Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/227 E. 2020/345 K. 16.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/227 Esas
KARAR NO: 2020/345
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 26/04/2019
KARŞI DAVA TARİHİ : 30/05/2019
KARAR TARİHİ : 16/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı/Karşı Davalı vekili dava dilekçesi ile özetle; davalı hakkında ———- tarihinde tesisata ilişkin “perakende satış sözleşmesi yapılmadan elektrik kullanılmaktadır, kaçaktan kesildi” gerekçesinin kaçak elektrik tüketim tespit tutanağı tutulduğunu ve kullanımına ilişkin tahakkuk eden bedelin tahsili için davalı borçlu adına fatura çıkarıldığını, ancak işbu faturaya istinaden ödeme yapılmadığından alacağın tahsili için ——- İcra Müdürlüğünün ———Sayılı dosyası ile davalı borçlu hakkında icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun icra dosyasına sunduğu haksız ve mesnetsiz itiraz dilekçesi ile borca itiraz ettiğini, müvekkilinin haklı ve yerinde olan icra takibine itiraz ederek borcu inkar eden borçlunun alacağının tahsilini geciktirmek, engellemek amacıyla kötü niyetle hareket ettiğinin açık olduğunu, kaçak elektrik kullanan kişinin tüketici, kaçak elektrik kullanımının ise tüketici işlemi olarak kabul edilebilmesinin mümkün olmadığını, dosya kapsamına göre davaya konu takibe dayanak teşkil eden alacak, ticarethanede abonesiz ve kaçak elektrik kullanımına dair olup davalının kaçak elektrik bedelini ödememesi sebebiyle hakkında icra takibi yapıldığı ve itiraz sonucunda takibin durduğunun anlaşıldığını, davalı tarafın işyerinde abonesiz kaçak elektrik kullandığından tüketici sıfatı bulunmadığını, Yargıtay kararları ile de sabit olduğu üzere, kaçak elektrik kullanımının bir haksız fiil olduğundan ihtilafın çözümünde her iki tarafın da tacir olması sebebiyle görevli yargı merciin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, davalının kaçak elektrik kullanımına ilişkin, —— uyarınca yapılan tahakkuk neticesinde ——asıl alacak, asıl alacağa —— gecikme faizi, gecikme zammı için tahakkuk eden ——– olmak üzere ——– icra takibi başlatıldığını, tahakkuk eden borcun tahsili için aleyhinde başlatılan icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz eden davalı borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına ve alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi amacıyla işbu davayı ikame zorunluluğunun hasıl olduğunu, bu nedenlerle davanın kabulü ile davalı borçlunun davaya konu icra dosyasındaki itirazın iptaline, icra takibinin devamına, itirazında haksız ve kötü niyetli olan davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı/Karşı Davacı vekili cevap/karşı dava dilekçesi ile özetle; müvekkili şirketin dava konusu elektriğin kullanıldığı ——- bulunan mecurda kiracı olduğunu, mecurun —- yer alan bir site içerisinde olup dükkanlara ve konutlara giden elektrik panolarının müvekkili şirketten çok önce inşaat tamamlandığı dönemde inşaat müteahhitleri ve mühendisleri tarafından tesis edildiğini, müvekkili şirketin de mecuru kiralamasının hemen kabinde — tarihinde —————– başvuru yaptığını, başvuru sonrasında elektrik kullanımına başladığını, ——— tarihine kadar faturalarını eksiksiz ödediğini, sonrasında da daha çok avantaj sağlaması nedeni ile başka bir elektrik sağlayıcı firmaya geçildiğini, müvekkili firmanın başka bir firmaya geçmesi sonucunda,——— sözleşme başından beri hiç gelmediği müvekkili şirket iş yerine — farklı tarihte gelip aynı durum için iki farklı tutanak tuttuğunu, ———tarihinde gelen yetkililere ödenen faturalar ve abonelik durumu gösterildiğinde yetkililerin duruma şaşırdığını ve tekrar tekrar inceleme yapmak