Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/561 E. 2020/820 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/561 Esas
KARAR NO : 2020/820

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/08/2019
KARAR TARİHİ : 17/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalı …——– poliçesi ile sigortalı olan dava dışı sürücü ——- plaka nolu aracın ———tarihinde müvekkili sevk ve idaresindeki ——– plaka nolu araca asli kusurlu olarak çarptığını, kaza sonucu müvekkilinin yaralandığını ve sürekli sakat kaldığını, müvekkilinin maluliyet oranının——- tespit edilmesini, tedavi süresince aylarca hastanede kaldığını, tedavi süresi boyunca sakatlığın %100 olarak kabul edilmesini ve buna göre hesap yapılmasını, kaza sonrası sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak davalı tarafından ödeme yapılmadığını, faizin olay tarihinden itibaren hesaplanmasını aksi halde davalı … şirketine müracaat edilen tarihten 8 iş günü sonrasından faizin başlatılmasını, arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını iddia ederek; daha sonra arttırılmak üzere şimdilik müvekkili … için sürekli sakatlık tazminatı olarak 5.000,00 TL tazminatın (davalı … şirketinin —- limiti ile sorumlu olmak kaydıyla) kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, dava konusu kazaya karışan —– nolu aracın müvekkili şirket nezdinde —-poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe teminatı dahilinde sigortalının kusuru oranında olduğunu, müvekkilinin temerrüde düşmediğini ve dava açılmasına da sebebiyet vermediğini, davacının sürekli sakatlık tazminat talebi ile ilgili müvekkiline başvuruda bulunduğunu, yapılan inceleme sonrasında kalıcı bir sakatlığın olmadığı tespit edildiği ve sakatlık raporunun sunulmadığından davacının taleplerinin reddedildiğini,——bedelleri ve geçici iş göremezlik zararı ve tedavi giderlerinin —- tarafından karşılanacağını, müvekkilinin bu hususlarda sorumluluğunun bulunmadığını, davacının maluliyet oranının —– tarafından tespit edilmesi gerektiğini, maluliyetin tespit edilmesinden sonra aktüer tarafından hesaplama yapılması gerektiğini, davada dava tarihi itibariyle yasal faiz işletilebileceğini savunarak; davanın açılmasına sebebiyet verilmemesi ve temerrüde düşmemiş olan müvekkil şirket aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesine, poliçe teminatı dışında kalan taleplerin reddini talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat tahsili talebine ilişkindir.
27/09/2018 tarihinde davalı … şirketine —– idaresindeyken davacı idaresindeki —— plakalı araca çarpması nedeniyle trafik kazası meydana geldiği ve kaza sonucunda davacının yaralandığı anlaşılmıştır. Davacının bu dava ile kaza sonucu oluşan maluliyeti nedeniyle sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatı talep ettiği görülmüştür.
Davalı …, kazaya karışan ———plakalı aracın kaza tarihi itibariyle kendileri nezdinde —- poliçesi kapsamında olduğunu, ancak sorumluluğun sigortalının kusuru ve gerçek zarar ile sınırlı olduğunu, maluliyet, aktüerya ve kusur yönünden uzman bilirkişilerce inceleme yapılması gerektiğini savunmuştur.
Davacının tedavi belgeleri, hasar dosyası, aracın trafik kayıtları, ceza soruşturma dosyası, olay yeri tespit tutanakları celp ve ibraz edilmiştir.
Mahkememizce kusur yönünden yaptırılan bilirkişi incelemesi ile———– meydana gelen trafik kazasında davalı … şirketine trafik sigortalı olan————— plakalı dava dışı araç sürücüsünün “..———– yola gereken dikkatini vermemesi, mevcut sürati ile olay mahalli otoyol bağlantısına gelmesi, —– etmeden aniden hatalı ve tehlikeli biçimde bağlantı yolundan doğrultu değiştirip otoyola giriş yapması, otoyolda düz doğrultuda seyrini sürdüren davacı sürücüye ilk geçiş hakkını vermemesi ve önünü kapatarak çarpması” nedeniyle %100 oranında kusurlu olduğu, olay nedeniyle davacıya atfedilecek bir kusurun bulunmadığı anlaşılmıştır.
——– Sağlık Kurulu’nun —– tarihli davacıya ait maluliyet raporuna göre; davacının beden gücü (maluliyet) kayıp oranının %5 olduğu ve iyileşme süresinin 3 aya kadar uzayabileceği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 30/07/2020 tarihinde ıslah dilekçesi verdiği, dilekçenin konu kısmında “Islah dilekçesinin sunulması” ibaresine yer verildiği ve sonuç kısmında da açıkça davanın ıslah edildiğinin belirtildiği; yine davacı vekilinin 23/11/2020 tarihli dilekçe ile talep arttırım talebinde bulunduğu, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmış olduğunu kabulü halinde bile davacının dava değeri belirli hale geldiğinde talep arttırım dilekçesi vermesi gerekirken, açıkça 30/07/2020 tarihli ıslah dilekçesini vermiş olması karşısında davacının bu davada ikinci bir ıslah veya talep arttırım hakkının bulunmadığının kabulü zorunlu olduğundan, davacı vekilinin ikinci kez vermiş olduğu dilekçenin ıslah dilekçesi niteliğinde olduğu ve ikinci ıslah hakkının bulunmadığı anlaşıldığından, davacı vekilinin ikinci ıslah talebinin yapılmamış sayılmasına karar verilerek önceki talepleri doğrultusunda dava sonlandırılmıştır.
Mahkememizce —- tarihli aktüerya uzmanı —- raporu ve aynı bilirkişinin 12/11/2020 tarihli ek raporu); davacı tarafından dosyaya ücrete ilişkin bilgi ve belge sunulmadığından tazminata esas kazancın asgari ücret olarak dikkate alındığı, davalı tarafın tam kusurlu oluşuna göre ———- göre yapılan hesaplamada, davacının — kalıcı işgöremezlik durumuna göre davacının talep edebileceği sürekli maluliyet tazminatının 54.331,14-TL olduğu; davacının 3 aylık tıbbi şifa süresine göre isteyebileceği geçici iş görmezlik tazminatının ise, 4.809,36 TL olduğu, anlaşıldığından poliçe limitleri içerisinde kaldığı anlaşılan bu bedeller üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacının davadan önce sigorta şirketine başvuruda bulunduğu fakat başvuru evrakı arasında maluliyet raporunun bulunmadığı anlaşıldığından, temerrüdün dava tarihi itibariyle oluştuğu düşüncesiyle faize dava tarihinden itibaren karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın (— tarihli ıslah dilekçesi dikkate alınarak) kabulü ile, (—- geçici iş göremezlik olmak üzere) toplam —- dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Alınması gereken ——–harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 44,40-TL peşin harç, 43,00 TL tamamlama harcı ve 143,00 TL ıslah harcı toplamı olan 230,40 TL’den mahsubu ile bakiye 2.952,82-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 2.845,30-TL yargılama gideri ile 44,40TL peşin harç, 43,00 TL tamamlama harcı, 143,00 TL ıslah harcı ve 44,40-TL başvuru harcı toplamı 3.120,10-TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan ——- takdir olunan — vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.