Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/576 E. 2022/150 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/576 Esas
KARAR NO: 2022/150 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/08/2019
KARAR TARİHİ: 01/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Taraflarınca —– uyarınca dava şartı olarak arabuluculuk yoluna başvurulmuşsa da muhatapla anlaşmaya varılamaması nedeniyle işbu davanın ikame edilmesi zorunluluğunun hasıl olduğunu, müvekkili şirkete olan borcu nedeni ile davalı/borçlu aleyhinde—– dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun icra dosyasına yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin ticari faaliyeti gereği davalı —– anlaştığını, satımı yapılan ürünlerin detaylarını, adedini ve fiyat bilgisini içeren cari hesap ekstresinin ve faturaların ekte mevcut olduğunu, davalının müvekkiline borçlu olduğunun sabit olduğunu, davalı tarafa müvekkili şirket tarafından anlaşma gereği gönderilen malların teslimatının yapılmış olduğunu, davalı şirket tarafından bu malların bedelinin ödenmediğini, müvekkili şirketin yapmış olduğu teslimatın davalı adına kesilmiş faturalar ve sevk irsaliyeleri ile sabit olduğunu, ticari defterler üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağını, davalı taraf ile müvekkili şirket arasında anlaşma gereği teslimi gerçekleşen malların bedellerini ödemeyen davalının iş bu borç nedeni ile aleyhine ——– dosyası ile yapılan icra takibine hiçbir gerekçe göstermeksizin yapmış olduğu itirazın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, takibi sürüncemede bırakmak amacıyla yapıldığının aşikar olduğunu, bu nedenle davalının haksız ve kötü niyetli işbu itirazının iptali ile alacaklarının tahsilini talep etme zorunluluklarının hasıl olduğunu belirterek,—- dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı/borçlu hakkında başlatılmış olan dava konusu icra takip alacağına temerrüt tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine, davalı aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili davalı ile davacı arasındaki ilişkinin ekte örneği sunulan sözleşmeden kaynaklanmakta olduğunu, sözleşmeye göre müvekkili davalıya yüklenen ödeme borcunun tamamının müvekkili davalı tarafından yerine getirildiğini, davacı tarafın iddia ettiğinin aksine, müvekkili davalının davacı tarafın düzenlediği tüm faturalar için ödeme yaptığını ve borcunun sona erdiğini, bu hususun bilirkişilerce yaptlacak defter incelemeleri ile de ispatlanacağını, müvekkili davalının davacıya yaptığı ödemeler ve sunduğu çeklere ilişkin davacı tarafça düzenlenen tahsilat makbuzlarının örneğini cevap dilekçelerine ek olarak sunduklarını, müvekkili davalı tarafından davacıya verilen çeklerin de davacı tarafından tahsil edilmiş veya 3. şahıslara ciro edilmiş olduğunu, bu çek borçlarının müvekkili davalı tarafından da ödendiğini, sayın mahkemece bilgileri verilen çeklerin akıbetinin ilgili bankalardan sorulmasını talep etiklerini, nihayetinde davacı tarafın başlattığı icra takibinin haksız olduğunu ve süresinde yapılan itiraz ile durdurulduğunu, davacı tarafın haklı itiraza karşı dava yoluna başvurmasının kötü niyetini göstermekte olduğunu, davasının reddi ile birlikte sayın mahkemece icra ve inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini belirterek, davacının davasının reddine, —— dosyasından başlatılan takibin iptaline, davacının kötü niyetli olması sebebiyle iddia edilen alacağın % 20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile davacı tarafça alacaklı sıfatı ile cari hesap ilişkisinden kaynaklanan icra takibine davalı tarafça yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasından ibaret olduğu görüldü.
—– yazılan müzekkerelere ikmalen cevap verildiği görüldü.
