Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/424 E. 2020/264 K. 25.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/424 Esas
KARAR NO : 2020/264 Karar

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/07/2019
KARAR TARİHİ : 25/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: ..———–arasında devam eden ticari ilişki— tarihinde murisin vefatı ile son bulduğunu,——tarihinde taraflar arasında devam eden hesap ilişkisinde, borcuna karşılık davalıya dava dışı —— ciro ile elde ettiği ödeme —– bedelli çek verildiğini, müvekkili dava dışı —- kendisine ciro edildiği tarihte hesabına——- karşılığı ile çekin fiili ödeme günün TL karşılığı arasında oluşan kur farkından doğan fazla bedelin, aralarındaki cari hesaptan düşülmesi suretiyle ödeyerek lehine oluşan fazlalığı iade ettiği, devam eden ticari ilişkide müvekkilin haksız yere 10.563,00 TL kadar borç altına sokulmasına neden olduğu, müvekkilinin borçlu kabul edilmesi sonucu doğduğunu, bu nedenle davanın kabulünü, davalının haksız yere uhdesinde bulundurduğu 10.563,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek yasal faiz oranı uygulanarak hesaplanacak faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır. HMK’nun 128. Maddesi uyarınca; Süresi içinde cevap dilekçesi vermemiş olan davalı, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılır.
Davalı yanca süresinden —— tarihli cevap dilekçesi sunulmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak davasıdır.
——————– yazılan müzekkereye ikmalen cevap verilmiş, dava konusu çekin vade tarihinde— davalı yana ödendiği anlaşılmıştır.
Davacı yan dava ———— ciro ile elde ettiği ödeme —- bedelli çek verildiğini, davacı yanca dava dışı —- kendisine ciro edildiği tarihte hesabına işlediği TL karşılığı ile çekin fiili ödeme günün TL karşılığı arasında oluşan kur farkından doğan fazla bedelin, aralarındaki cari hesaptan düşülmesi suretiyle ödeyerek lehine oluşan fazlalığı iade ettiği, devam eden ticari ilişkide müvekkilin haksız yere 10.563,00 TL kadar borç altına sokulmasına neden olduğunu iddia etmiş ve bu hususları ispatlar nitelikte faturaları delil olarak sunmuş ise de; çek kambiyo senedi olup senetten soyuttur. Dava konusu çekin tutarı USD olarak belirlenmiş olup; vade tarihi de belirlenmiştir. Çekin veriliş tarihi ile ibraz tarihi arasındaki kur farkının sebepsiz zenginleşmeye söz konusu olması somut olayda söz konusu değildir. Somut olayda kambiyo ilişkisi mevcut olup; alacağın faturadan kaynaklanması durumunda dahi 6098 sayılı TBK’nın 99. maddesi hükümlerin gereğince ülke parası dışında başka para birimi ile ödeme yapılması kararlaştırılmışsa sözleşmede aynen ödeme veya bu anlama gelen bir ifade bulunmadıkça borç ödeme günündeki rayiç üzerinden ülke parası ile de ödenebilir. Borcun vadesinde ödememesi üzerine alacaklı bu alacağını aynen veya vade ya da fiili ödeme günündeki rayiç üzerinden ülke parası ile ödenmesini isteyebilir, şeklinde düzenleme yapılarak alacaklıya seçimlik hak tanınmıştır. Kaldı ki somut olayda borç faturadan kaynaklanmamakta, sebepten soyut kambiyo ilişkisinden kaynaklanmakta olduğundan davacının davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
DAVANIN REDDİ ile;
1-Alınması gerekli 54,40 TL harcın davacı tarafça yatırılan 180,39 TL peşin harçtan mahsubu ile 125,99 TL’nin bakiye harcın davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Karar tarihinde yürürlükte —–uyarınca ——vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.