kişinin; yaşı, evlilik durumu, sosyal ve ekonomik durumu, tazminat takdirinde dikkate alınması gerektiğini beyan etmiş, kusur tespiti için dosyanın —– gönderilmesini, maluliyet oranı tespiti İçin davacının Adli Tıp Kurumu—-. İhtisas Dairesi’ne ————sevkini, bakıcı giderine ihtiyaç bulunup bulunmadığının tespitini, aleyhe hüküm kurulmaması halinde, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yargılama sürecinde davacı vekilinin 01/07/2020 tarihli sunduğu dilekçesinde tarafların sulh olduğunu, karşılıklı hiçbir hak ve alacağı kalmaması sebebiyle davadan feragat ettiklerini beyan etmişlerdir.
Davalı vekilinin 02/07/2020 tarihli dilekçesinde davacı vekili ile yapılan protokol ile alınan ibraname doğrultusunda sulh yoluyla çözümlendiğini, yargılama gideri ve vekalet ücreti adı altında herhangi bir ücret taleplerinin olmadığını beyan ettikleri anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin vekaletinin denetlenmesinde davadan feragat yetkisi olduğu görülmüştür.
HMK 307 – 309 ve devamı maddeleri gereğince feragat davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran, karşı taraf ve mahkemenin muvafakatına bağlı olmayan taraf işlemi olmakla; HMK 30 mad gereğince dosya ele alınıp yapılan inceleme sonucu davacı yanın feragati nedeniyle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40-TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 29,20-TL harçtan mahsubu ile bakiye 25,20-TL’nin davacıdan tahsili ile hazine adına irat kaydına,
3-Taraflarca talep edilmediğinden yargılama gideri ve vekalet ücretleri hususunda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansı olduğu takdirde karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi