Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/248 E. 2021/695 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/248 Esas
KARAR NO: 2021/695
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/10/2013
KARAR TARİHİ: 21/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili —- tarihinde sevk ve idaresini —- yaptığı, —- adına kayıtlı aracın çarptığını, meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin —- kaldırıldığını, müvekkili — raporlarından anlaşılacağı üzere ——– kaldığını, bu süreç boyunca birçok tedavi gördüğünü, nitekim müvekkilinin —- tarihinde ameliyata alındığını, halen ayağını kullanamadığını, taburcu edildikten sonra —- tarafından — —- etmesi, bu süre sonunda tekrar ameliyata alınacağını belirttiğini, müvekkilinin kaza sonrası ayağında meydana gelen hasarın önemli nitelikte olduğunu, yaralama neticesinde müvekkilinin ayağını kullanamadığını, müvekkilinin halen tedavi gördüğünü, müvekkili —— adresinde apartman görevlisi olduğunu, işini devam ettirebilmesinin ayağını kullanabilmesine bağlı olduğunu, müvekkilinin evde bakımının halen sürmekte olduğunu, bahse konu kazada sevk ve idaresi —- yapılan — plaka sayılı aracın trafik kazası tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere olayda kavşağa yaklaşırken hızını azaltmama sebebiyle ——kural ihlali yaptığını, kazada sürücünün kusurunun sabit olduğunu, müvekkilinin iş ve aile hayatını olumsuz etkilediğini, davalıların sebebiyet verdiği bu manevi üzüntü ve kayıpların giderimi ve denkleştirmesi gerektiğini, manevi zarar olarak ortaya çıkan bu —–maddi olmayan bir şeye karşı yöneltilmiş haksız bir tecavüzün sonucu olması gerekmediğini, aynı zamanda bir şahıs varlığını temsil eden maddi şeylerin zarara uğratılmasından da ileri gelebileceğini, davalının müvekkiline yaşatmış olduğu acı ve manevi ızdırabın hafifletilmesi için işbu davayı açmanın zorunlu hale geldiğini, ayrıca müvekkilinin yaralandığı süreçte mahrum kaldığı kazanç ve yaralanması sebebiyle yapmak zorunda kaldığı masrafları da talep etme zorunluluğu doğduğunu, bu nedenlerle fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkilinin vücut bütünlüğüne yönelik bu haksız fiil nedeniyle şimdilik—- maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline, —-manevi tazminatın da dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı araç sahibi— sürücüsü —— müteselsilen tahsiline, dava sonucunda müvekkilinin hak kaybına uğramaması açısından ve alacaklarının tahsilinin dava sonunda tehlikeye girmemesi amacıyla halen davalı —-kayıtlı olması halinde —– sayılı aracın kaydına üçüncü kişilere devir temliğinin ve her türlü mülkiyeti sınırlayıcı tasarrufların önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı —cevap dilekçesi ile özetle; müvekkilinin —- yakındır —– yapmakta olduğunu, bugüne kadar kendi kusuruna dayanan hiçbir araç kazasına karışmadığını olay günü müvekkilinin bayan müşteriyi —- istikametinde yola çıktığını, müşterinin talebi üzerine özellikle yolda bulunan ——sarsılmaması için yavaş giderken olay mahalline geldiğinde daha da yavaşlayarak sola dönüşünü yaptığını ancak kaldırıma bir ——- olan davacının araç kendisine hiç değmediği halde panikle kendisini yere attığını ve yere kapaklandığını gördüğünü, aracını hemen durdurup davacının yanına geldiğini ve iyi olup olmadığına bakım durumunda sıkıntı olacak bir hal olmamasına rağmen tedbirli davranıp ambulans çağırdığını, müvekkilinin kaza tespit tutanağının tanzimi için —- olduğundan olay mahallinden ayrılmadığını ve davacıya eşlik edemediğini, olay mahallinde yaklaşık bir saat beklediğini, tespit tutanağını tutmak üzere gelen —- müvekkilinden olayın nasıl gerçekleştiği hususunda bilgi alıp uygun bir zamanda karakola gelirse bilgi alabileceğini söyleyerek gittiğini, müvekkilinin polis memurunun sadece davacı yanın beyanı doğrultusunda kaza tespit tutanağı düzenlediğini ve tüm kusuru haksız ve dayanaksız şekilde kendisine yüklediğini, huzurdaki dava ile öğrendiğini, müvekkilinin memurun bu kadar hatalı bir tutanak düzenleyeceğini aklına dahi getirmediğini —– plakalı araçta sadece şoför olduğundan davacıya çarpmadığını, onun bu kadar hafif bir düşme neticesinde yaralandığını bir an bile düşünmediğinden haklı olarak polise verdiği beyandan sonra işine ve normal yaşamına devam ettiğini, kaza tespit tutanağının mesleğinde deneyimsiz görevli bir memur tarafından taraflı ve hatalı şekilde tanzim edildiğini, ceza dosyasının bekletici mesele yapılmasını talep ettiğini, müvekkilinin olayda kusurlu olmadığını, kusuru olmadığı halde gerek kaza davasında sanık gerekse nezdindeki hukuk davasında davalı durumuna düşürüldüğünü, maddi ve manevi tazminat talep isteminin kabul edilemeyecek derecede fahiş olduğunu, bu nedenlerle tüm beyanların