Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/602 E. 2021/53 K. 20.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/602 Esas
KARAR NO : 2021/53
DAVA : İflas
DAVA TARİHİ : 03/10/2019
KARAR TARİHİ : 20/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan İflas davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile———arasında —- düzenlendiğini ve —– tarafından davalı şirkete ait elektrik tüketim tesislerine sözleşme kapsamında aktif elektrik enerjisi sağlandığını, davalı şirketin, cari hesaptan doğan —bakiye borcunu ödemeyince —- yevmiye nolu ihtarnamesi ile ihtar edildiğini, akabinde alacağın tahsili için —— tarafından —– dosyasıyla davalı aleyhinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin ilamsız takipte borca itirazı üzerine,—— sayılı dosyası ile ikame edilen itirazın iptali davasının — tarihinde ——lehine sonuçlandığını, Mahkemenin ilamında, itirazın iptali ile beraber alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına, alacağa aylık %2 oranında takip tarihi itibariyle temerrüt faizi uygulanmasına, —- vekalet ücretine ve —- yargılama giderlerine hükmettiğini, ilamın ferilerine ilişkin ek ödeme emrinin —- sayılı dosyası kapsamında davalı şirkete tebliğ edildiğini, davalı şirketin —–vekilleri tarafından —–sayılı dosyası kapsamında fiili haciz de yapıldığını, davalı şirketin alacaklısı olan ——— müvekkili olan ——- birleştiğini ve birleşme nedeniyle infisah olduğunu, müvekkilinin, ————–halefi olarak davalı şirketten ilama dayalı alacağı, icra emriyle istenildiği halde hala ödenmediğini, bu sebeplerden ötürü davalı şirketin İİK177/4 maddesi hükmüne göre doğrudan iflasını istemelerinin zaruri hale geldiğini, alınan duyumlara göre davalı şirketin yasal temsilcileri, alacaklılarından mal kaçırmak maksadıyla davalı şirketin içerisini hileli olarak boşalttıklarını belirterek depo kararı çıkarılmasını, depo kararına rağmen borcun ödenmemesi durumunda borçlu şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; alacaklının talebi ile doğrudan doğruya iflâsta, mahkemenin yapacağı yoğun incelemede alacaklının, hem alacağının hem de dayandığı doğrudan iflâs sebebinin (İİK md.177) mevcudiyetini ispatlaması gerektiğini, İİK md. 177/4 uyarınca ilâma dayanan alacağını ilâmlı icra takibi sonucu tahsil edemeyen alacaklı davacı olduğunu, dava konusu icra takibinin ————- dosyası, tarafının———-Olduğunu, davacı olarak —————Gösterildiğini, doğrudan doğruya iflas davasının alacaklı sıfatına sahip kişilerce açılabileceğini, davacının alacaklı sıfatı olmadığını, davanın dava şartı olan taraf ehliyeti bakımından usulden reddi gerektiğini, ayrıca; iflas davasında, davalı sıfatına sahip borçlunun taahhütlerinden kurtulmak amacıyla kaçma niyetine sahip olması gerekir ki davalı müvekkilinin taahhütlerinden kurtulmak gibi bir maksadının bulunmadığını, faaliyetlerini devam ettirdiğini, ilamsız takibin söz konusu olduğunu, müvekkiline icra emri değil, ödeme emri tebliğ edildiğini. dava dilekçesinin 4.maddesinde açıkça ödeme emri gönderildiğinin beyan edildiğini, zira açılan——- dosyasının, davalı müvekkil ile ———- arasındaki cari hesap ilişkisine dayandığını, davacı yanın dilekçesinin 6.maddesinde ise ilama dayalı alacağı tahsil edemedikleri gerekçesi ile işbu davayı açtıklarını beyan ettiğini, iş bu davadada İİK 177/4’ün uygulanma alanının olmadığını, müvekkilinin varlıklarının borçlarını karşıladığını, hileli hareketlerin mevcut olmadığını beliterek öncelikle davanın taraf ehliyetinin bulunmaması dolayısı ile usulden reddine, aksi kanaatte esasa ilişkin koşulların meydana gelmemiş olması nedeni ile esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin——- tarihli dilekçesi ile; davaya konu olan ilamlı takip alacağının tahsil edildiğini belirterek iş bu davanın konusuz kaldığından ötürü dosyanın kapatılmasını ve yatırılan avansların iadesini talep etmiştir.
Davalı vekili —– tarihli dilekçesi ile; Mahkememizde görülmekte olan davada tarafların sulh olduğunu, anlaşma nedeniyle davacı vekilinin davadan feragat etmesi halinde herhangi bir vekalet ücreti ve masraf taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Davacı vekili —— tarihli dilekçesi ile; konusuz kalan dava nedeniyle karşı taraftan vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediklerini beyan etmiştir.
Dosya kapsamına göre; davacının ilamlı icra takibi yaptığı, takibin kesinleştiği, borcun ödenmemesi nedeniyle davalının iflası için bu davayı açtığı, daha sonra davalı tarafından takibe konu borcun ödendiği, davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Konusu kalmayan davanın esası hakkında karar vermeye yer olmadığına,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar harcına karşılık peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından peşin yatırılan 44,40 TL. harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Talep edilmediğinden davacı yararına yargılama gideri ve vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının ve iflas avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.20/01/2021