Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/310 E. 2019/925 K. 01.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/310 Esas
KARAR NO : 2019/925

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/05/2019
KARAR TARİHİ : 01/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 01/10/2017 vade tarihli, 21/04/2016 tanzim tarihli —— cirosundan sonra 15.000,00-TL ana paraya ilave edilen faizle birlikte toplam 33.150,00-TL bedelli senedi imzalayarak davalıya verdiğini, davalının müvekkili ile ve diğer cirantalarla hiçbir ticareti bulunmadığını, aralarındaki tek hukuki ilişkinin müvekkilinin nakit olarak sıkıntıya girmesi sonucu — isimli kişinin daha önceden kendisinin faizle para satın aldığı davalıya müvekkili götürmesi ve oldukça fahiş faiz oranıyla kendisine para verilmesi ve senet tanziminden ibaret olduğunu, 2017 Aralık ayı içinde müvekkili adına kardeşi—- davalıya 3.500,00-TL ve 3.000,00-TL evrak alınmaksızın ödeme yapıldığını, ancak müvekkilinin kardeşine ödeme evrakı verilmediğini, ayrıca müvekkilinin borç para aldığı 21/04/2016 tarihinden sonra 11/11/2016 tarihinden itibaren davalıya borç ödemesi ibaresi ile 30.050,00-TL para ödediğini, davalı tarafın aldığı bu paralara rağmen mükerrer tahsilat yapma peşinde olduğunu, müvekkilinin firma sahibi olduğunu, davalının ise şahıs olduğunu ticari bir ilişki bulunmadığını, son olarak da 26/11/2018 de son taksitini ödediğini, müvekkilinin belgeli olarak toplam 30.050,00-TL, belgesiz tanıklı olarak toplam 6.500,00-TL ile birlikte 36.550,00-TL davalıya para ödediğini, davalının ödemelere rağmen kötü niyetli olarak İstanbul —- İcra Müdürlüğünün 2018/46194 E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, başlatılan icra takibine ilişkin tebligat yapılmaksızın, alınan ihtiyati haciz kararı ile İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün 2019/160 Tal. Sayılı dosyası ile müvekkiline ait iş yerine hacze gelindiğini, cebri icra tehdidi altında borç kabulü olmaksızın müvekkili nam ve hesabına—– şube kodu — nolu — hesabından alacaklı vekilinin—– şube kodu —- nolu——- hesabına 7.000,00-TL haricen ödeme yapıldığını, İstanbul Anadolu —–. Asliye Ticaret Mahkemesi —-.iş sayılı dosyası ile ihtiyati tedbir kararı verildiğni, müvekkili tarafından dosya borcu icra kasasına tedbir kararı kapsamında depo edildiğini, arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz tamamlandığını, müvekkilinin iş bu senet dışında hiçbir borcu ve hukuki bağı olmayan mükerrer tahsilat yapmaya çalışan davalının haksız ve kötüniyetli icra takibi yapması karşısında müvekkilinin kendisine yapılan ödemeler nedeniyle herhangi bir borcu bulunmadığından menfi tespit ile icra takibinin iptaline, kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, İstanbul —— İcra Müdürlüğü’nün 2018/46194 E. Sayılı dosyası ile başlayan icra takibinin iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığından mahkememizin görevsiz olduğunu, taraflar arasında kambiyo senedi mevcut ise de, taraflar arasında ticari ilişkinin bulunmadığını, davacının senedin dayanağı olarak ileri sürdüğü faizle borç para verildiği iddiasının asılsız olduğunu, davacının senetteki imzaya bir itirazının olmadığını, davacının şahsi defilerini ancak —-‘ye ileri sürebileceğini, iyi niyetli meşru hamil olan müvekkiline karşı şahsi defiler ileri sürülemeyeceğini, müvekkilinin ikrazatçılık belgesinin olmamasına rağmen faizle borç para verdiğinin iddiasının gerçek dışı olduğunu, dava konusu çekin yasal unsurlara sahip olduğunu, davacı tarafın yapıldığı iddia olunan ödemelerin icra takibine konu bonoya istinaden olduğuna dair hiçbir delil ibraz etmediğini, mahkememizin görevli olmaması nedeniyle davanın usulden reddine, müvekkilinin alacağının tahsilini geciktirmek amacıyla kötü niyetli olarak mahkememiz huzuruna getirilen ve ispatlanamayan davanın esastan reddine, haksız ve kötü niyetli olarak açılan davadan dolayı davacının asıl alacağın %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile menfi tespit istemine yöneliktir.
Davacı, 21/04/2016 tanzim ve 01/10/2017 vade tarihli, 33.150,00-TL tutarlı bonoyu imzalayarak davalıya verdiğini, davalı ile hiçbir ticaretinin bulunmadığını, para ihtiyacı nedeniyle davalıdan nakit ödünç para aldığını, haricen yaptığı ödemelerle bakiye borcunun bulunmadığını iddia etmiş; davalı ise, davacı iddialarını kabul etmemekle birlikte ispat yükünün davacıda olduğunu, mahkemenin görevsiz ve yetkisiz olduğunu savunmuştur.
HMK’nun 114 maddesine göre “Mahkemelerin görevi dava şartı olup yargılamanın her aşamasında resen nazara alınabilecek”tir. TTK’nın 4.maddesinde yazılı davalar mutlak ticari davalardır. Bu yasa maddesi dışında kalan davalar ise normal hukuk davalarıdır. Bu davaların ticari dava sayılabilmesi için TTK’nın 4/1.maddesi uyarınca her iki tarafında tacir ve davanın ticari işletmesi ile ilgili olması (nispi dava olması) gerekir. Somut olayda her ne kadar menfi tespit istemi bonoya dayalı ise de, gerek tarafların “aralarında ticari ilişki bulunmadığı” yönündeki beyanları gerekse de menfi tespit istemine konu bono üzerindeki ————ibaresi uyarınca iki gerçek kişi durumundaki taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığından, temel ilişki yönünden ticari niteliği bulunmayan davada genel mahkemelerin görevli olduğu düşüncesiyle mahkememizce görevsizlik kararı verilmiştir.
HÜKÜM :
1-Davacının dava dilekçesinin görev yönünden reddi ile karar kesinleştiğinde DOSYANIN GÖREVLİ İSTANBUL ANADOLU NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
2-HMK.’nun 20.maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde dosyanın ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.