Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/521 E. 2020/599 K. 05.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/521 Esas
KARAR NO : 2020/599

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 05/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:Müvekkili şirkete ait ——- plaka nolu aracın —– yöünde seyrederken, stabilize yol üzerinde direksiyon hakimiyetini kaybederek yol dışında bulunan taşlarla kaplanmış yüksek eğimde takla atması ile trafik kazası meydana geldiğini, tutulan tutanağı göre kazaya davalının yolun bakım ve onarımından sorumlu, üzerine düşen yükümlülüğü ihmalden kaynaklanan kaza olduğunu, kazadan sonra müvekkili aracınını hurda durumunda geldiğini, aracın sovtaj bedelinin 10.500,00 TL aracın rayiç bedelinin ise 52.000,00 TL olduğunu, sovtaj değeri düşüldüğünde şirketin zararını 41.500,00 TL olduğunu, ayrıca 150,00 TL eksper ücreti ödendiğini, noterkanalı ile —- —-.Bölge Müdürlüğüne noter kanalı ile ihtarname gönderildiğini, bölge müdürlğüünden gelen cevabı yazıda , ——-bakım onarım ve kar mücadelesein yapan sorumlu yüklenici firma olan davalıların olduğunun belirtildiği, bütün bu nedenlerle, 41.650,00 TL müvekkil zararının davalıdan tahsilini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
SAVUNMA :Davalı savunmasında özetle: davaya yetkili mahkemenin —–Asliye Ticaret mahkemesi olduğunu bu nedenle, yetkisizlik itirazında bulunduğunu, davacının dava dilekçesinde dava konusunun ne olduğunu açıkça belirtmediğini, talep edilen tazminatın türünün belirtmediğini, davacı tarafından 41.650,00 TL zarar talep edildiğini, davacınnı zararının kasko firması tarafından tanzim edilmiş olup, davacığnın iş bu davayı açmkat hukuki menfaati bulunmadığını bu nedenle davanın reddini talep ettikleri anlaşılmıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, davalıların kusuru ile meydana geldiği iddia edilen trafik kazası sonucunda “Davacının aracında meydana gelen değer kaybı ve zararın” davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Davaya konu edilen olayda; davacıya ait aracın 11.10.2013 tarihinde ——- düz ve bölünmüş tek yönlü yolda seyrederken direksiyon hakimiyetinin kaybedilmesi nedeniyle takla atması şeklinde trafik kazasının meydana geldiği anlaşılmıştır.
Olayın hemen ardından tutulan Trafik Kazası Tespit Tutanağı’nda, davacıya ait araç sürücüsünün “Aracın hızını, aracın teknik özelliklerine, yol ve hava şartlarına uydurmaması” nedeniyle; yolun yapım ve bakımından sorumlu kurumun (olayda davalıların) yol üzerinde stabilize zemin olduğunu gösterir herhangi bir işaretlemenin bulunmaması” nedeniyle kusurlu oldukları belirtilmiştir.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi ile; Dava konusu kazanın meydana geldiği karayolunun yapım ve bakımını üstlenen davalı şirketlerin, karayolunun bakımını yaparken, özellikle geceleyin yol yüzeyinin stabilize, mıcırlı ve ziftli olduğunu gösteren işaretlemeleri ve levhaları yola koymayarak sürücüleri uyarmadığından kazaya neden olduğu, bu nedenle davalıların meydana gelen kazada % 75 oranında kusurlu oldukları; davacıya ait araç sürücüsünün “Aracın hızını, aracın teknik özelliklerine, yol ve hava şartlarına uydurmaması” nedeniyle davacı tarafa % 25 oranında kusur izafe edilebileceği anlaşılmıştır.
Davacıya ait ——– marka otomobilin kaza sonrası yapılan ekspertiz raporu, hasara ilişkin fotoğraflar ve faturaların incelenmesi ve akabinde aldırılan bilirkişi raporu ile, aracın piyasa rayiç bedelinin 52.000,00 TL ve sovtaj (hurda) bedelinin 12.500,00 TL olduğu; sovtaj bedelinin düşülmesi ile davacının aracındaki toplam zarar miktarının 39.500,00 TL olduğu belirlenmiş, zararın kusura oranlaması yapılarak davalılarca tazmini gereken davacı zararının 29.625,00 TL olduğu anlaşılmış ve bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne dair mahkememizce verilen karar İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi —.Hukuk Dairesinin –esas, — Karar sayılı ilamı ile kaldırılmıştır.
İstinaf mahkemesi kararında “…davalı vekillerince aşamalarda aracın kasko sigorta şirketi tarafından davacıya ödeme yapılmış olabileceği, bu durumda davacının aynı hasar nedeniyle iki kez tazminat almış ve sebepsiz zenginleşmiş olacağı ileri sürülmesine rağmen mahkemece bu hususta kasko sigorta şirketinden bilgi sorulmamıştır. Oysa ki davacının aracının kasko sigortacısı tarafından eldeki davanın açılmasından sonra ödeme yapılmış olması ihtimalinde, davanın konusu kalmayacak, davadan önce yapılmış ödeme bulunması halinde de davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi gerekecektir.” gerekçesine yer verilmiştir.
Mahkememizce bu karara uygun olarak yeniden yapılan yargılamada —— yazışma sonucunda, davaya konu— aracın kaza tarihi olan 11/10/2013 tarihinde — nezdinde kasko poliçesi ile teminat altına alınmış olduğu, bu sigorta şirketinin 24/02/2020 tarihli cevabi yazısı ile “Kaza nedeniyle açılan hasar dosyası ve ödemenin bulunmadığının” bildirildiği anlaşıldığından; istinaf yargılaması öncesi yapılan tespitlere uygun olarak, davacının kasko poliçesi kapsamında bir ödeme de almadığı gözetilerek davanın 29.625,00 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kısmen kabulü ile,—– alacağın kaza tarihi olan 11/10/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gereken 2.023,68-TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 142,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.881,38-TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 1.956,40-TL yargılama gideri ile 142,30-TL peşin harç, 25,20-TL başvuru harcı toplamı 2.123,90 TL’nin red ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 1.510,70-TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davalı … tarafından yapılan 80,00-TL yargılama giderinin red ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 23,10-TL’nin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine arta kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … tarafından yapılan 18,90-TL yargılama giderinin red ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 5.46-TL’nin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine arta kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Kabul oranı dikkate alındığında davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan —- göre takdir olunan 4.443,75-TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Red oranı dikkate alındığında davalı … kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan — göre takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
8-Red oranı dikkate alındığında davalı … kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan — göre takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.