Dosyamız arasına alınan — icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin — tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya — tarihinde tebliğ edildiği davalının süresinde— tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan —– tarihli itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; taraflara inceleme gün ve saatinde belirtilen yıllara ilişkin ticari defter ve kayıtlarını hazır etmeleri aksi halde HMK 220 ve devamı maddeleri gereğince defterlerini sunmayan tarafın ticari defterlerine lehine delil olarak dayanamayacağının ve tekrar sunamayacakları usulüne uygun biçimde ihtar edilmiş; defter inceleme neticesinde dosyamız bilirkişiye tevdii edilmiş olup , bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu — tarihli raporunda özetle: Davacı tarafın incelenen —— yılına ait ticari defterlerinin kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, yevmiye ve kebir defterlerinin açılış onaylarının —-tarihinde yaptırılması gerekirken —-yaptırıldığı, yani yasal süresinden ——- sonra yaptırılmış olduğu, envanter defterinin açılış onayınm yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, ticari defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, Davacı tarafın incelenen —– yılma ait ticari defterlerinin açılış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, incelemenin yapıldığı tarihte elektronik olarak tutulan yevmiye ve kebir defterlerinin ——– kapanış onaylarının yaptırılmış olması gerektiği, bu defterlerin kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, ticari defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, davalı tarafın —– yılına ait kebir ve envanter defteri ile —— yılına ait ticari defterlerini ibraz etmediği, davalı tarafın incelenen ——-yılına ait yevmiye defterinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmadığı, davalı tarafından ——- ait kebir ve envanter defterleri ibraz edilmediği için defter kayıtlarının birbirini doğrulayıp doğrulamadığının tespit edilemediği, davacı tarafın icra takibinde talep ettiği cari/açık hesap bakiyesinin dayanağı olan faturaların, en son düzenlenen faturadan geriye doğru, icra takibinde talep edilen cari/açık hesap bakiyesini karşılayacak tutarı içeren faturalar olduğu, davacı taraf icra takibinde —– cari/açık hesap bakiyesini talep ettiğinden bu tutarı karşılayacak olan icra takibine konu alacağın dayanağı olan faturaların davacı —–tarafından davalı —— adına düzenlenmiş ——– fatura olduğu, İcra takibine konu alacağın dayanağı olan —- adet fatura ile ilgili davacı tarafından davalı adına ——-sevk irsaliyesi düzenlenmiş olduğu, İcra takibine konu alacağın dayanağı olan faturaların tamamının ve bu faturalara ilişkin düzenlenmiş ——- olan sevk irsaliyesi dışındaki —– adedinin fotokopilerinin dava dosyasında bulunduğu, İcra takibine konu alacağın dayanağı olan —- faturada yazılı olan malların davalı tarafa teslimine ilişkin dosyada fotokopisi bulunan ——-teslim alan kısmında sadece imza bulunduğu, Ayrıca icra takibine konu alacağın dayanağı olan —– davalı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, dayanak faturaların —– adedinin davalı tarafından ilgili ayda bağlı olduğu—– olduğu, “Faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olması faturalar içeriğindeki malın davalıya teslim edildiğine karine oluşturur. ——- hukuki değerlendirmenin Mahkemenizin takdirinde olduğu, “Mahkemece yapılacak —– takip dayanağı faturaların davalı tarafından bağlı olduğu —–bildirilmiş olup olmadığı ilgili —– sorularak bildirilmişse bu faturanın kendi defterine kayıtlıymış gibi kabul edilip fatura içeriği malın teslim alındığı karinesini kabul etmekten ibarettir.” —— Bu konudaki hukuki değerlendirmenin Mahkemenin takdirinde olduğu, İcra takibine konu alacağın dayanağı olan —- adet faturanın davalı tarafa teslimine ilişkin dava dosyasında bir belge bulunmadığı, Ancak icra takibine konu alacağın dayanağı olan —-adet faturanın davalı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, dayanak faturaların — adedinin davalı tarafından ilgili ayda bağlı olduğu —— formuyla da bildirilmiş olduğu, bu durumun dayanak faturaların davalı tarafından teslim alındığını gösterdiği, İcra takibine konu alacağın dayanağı olan —- adet faturaya davalı tarafından itiraz edildiğine dair dava dosyasında bir belge bulunmadığı, İcra takibine konu alacağın dayanağı olan —- faturanın davacı tarafın —- ait ticari defterlerinde ve davalı tarafın —- ait yevmiye defterinde kayıtlı olduğu, Davacı tarafın—– yıllarına ait ticari defterlerinin incelenmesinde; davacının davalıdan ticari defter