Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/316 E. 2021/150 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/316 Esas
KARAR NO : 2021/150
DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki))
DAVA TARİHİ : 19/04/2011
KARAR TARİHİ : 16/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin —– tarihinde —-bulunduğunu, bilindiği kadarı ile —- tarafından alacakları takip edilen ve ——–devredilen —- arasında —- içerisinde kredi sözleşmesi gereğince ihracatın—– yönelik kredilerin teminatını teşkil etmek üzere —- kadar üst sınır ipotekli dava konusu taşınmaza ipotek konulduğunu, dava dışı —- yapılan ve ipotek teslimine neden olan kredi sözleşmesinden doğan borçlarını —-ödediğini dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin dayanaksız kaldığını hatta dava dışı —– hiçbir borcunun kalmaması nedeniyle taşınmazdaki ipoteklerinin birer birer kaldırıldığını, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğinde kaldırılmasının talep edildiği ancak dosyasının bulunamaması gerekçe edilerek ipoteğin kaldırılmasının ihmal edildiğini, buna rağmen davalı bankanın ———- dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi yaptığını, takibin dayanağı bulunmadığını belirterek ipotek kaydının kaldırılmasına, , ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılmış takibin iptaline, ve %40 dan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; ipoteğin teminat teşkil ettiği kredi borcunun ödenmediğini, davacı tarafın iddiasının yerinde olmadığını , öte yandan husumetin şubeye değil —— yöneltilmesi gerektiğini itilafın —– olduğunu davanın ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini savunarak davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile ipoteğin kaldırılması ve buna bağlı olarak da borç mevcut olmadığından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takibin iptaline ilişkindir.
Mahkememiz dosyasının ilk yargılaması —- esas sayılı dosyası üzerinden yapılmış olup davanın reddine karar verilmişse de ——- ilamında ” Mahkemece, yaptırılan bilirkişi incelemesine göre ipotek ile teminat altına alınan borcun devam ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm verilmesinden sonra davalı banka tarafından dava konusu ipoteğin paraya çevrilmesi için yapılan takip konusu alacak haklarının —- anlaşılmıştır. Mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiş, —— sayılı ilamı ile onanmış ise de, davacının karar düzeltme talebi üzerine yapılan yeniden değerlendirmede, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalı banka kayıtları üzerinde yapılan incelemede ipotek senedinde bankaya olan kredi borçları teminat altına alınan müşteri —- hesapları değil, ipotek senedi ve takiple ilişkisiz olan—— hesapları incelenmiş ve bu şirketin bakiye borcu olduğu saptanmıştır. Mahkemece bilirkişi raporundaki bu tutarsızlığın giderilmesi için bu iki şirketin isim benzerliği de dikkate alınarak nevi değişikliği olup olmadığı, bu iki şirketin aynı şirket mi olduğu araştırılmadan bilirkişi raporuna değer verilerek hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu yönden bozulması gerekmiştir. ” gerekçesi ile kararımız bozulmakla yeni esası işbu dosya olmuştur.
Bozma sonrasında kök raporu hazırlayan bilirkişilerden ek rapor alınmış olup bilirkişiler ek raporunda özetle ; dosya içerisindeki belgeler incelendiğinde davacının ipotek ile teminatı sağladığı banka kredilerin borçlusunun kök bilirkişi raporu dosyaya sunulduktan sonra iflas etmiş olan dava dışı —— görüldüğü, bozma kararı sonrası dosyaya ibraz edilen——unvanlı firma kaydı bulunamadığını, ayrıca limited şirketten —– dönüşmediğini,—— kararı —-tarihli kök bilirkişi kurulu raporunda kredi borçlarının asıl borçlusu olduğu belirtilen dava dışı borçlunun şirket ünvanının —– sehven —– yazılmasından kaynaklandığını, bilirkişi heyetince mali inceleme dava dışı tasfiye halinde —- üzerinden gerçekleştiğini, —- ünvanlı bir şirketin mevcut olmadığını ortaya koyması bu tespiti doğruladığını, — tarihli kök raporda mali incelemenini asıl borçlu —— belgeler üzerinden ifa edildiğini mütalaa etmişlerdir.
Dava ipoteğin kaldırılması ve buna bağlı olarak da borç mevcut olmadığından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takibin iptaline ilişkindir.İpoteğin kaldırılabilmesi için temin ettiği borcun ödenmiş olması zorunludur, aksi takdirde taşınmaz kime satılırsa satılsın ipotek lehtarı taşınmazı sattırarak alacağını tahsil etme imkanına sahiptir.Borcun ödendiğini ispat yükü davacı tarafa düşmektedir.Davacı bununla ilgili olarak ipoteğin fekki talepleri ve ——–sayılı yazısını sunmuştur. Ancak bu yazılarda geçen ipotekler farklı ipoteklerdir, tarihi ve —- ayrıca taşınmazı ada parsel numarası tutmamaktadır. bankanın elinde başkaca yeterli ipoteği varsa müşterisini zarara uğratmaması için borcu kadar ipotekli taşınmaz kalması kaydı ile bir kısım gayri menkullerden ipoteği kaldırmış olması borcun tamamının ödendiği anlamına gelmez, amaç borcun tahsilidir ve ipoteğin amacıda borcu temin etmesidir, bir kısım gayrimenkullerden kaldırılmasına rağmen bir kısımlarından kaldırılmaması da, aslında davacı vekilinin iddiasının aksine borcun tamamen ödenmediğini gösterir. Aksi halde tüm ipotekli taşınmaları ile ilgili dosyasını bulmadan ana dosyadan ipoteğin fekki yazısının yazılması mümkündür, tamamı ödenmiş borç için dosyasının bulunamadığının söylenmesi hayatın olağan akışına aykırı bulunmuş başkaca delillerle takviye edilmediğinden değer verilmemiştir.
Mahkememizce görevlendirilen Bilirkişi heyeti, davalı bankanın defter ve kayıtlarını incelemiş ve —-tarihi itibariyle, defter kayıtlarına göre borç bakiyesinin —- olduğu, tespit edilmiştir, bu hususu raporun —- sayfasında açıkça belirtmiştir. Bu nedenle davalı bankanın defter ve kayıtlarının incelenmediğine dair davacı tarafın iddiası yerinde bulunmamıştır.Bozma sonrası aldırılan bilirkişi raporunda da,—- bozma kararında işaret edilen —- tarihli kök bilirkişi kurulu raporunda kredi borçlarının asıl borçlusu olduğu belirtilen dava dışı borçlunun şirket ünvanının – ve ——sehven —— yazılmasından kaynaklandığı, bilirkişi heyetince mali inceleme dava dışı tasfiye halinde —– üzerinden gerçekleştiği ——şirketin mevcut olmadığını ortaya koyması bu tespiti doğruladığı, —- tarihli kök raporda mali incelemenini asıl borçlu —–belgeler üzerinden ifa edildiği,dolayısıyla defter kayıtlarına göre borç bakiyesinin—— olduğu,davacının borcun ödendiğine ilişkin iddiasını ispatlayamadığı kanaatine varılmakla bin önceki mahkememiz kararı aynen benimsenmiş davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harcın davacı tarafça yatırılan 445,50 TL peşin harçtan mahsubu ile 386,20 TL harcın davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 4500 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde——– Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/02/2021