Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/539 E. 2021/431 K. 27.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/539 Esas
KARAR NO : 2021/431

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/08/2019
KARAR TARİHİ : 27/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan sözleşme çerçevesinde davalının davacı şirketten ürün satın aldığını. Davalı borçlu satın aldığı ürünlerin faturasında belirtilmiş olan vadelerin geçmesine rağmen ödenmediğini. Alacağın tahsili amacıyla İstanbul Anadolu —-no.lu dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından süresi içerisinde itiraz edilerek takibin durdurulduğunu. Tarafların dava öncesi zorunlu dava şartı bulunduğundan ötürü arabulucuya başvurduğunu. Bu süreçte olumlu sonuç elde edilemediğini beyan ederek, borca ferilerine yapılan haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline ve takibin devamına, borçlu aleyhine takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibari ile faturaya dayalı alacğa ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın kaldırılmasına ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Dosyamız arasına alınan İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde ödeme emrinin davalı/borçluya 04/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği davalının süresinde 08/04/2019 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan itiraz üzerine 06/08/2019 tarihinde İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; taraflara inceleme gün ve saatinde belirtilen yıllara ilişkin ticari defter ve kayıtlarını hazır etmeleri aksi halde HMK 220 ve devamı maddeleri gereğince defterlerini sunmayan tarafın ticari defterlerine lehine delil olarak dayanamayacağının ve tekrar sunamayacakları usulüne uygun biçimde ihtar edilmiş; Davacı defterleri incelenmiş ancak davalı taraf incelemeye katılmadığı gibi defter ibraz etmemiştir. Mali müşavir bilirkişi tarafından davacı defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde ‘ …1. Davacının, incelenen—- onaylı beratlarının süresinde alınmış olduğu, envanter defterinin açılış tasdiklerin T.T.K hükümleri gereğince zamanında yapıldığı görülmüştür. 2. Dava ve takip konusu cari hesap alacağını oluşturan 4 adet faturalara ilişkin olduğu, davacı şirket tarafından, davalı şirket adına düzenlenen bütün faturaların —– üzerinden davalı tarafa faturaların teslim edildiği, davalı şirket tarafından faturaların iade edildiğine, faturalar içeriği malların teslim alınmadığına veya Türk Ticaret Kanununun 21’inci maddesinde belirtilen 8 (sekiz) günlük itiraz süresinde itiraz edildiğine dair bilgi ve belgenin bulunmadığı. Dava konusu cari hesap borcunun ödendiğine ilişkin de somut belge bulunmadığı hususları topluca değerlendirildiğinde, davacının — tutarlı cari hesap alacağın olduğu sonucuna varılmaktadır. 3. Dava ve takip konusu alacak miktarının —- olduğu, taraflar arasında ödeme tarihleri ve temerrütle ilgili herhangi bir sözleşme veya davacı tarafından davalıya gönderilmiş herhangi bir borç ihtarnamesi bulunmadığından, temerrüdün takip tarihi itibariyle oluştuğu, 26.467,25 TL alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 ve değişen oranlarda kademeli olarak ticari faizi yürütülebileceği,…’ şeklinde mütaala vermiştir.
Faturaların davalıya tebliğine rağmen yasal süre de itiraz olmadığı gibi iade faturası da kesilmediği anlaşıldığından ve HMK 223/3 uyarınca ‘ İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:—- md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz. ‘ davacı defterlerini de davacı lehine delil olarak kabul ederek davanın kabulüne taraflar tacir olduklarından avans faizi uygulanmasına, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile; davalının İstanbul Anadolu ——- sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 26.467,25 TL üzerinden devamına
Alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi uygulanmasına,
2-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan alacağın %20 ‘si oranındaki 5.293,45 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine
3-Alınması gereken 1.807,98-TL karar harcına karşılık peşin alınan 452,00-TL’nin mahsubu ile bakiye 1.355,98-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından sarfolunan 960,10-TL yargılama gideri ile 452,00-TL harç gideri toplamı 1.412,10-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı lehine — uyarınca taktir olunan—- vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Dava şartı olması nedeniyle tarafların başvurmuş oldukları ——– nolu dosya gereği sarf olunan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Dair, Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacının yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.