Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/403 E. 2021/652 K. 09.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/403 Esas
KARAR NO : 2021/652

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/06/2019
KARAR TARİHİ : 09/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında ticari ilişki gereğince—– müvekkili şirket ile ticari alışverişte bulunduğunu,—– teslim edildiğini, müvekkili tarafından —— eksiksiz gerçekleştirildiğini, faturanın tebliği akabinde davalı şirket tarafından itirazda bulunulmadığını, davalı şirket tarafından söz konusu faturaya konu 132.500,00-TL ödemenin gerçekleştirildiğini, bakiye 16.705,72-TL fatura alacağının ödemesinin gerçekleştirilmediğini, ———- numaralı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, itiraz üzerine takibin durduğunu, davalının icra dosyasına yaptığı itirazının iptali ile takibin devamına, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı arasında—————- için anlaşıldığını, davacı tarafından eksik işlerin süresinde tamamlanmadığını, müvekkili tarafından defalarca düzeltilme yapılması ve işin süresinde bitirilmesi talep edilmiş ise de davacı tarafından eksik işlerin yapılmadığını, eksik bırakılan işler için müvekkili tarafından başkaca firmalara yaptırılmak zorunda kalındığını, davacının imalatının ayıplı olduğunu, faturaya bu indirimin yansıtılmadığını, davacı vekilinin her ne kadar dilekçesinde para borcuna bağlı alacaklarda —– —- mahkemesi olduğu bahsi ile kararlar koymuş ise de, taraflar arasında özel yetki kuralı olarak davanın açılacağı yer mahkemesi belirlenmediğinden davacının davalının ikamet adresinde dava açması gerekmekte olduğunu, davanın öncelikle yetkisizlik nedeni ile reddini aksi takdirde esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Davacı vekili dava dilekçesinde, ——- sayılı takip dosyasını, takip dayanağı 149.205,72 TL bedelli faturayı, cari hesap ekstresini, davacı ticari defter ve kayıtlarını, faturanın, fatura konusu malın teslimine, hizmetin yerine getirildiği kayıtları, yemin tanık ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde taraflar arasında geçen konuşmaları, kesif, yemin tanık ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine, davalı tarafın süresinde itirazı üzerin, İİK 67.maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali davasıdır.
İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
Davalı vekili icra dairesine verdiği itiraz dilekçesinde hem yetkiye ve hem de borca itiraz etmiş, davalının adresinin——-yetkili olduğunu ileri sürmüştür.
Ortada geçerli bir ilamsız icra takibinin bulunması itirazın iptali davası açılabilmesinin koşullarındandır. Geçerli bir icra takibinden söz edilebilmesi için takibin yetkili icra dairesinde yapılmış olması gerekir. Borçlunun icra dairesinine yaptığı itirazda hem yetkiye hem de borca itirazda bulunması halinde öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerekmektedir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili olmayıp, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır —-
İİK 50.maddesi uyarınca ilamsız takiplerde HMK.nın yetkiye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. HMK’ nın 6. maddesine göre ilâmsız icrada genel yetkili icra dairesi borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesi iken, sözleşmeden doğan para borçlarının takibi için başlatılan takipte sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesi de yetkili kılınmıştır.—– yerleşik içtihatlarına göre, eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda TBK’nın 89/1. ve HMK’nın 10. maddelerinin uygulama yeri yoktur——
Takip dayanağı fatura eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Takip dayanağı fatura da eser sözleşmesine konu iş yapım bedellerine ilişkindir. Dosya kapsamından da taraflar arasındaki uyuşmazğın eser sözleşmesinden kaynaklandığı açıkça anlaşılmaktadır. Takip borçlusu şirketin ————- takipte yetkili icra dairesi —- Daireleridir. Ancak takip yetkisiz olan alacaklının ikametgahı yer icra dairesinde yapılmıştır. Davalının süresi içinde yetkiye ve borca itiraz etmiş olup, yetki itirazında yetkili icra dairesi gösterilmiştir. Davalının yetki itirazı usule uygun ve yerindedir.
Her ne kadar, ——— karar ile, davalı — dairesinin yetkisine yönelik yapılan itirazın TBK 89/1 maddesi gereğince yerinde olmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmişse de, uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığı dosya kapsamı ile sabit olduğundan ve dava şartlarının değerlendirilmesine dair ara karar davacı lehine usuli kazanılmış hak sağlamayacağından karar duruşmasında söz konusu ara karardan dönülmesine karar verilmiştir.
Geçerli bir takibin bulunması—–. Açıklanan nedenlerle, eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkta takibin yapıldığı alacaklının ikametgahı icra dairesinin yetkili olmadığı, eser sözleşmelerinde TBK’nın 89/1. ve HMK’nın 10. maddelerinin uygulanamayacağı, yetkili yerde yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadığı anlaşılmakla, 6100 sayılı HMK’nın 114/2 ve İİK 67.maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yetkili yerde yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadığından 6100 sayılı HMK’nın 114/2 ve İİK 67.maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40-TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 285,30-TL harçtan mahsubu ile bakiye 230,90-TL’nin davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Tarafların dava şartı olması sebebiyle başvurmuş oldukları ——- görüşmeler neticesinde belirlenen 1320,00-TL ücretin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davalı tarafından bilirkişi ücreti olarak yapılan 1.000,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan —- 7/2.maddesine göre göre takdir olunan 2.505,86 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.