kayıtlarına göre takip tarihi itibarıyla —- alacaklı olduğu, Davalı tarafın —- defterinin incelenmesinde; davalının davacıya ticari defter kayıtlarına göre —– olduğu, Davacının ticari defter kayıtları ile davalının yevmiye defteri kayıtları arasında —-fark bulunduğu, Tarafların —— başlıklı bölümde açıklandığı üzere; davalının ticari defterlerine yapması gereken ancak yapmadığı kayıtlar yapıldığında, davalının yanlış yaptığı kayıt düzeltildiğinde, davacının ticari defterlerine yanlış yaptığı kayıt çıkartıldığında tarafların ticari defter kayıtları arasında bir fark kalmayacağı ve davacının davalıdan olan alacağının ticari defter kayıtlarına göre takip tarihi itibarıyla ——- takip tutarı üzerinden başlatmış olduğu icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine açmış olduğu itirazın iptali davasında davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline karar verilmesini istediği, harca esas değeri —— olarak gösterdiği, Mahkemenizce davacı tarafın davalı taraftan alacaklı olduğuna karar verilir ise; icra takibinden önce davacı tarafından davalı taraf temerrüde düşürülmediğinden, davalı taraf davacı tarafın başlatmış olduğu icra takibi ile temerrüde düştüğünden takip tarihi öncesi için işlemiş faiz oranı belirlenemediği ve işlemiş faiz tutarı hesaplanamadığı, Mahkemenizce davacı tarafın davalı taraftan alacaklı olduğuna karar verilir ise; davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren yıllık ——kısa vadeli avanslar için uyguladığı avans faiz oranına göre belirlenen, ticari işlerde istenebilecek değişen faiz oranları üzerinden ticari temerrüt faizi uygulanabileceği, yönündeki görüşünü bildirmiştir.
Dosyanın yeni bir mali müşavire tevdi ile, tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu —- tarihli raporunda özetle: —- Tacir olan davacının defter kayıtları incelenmiş, —- tutulduğu, davalı şirketin ticari defterleri dosya kapsamında mevcut —-tarafından düzenlenen bilirkişi raporu ile incelenmiş olduğu, —–Taraflar arasındaki ticari ilişkinin ihtilafsız olduğu, davacı şirketin takip tarihi itibariyle kendi defterlerinde —— alacaklı gözüktüğü, davalı şirketin defterlerinde davacı şirkete yapılan ödemelerin kayıtlı olmadığının dosya kapsamında mevcut bilirkişi raporu ile tespit edildiği, davacı tarafından davalı şirket adına düzenlenen faturaların her iki şirketin ticari defterlerinde de kayıtlı olduğu, faturalara herhangi bir itirazda bulunulmadığı, davalının fatura bedellerinin ödendiği yönünde itirazı bulunduğundan faturaların ve fatura içeriği malların davalıya tesliminin ispatlanmış olduğu böylelikle ispat yükü yer değiştirerek artık ödemesinin yapıldığının somut delilerle ispat yükünün davalıya geçtiği, bu yönde de bir delilin olmadığı hususları topluca değerlendirildiğinde, davacının —— alacağının bulunduğunun kabulü gerektiği, Huzurdaki itirazın iptali davasına konu icra takibinin —- tarihinde başlatıldığı, davalının takibe —– tarihinde itiraz ederek takibin durduğu, davalı şirket tarafından davacı şirkete verilen ——-cirolandığı, çekin vadesinde karşılıksız çıkması üzerine —– tarafından davacı ve davalı aleyhine —- sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olduğu, işbu icra takibine davalı tarafından kartsız ödeme işlemi ile —- tarihinde —— tutarında ödeme yapılmış olup, işbu tutarlı ödemenin huzurdaki dava konusu takip tarihinden sonra yapıldığından, takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin TBK m.100 gereği öncelikle faiz ve masraflara mahsup edileceğinden, tarafımızca hesaplamada dikkate alınmadığı, FAİZ: Her ne kadar davacı tarafından takip öncesi faiz talep edilmişse de, davacının davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin tebliğ şerhine havi ihtarname bulunmadığından takip öncesinde alacak muaccel olmadığından faiz talebinin yerinde olmadığı, ançak, —– kısmen ya da tamamen Davacı lehine hüküm kurması halinde; tarafların tacir olması, işin ticari iş olması, temerrüt faiz oranının önceden kararlaştırılmamış olması münasebetiyle, takip sonrasında hükmolunan asıl alacağı için 3095 s.k m.2/2 kapsamında avans faiz talebinin yerinde olduğu, açıklanan sebeplerle, takdiri Mahkemeye ait olmak üzere Davacının; Davalı tarafından —– yapmış olduğu itirazın hükmolunacak davacı alacağı üzerinden iptalini isteyebileceği, Ancak, mahkemenin gerek savunmalarının tümü ve gerekse faize hasren tamamen davalı müdafaaları yönünde hüküm kurmak hususunda da hiç şüphesiz muhtar bulunduğu, icra inkâar tazminatı ve sair hususların yüce yargı makamının münhasır takdiri içinde kaldığı, kanaatlerine ulaşılmıştır.