kabulü ile her açıdan haksız ve dayanaksız olan davanın maddi ve manevi tazminat ile faiz isteminin reddine, dava harç ve yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- cevap dilekçesi ile özetle; davacının ayağında belirtildiği gibi bir yaralanmasının olmadığını, bu hususun davacının sunduğu belgelerden ve raporlardan da anlaşıldığını, anılan olayın abartıldığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının hastanede kaldığı süre, tedavileri, istirahati, tedavi giderleri, dava dilekçesindeki taleplerinin olayın oluş şekline göre haksız ve dayanaksız olduğunu, davacının iddialarının ispatı açısından olayı abarttığını, ayağını dahi kullanamadığını da ifade ettiğini, bu durumun gerçeklerle bağdaşmadığını, davacının mezkur olayı kullanarak işini yapamadığını ve işini kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını ifade ettiğini, bunun yanı sıra davacının apartman görevlisi olduğunu ve bu süre zarfında eşinden yardım aldığını beyan ettiğini, davacının bu yöndeki beyanlarının da çelişki içerdiğini, genel adli muayene raporunda ——– edildiğini, tedavisinin belirli bir süre için yapılan davacının sağlık durumunun iyi görüldükten sonra hastaneden çıkarıldığını, kontrolleri ve pansumanının yapıldığını, davacının maddi ve manevi taleplerinin haksız ve dayanaksız olduğunu, davacının yaralanmasına ilişkin olarak —– nezdinde uzman bilirkişi raporu alınmasını talep ettiklerini, müvekkilinin mezkur aracın sahipi olup —- plakalı aracın — çalıştırılmak üzere diğer davalı —– bahsedildiği gibi kavşağa hızlı girmediğini, normal hız sınırlarını aşarak kullanmadığını, olay esnasında, davacının yaya olarak olaya sebebiyet vermesi hususundaki etkisinin de tartışılması gerektiğini, olay yerinde yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde kazaya ilişkin gerçekler ve kusur durumunun tespit edileceğini, davacının manevi tazminat hususundaki taleplerinin haklı ve dayanaklı bir yanı da bulunmadığını, davacının kendini mahkeme yerine koyarak diğer davalı sürücünün tamamen kusurlu olduğunu ifade ettiğini, davacının mezkur olayda kusurunun bulunduğunu, tarafların —- uygun şekilde manevi tazminat durumunun belirlenmesi gerektiğini, bir tarafı zengin, diğer tarafı mağdur edecek şekilde fakirleşmesine neden olacak manevi tazminata hükmedilemeyeceğini, davacının manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu, mezkur olayı kullanarak zenginleşmeyi amaçladığını, davacının dava dilekçesinde maddi zararlarına ilişkin kalemleri, belgeleri ve delilleri net şekilde ifade edemediğini ve ibraz etmediğini, mezkur olay sonrası sürücü davalı —- hakkında taksirle yaralanmaya neden olma suçundan kamu davası açıldığını, müvekkiline ait araca haksız ve hukuka aykırı bir şekilde ihtiyati haciz uygulaması yapıldığını, zira müvekkilinin mülkiyetinde olan kazaya karışan aracın trafik sigortalı olduğunu, davacının bir zararı olduğu kanıtlandığında diğer davalı —- şirketi tarafından davacı tarafa ödeme yapılacağını, bu nedenlerle dava konusu araca uyguladığı haksız ve hukuka aykırı ihtiyati haciz kararının teminat karşılığında kaldırılmasına,—– sayılı dosya sonucunun bekletici mesele yapılmasına, haksız ve dayanaksız maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —– vekili cevap dilekçesi ile özetle; davaya konu aracın müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu, sigorta poliçesi gereğince dava konusu zarara ilişkin sorumluluklarının poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davacı vekilinin dava dilekçesinde meydana gelen kaza sonrası davacının malul olduğunu iddia ettiğini ancak özürlülük ölçütü, sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmeliğe göre kişinin tüm tedavileri tamamlandıktan sonra sakatlığın —- boyunca stabil ve kalıcı olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, meydana gelen kaza nedeniyle davacı tarafından yapılmış olan hastane masraflarından müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağı—- prim aktarımı yapmama insiyatifi bulunmadığını, aksinin düzenlenmediğini, müvekkili şirketin sağlık hizmet bedelleri bakımından sorumluluğu bulunmadığını, davacının iddiasının aksine burada sorumluluğun —- olduğunu, kazanç kaybının sigorta genel şartlarına göre poliçe teminatı dışında olduğundan kazanç kaybı talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirket açısından faiz sorumluluğunun da bulunmadığını, bu nedenlerle aleyhlerine açılan davanın reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava trafik kazası sonucunda oluşan yaralanma sebebi ile kazaya sebebiyet veren sürücüye aracın maliki işletene ve kazaya sebebiyet veren aracın —– karşı açılan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Davacı —- sadece maddi tazminat talep etmiştir.
