Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/619 E. 2022/135 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/619 Esas
KARAR NO: 2022/135
DAVA: Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 30/07/2013
BİRLEŞEN DAVA ———- KARAR
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 05/08/2013
KARAR TARİHİ: 23/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili esas ve birleşen dava dilekçelerininde özetle; müvekkillerinin davalı —-duyurusu üzerine —- fazla ödeme yaparak daha geniş daireye sahip olmak için davalı—– üye olduklarını, ancak — kayıtlarını tutarken fazla ödemeleri dikkate almadığını, —– olarak kayıt tutulduğunu, tüm dairelerin tek tip yapılarak üyelere teslim edildiğini, —tarihinde yapılan —– adet dairenin satışı ile fazla ödeme yapan üyelerin haklarının dağıtılması kararı alındığını fakat müvekkillerinin dekontlara ek arsa bedeli yazdırmamış olmaları nedeni ile fazla ödeme yapan üyeler listesine dahil edilmediklerini, bu nedenle müvekkillerinin bu maddeye şerh koyduklarını, listeye alınmaları yönündeki taleplerinin karşılıksız kaldığını belirterek, fazla ödeme yaptıklarının tespiti ile —— iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı esas ve birleşen davaya cevap dilekçelerinde özetle; —- bulunduğundan yetki itirazında bulunduklarını, dava dosyalarının birleştirilmesi ve davacıların taleplerinin ayrılması gerektiğini, davacıların fazla ödeme yaptıklarının tespiti yönündeki talebin zamanaşımına uğradığını, davacıların istirdat veya borçlarından mahsup talebinde bulunabileceklerinden dava şartının bulunmadığını, —— arasındaki ihtilafların öncelikle genel kurula götürülerek çözümlenmesi gerektiğini, bunun dava şartı olduğunu, fazla ödemenin ispat edilemediğini, fazla ödemelerin daha büyük daire sahibi olma hakkı sağlamadığını, —- arsasının borç taksitlerini ödemek için bir kısım ortaklardan fazla ödeme alındığını, anılan —- bu fazla ödemelerin iadesine ilişkin olduğunu belirterek davanın esas, yetki, zamanaşımı, dava şartı ve hukuki menfaat yokluğu nedenleri ile reddine karar verilmesini savunmuştur.
Dava;—– iptali davasıdır.
Davacının iptalini istemiş oldukları—- —-kabul edilen —-uhdesinde ortak sayısından fazla ve hukuken ihtilafsız — daireye isabet eden— ortaklık ihdasına,—– — az olmamak ve önceliği halen ortak olanlara tanınmak şartı ile yapılmasına, —- talep oluşması halinde ortaklık kaydın kura ile tesbitine, belirtilen ortaklık kayıtlarından elde edilecek katılım bedelinin muhtelif tarihlerde arsamızın borç taksitlerini ödemek amacıyla diğer ortaklara nazaran fazla ödeme yapan ortaklara ödedikleri tutarlara karşılık gelen paylara göre dağıtılmasının kabulüyle bu konudaki tüm uygulama işlemlerini yapması için —- yetki verilmesinin müzakere edilerek onaylanması —-tarafından gündem maddesi oya sunuldu yazılı olduğu şekliyle —red oyuna karşılık —— oy ile oyçokluğu ile kabul edildi.” şeklinde karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, bu davanın — iptali davası olduğu, davacıların şahsi durumları ile ilgili bir karar alınmadığı, yönetim kurulunun davacıları fazla bedel ödeyen ortaklardan kabul etmemesi halinde bu husustaki ihtilafın— iptali davası ile giderilemeyeceği ayrı bir dava konusu olacağı gerekçesi ile Asıl ve Birleşen davanın reddine karar verilmiş olup,
———-Tespit davası, —– iptali davası ile görülebilen davalardandır. Her iki dava da — kaynaklanan üye ile kooperatif arasındaki davalardır. Mahkemece işin esasına girilerek taraf delilerine dayanarak bu kapsamda karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. ” şeklindeki gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
—– kayıtları ve dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak rapor alınmıştır.