—- tarihli bilirkişi raporunda işaret edildiği üzere, davalı tarafından yapılan ödemenin mahkememiz dosyasına konu icra dosyasında ki asıl alacaktan ne oranda düşürüleceği, söz konusu ödeme dikkate alınarak, davacının takip tarihi ve dava tarihi itibari ile alacak miktarının ayrıntılı bir şeklide hesaplanması için dosyanın önceki bilirkişiye tevdi ile ek rapor alınmasının istenilmesine karar verilmiş olmakla, bilirkişi mahkememize hitaben hazırlamış olduğu —- tarihli ek raporunda özetle:
Davacı Alacağı Yönünden: Raporumuzun Genel Değerlendirme kısmında ayrıntılı izah edildiği
üzere, davacı şirketin—- sayılı icra takip
alacağına —-dava tarihi itibariyle kapak hesabı yapılmış olup, davacının dava tarihi
itibariyle talep edeceği alacak tutarı —- olarak hesaplanmıştır.
Bilirkişi raporu HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Toplanan deliller, icra takip dosyası, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ticari defterler, bilirkişi incelemesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Davacı tarafça fatura alacağından kaynaklı olarak davalı aleyhine icra takibi yapıldığı,davalının itirazı üzerine mahkememizde itirazın iptali davası açıldığı,Tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede davacının takip konusu yaptığı —- adet faturanın her iki tarafın ticari defterlerinde yer aldığı, davalı tarafça davacıya fatura karşılığı verilen —– bedelli çekin karşılıksız çıkması üzerine işbu çeke ilişkin alacağın tahsiline ilişkin —– sayılı dosyasından takip başlatıldığı, bunun üzerine davalı tarafça icra takibinden sonra ancak dava açılmadan önce —- tarihinde sözkonusu çekle ilgili — ödeme yapıldığı,davaya konu çekin takibe konulduğu icra dosyasının infaz edildiği dolayısıyla davacının da —- miktarda borçtan kurtulduğu dikkate alınarak asıl alacaktan —— bedelin düşülmesi gerektiği kanaatine varıldığı,bu sebeple yapılan bu ödeme yönünden davadan önce ödeme yapılmış olması sebebiyle hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verildiği,bu miktar kadar asıl alacaktan düşüldüğü,dolayısıyla davacının denetime elverişli — tarihli Bilirkişi raporuna göre takip tarihi itibariyle, davalıdan —- alacaklı olduğu,bu bedelden —bedelin düşülmesiyle kalan —- bedel üzerinden takibin devamının gerektiği, davalının takipten önce temerrüde düşürülmemesi sebebiyle faize ilişkin talebin reddinin gerektiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne alacak yargılamayla belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının DAVASININ KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE;
— bakımından hukuki yarar yokluğundan davanın reddine,
Davalı borçlunun —-sayılı dosyasına yaptığı İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE ,takibin —- asıl alacak üzerinden takip tarihi itibariyle işleyecek avans faiziyle birlikte devamına ,
Alacak yargılamayla belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli 112,61 TL nin davacı tarafından peşin yatırılan 288,43 TL den mahsubu ile 175,82 TL nin davacıya iadesine,
3-Dava şartı olan arabuluculuk görüşmeleri neticesinde —-Arabulucu Başvuru Nolu dosyada taktir olunan 1.320,00-TL ücretin kısmen kabul kısmen red oranı dikkate alınarak 91,12 TL’lik kısmın davalıdan, 1.228,88 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 1.500,00 TL bilirkişi gideri, 198,90 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.698,90 TL nin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 117,28 TL si ile 339,23 TL harç gideri toplamı olan 456,51 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 1.648,60 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Red edilen kısım yönünden ; Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan kullanılmayan bakiye kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde ——- Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/03/2022