Dava öncelikle—-tarihli karar ile hükme bağlanmış bu kararda — maddi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine —- manevi tazminatın davalılar — alınarak davacıya verilmesine hükmetmiş ise de —- tarihli kararı ile ——görevsizliğine karar vermiştir. Görevsizlik kararı uyarınca uyuşmazlık mahkememizin yukarıdaki numarasını alarak yargılanması mahkememizce devam edilmiştir.
Yargılama sürecinde davalı —- tarihli dilekçesi ile maddi tazminatın icra edildiği —- sayılı dosyasına ödeme yapıldığı belirtilmiştir.
—– dosyasının —— üzerinden getirtilerek incelenmiş ve —- tarihli reddiyet makbuzundan dosyaya —- tahsilat sağlandığı görülmüştür.
Davacı vekili— tarihli —- celse de maddi tazminata ilişkin tazminat alacaklarını aldıklarını, manevi tazminata ilişkin alacaklarını almadıklarını beyan etmiştir. Bu çerçevede davacıların maddi tazminat talepleri konusuz kaldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmiştir. Görevsiz mahkemece belirlenen ilam vekalet ücreti olarak icra dosyasından —–vekalet ücreti tahsil edildiği nazara alınarak, davanın açılmasına sebebiyet veren davalılar aleyhine maddi tazminat bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesinde belirlenen — avukatlık ücretinden ödenen —düşülmek suretiyle—- davacı vekili lehine avukatlık ücretine hükmedilmiştir.
Davacının kazada — kusurlu oluşu, maluliyetinin —– paranın alım gücü, —- durumu, tazminatın zenginleştirme ve ödeyeceklerin —- sebebiyet vermeyecek şekilde takdir edilmesi ilkeleri nazara alınarak—- manevi tazminatın uygun olduğu kanaatine varılarak —- davalıların müşterek ve müteselsil sorumluluk kapsamında kaza tarihinden başlamak ve yasal faiz işletilmek kaydıyla davalılardan alınıp davacıya verilmesine karar verlmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Maddi tazminat talepleri yönünden konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Manevi tazminat yönünden manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 8.000,00-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte Davalı — Davalı —- müşterek ve müteselsil sorumluluk kapsamında alınarak davacı tarafa verilmesine,
3)Vekalet Ücretleri ;
I) Maddi Tazminat davası yönünden;
Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca taktir olunan 2.032,46-TL maktu vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
II)Manevi Tazminat davası yönünden;
a)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca taktir olunan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılar —– müşterek ve müteselsil sorumluluk kapsamında alınarak davacıya verilmesine,
b)Davalılar—– lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
4)Alınması gereken 546,48- TL karar harcına karşılık peşin alınan 512,33-TL’nin mahsubu ile bakiye 34,15-TL’nin terkin sınırı altında kalması sebebiyle tahsiline yer olmadığına,
5) Yargılama Giderleri;
a-Davacı tarafından sarfolunan 2.701,80-TL yargılama giderinin davanın kabul kısmına isabet eden 720,48-TL’si ile peşin alınan 512,33-TL harç gideri toplamı 1.232,81-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
b-Davalı —- tarafından sarfolunan 150,00-TL yargılama giderinin davanın reddedilen kısmına isabet eden 110,00-TL’sinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
c-Davalı —– tarafından sarfolunan 150,00-TL yargılama giderinin davanın reddedilen kısmına isabet eden 110,00-TL’sinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere Davacı vekilinin, Davalı —- vekili ve Davalı —– vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 21/09/2021