Esas davanın davacıları —- davalı — tarihinde üye kabul edilerek adlarına ortaklık senedi düzenlendiği görülmektedir. Bu durum —- aykırılık teşkil etmektedir. Zira—– maddesi uyarınca bir ortak en az bir pay taahhüt etmesi gerekmekte olup, ortaklık hakkı bölünemez. Her ne kadar bir paya birden fazla kişinin sahip olması mümkün ise de, bu kişileri tamamı ortak olarak kooperatife kaydedilemez. Ancak, birden fazla kişi kendi aralarında bir paya hisseli olarak sahip olmuşlar ise, bu kişiler kendi aralarında bir temsilciyi kooperatife bildirmek durumundadır.— bu temsilcisi ortak olarak kaydetmesi gerekmektedir.
Dosya içeriğinden anlaşıldığına göre, davalı — —- tarihinde, şirketin arsa barçlarının ödenmesi amacıyla mevcut üyelerine, fazla ödeme yaparak— yerine daha yüksek metrekareli daireye sahip olabilme imkânı öngören bir duyuru yapmıştır.—-sözü edilen duyuruyu —- tarihinde yinelemiştir.—böyle bir teklif yapmış olduğu konusunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Dosya içindeki belgeler bunu doğrulamaktadır.
Esas ve birleşen davanın davacıları, —— nolu kararın iptalini ve yapmış oldukları fazla ödemeleri tespitini talep etmekteler. Yukarıda ayrıntısı verilen geçmiş yıllara dayalı defter ve kayıtları kapsayan mali incelemelerde, hem esas davanın davacılarının hem de birleşen davanın davacısının ortaklık payı dışında fazladan bir ödeme yapmadıklarını ortaya koymaktadır. Ancak bu hesaplamalar eldeki belge bilgilere göre ulaşılan bir sonuçtur. Davacılar gerçekten de sözü edilen duyuru kapsamında fazladan ödemeler yapmış olsalar bile bunu somut bir şekilde kanıtlamaları gerekmektedir. —— göre, hükümde belirtilen dava açma hakkına sahip olanlar, anasözleşme hükümlerine ve iyi niyet esaslarına aykırı olduğu iddiası ile —- aleyhine, toplantıyı kovalayan günden başlamak üzere bir ay içinde,—– bulunduğu yerdeki mahkemeye başvurarak iptal davası açılabilmektedirler. Ancak yukarıda açıklandığı gibi, davacıların — alınan —– kararın iptalini isteyebilmeleri için bu kararın, esas sözleşmeye ya da İyi niyet kurallarına aykırı olarak onların koopera üyeliğinden kaynaklanan haklarını ihlal etmesi gerekir. Oysa bilirkişi tarafından yapılan mali incelemelerde, davacıların ortaklık payını aşan herhangi bir fazla ödeme yapmadıkları, asıl davadaki davacıların dava tarihi itibariyle —- kararlarına göre davalı ———eksik ödeme yaptıkları, birleşen davada davacının— dava tarihi itibariyle davalı —— eksik ödeme yaptığı tespit edilmiştir. Asıl ve birleşen davada davacıların — tarihli genel kurulda alınan —– kararın iptali şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, asıl ve birleşen davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)ASIL DAVA;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 80,70 TL karar harcına karşılık peşin alınan 24,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 56,40 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacılar tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre davalı lehine takdir olunan 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6- Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa idesine,
B)BİRLEŞEN DAVA;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 80,70 TL karar harcına karşılık peşin alınan 24,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 56,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre davalı lehine takdir olunan 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 24,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa idesine,
Dair, davacı/birleşen dosya davacısı vekili ile davalı/birleşen dosya davalısı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/02/2022