üzere geleceklerini belirterek ayrıldıklarını, ödenen faturalar ve elektrik tesisatının yetkililerce incelendiğini, saatlerde sorun olabileceğini, mühendislerce inceleme yapılması gerektiğinin bildirildiğini, sonrasında gelen ekibin müvekkili şirket yetkilileri ile belgeleri incelemeden tutanağı tutup site güvenliğine bırakıp gittiğini, dava dilekçesinde iddia edildiği şekilde perakende satış sözleşmesi yapılmadan gerçekleşen bir elektrik söz konusu olmadığını, müvekkili şirketin davacı ile perakende satış sözleşmesi yaptığını, bu sözleşme ile kendisine bağlanan elektrik hattı ile abonelik bilgilerinin uyumlu olmadığı için işbu davaya muhattap olmak zorunda kaldığını, müvekkili şirkete tebliğ edilen ödeme emrinde borca ilişkin hiçbir bilginin yer almaması, işletilen faizin neye göre hangi tarihin muacceliyet tarihi olarak kabul edilerek hesaplandığının izahati yapılmadığından haklı nedenlerle itiraz etmek sureti ile takibin durdurulması gerektiğini, dolayısıyla itirazının haksız olduğu iddiasının da doğru olmadığını, müvekkili şirket yetkililerinin bizzat elektrik tesisatına müdahale ettiğine dair hiçbir kanıt olmadığını, hem dava konusu alacağın var olup olmadığının tespitinin yargılama gerektirdiğinden hem de dava konusu icra takibinde borcun ve faizin detayına ilişkin olması gereken bilgilerin hiçi biri bulunmadığı, takip borçlusu olarak gösterdikleri ismin dahi hükmü bir şahsiyeti olmadığından itiraza bizzat davacı sebep olduğu için davanın kabulü anlamına gelmemekle %20’den az olmamak üzere aleyherine hükmedilmesi talep edilen icra inkar tazminatının kabulünün mümkün olmadığını, davaya cevaplarda izah edildiği üzere davacının müvekkili şirkete bağladığı tesisata ilişkin müvekkilinin kullanımı iddiası ile —ay boyunca fatura gönderdiğini ve bu faturaların da — ay boyunca davacı şirketçe ödendiğini, müvekkili şirketin — ay boyunca kendisine gelmeyen elektrik için ödemiş olduğu toplam tutarın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ——— olduğunu, gelinen noktada müvekkilden haksız olarak alınan müvekkilinin kullanmadığı başka bir tüketiciye ait olduğu halde müvekkilinden tahsilatı yapılan ödemenin tahsili-için dava açma zaruretinin hasıl olduğunu, açıklanan nedenlerle davacının davasının reddine, haklı karşı davalarının kabulü ile müvekkilinden bugüne kadar haksız olarak tahsil edilen fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik ——– işlemiş ve işleyecek faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan alınıp taraflarına verilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı-karşı davalı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Usulüne uygun taraf teşkili sağlanmış olup taraf delilleri toplanarak tahkikat aşamasında değerlendirilmiştir. Dosya mali müşavir ve elektrik mühendisi bilirkişilere verilerek rapor alınmış ve bilirkişi heyetinin ——- tarihli ek raporunda özetle ‘——— davanın konusu, davalının kaçak elektrik kullanıp kullanmadığı, kullanmış ise takip konusu alacağı talep edip edemeyeceğine ilişkin olup, yerinde yapılan teknik inceleme sonucu kök rapordaki kanaatimiz devam etmekte olup buna göre;
I. ——–seri no.lu sayaçtan sözleşmesiz olarak enerji kullanıldığı,
II. Bu durumun —— yönetmeliğine göre Kaçak Elektrik Kullanımı olarak tarif edildiği,
III. Davacı kurum tetkiklerinde ——- seri no.lu sayaca 3 adet kaçak tespit tutanağı düzenlendiği bunlardan 2(iki) adedinin dava dışı durumda olduğu, son kaçak tahakkukunun — işarete göre yapıldığı, sayacın yerinde tespitinde kesik durumdaki işaretinin —- olduğu
IV. Dava konusu ve ——- İcra Dairesi —-Sayılı dosya ile takibi yapılan —– tüketim karşılığı ————-tahakkukun ilgili tarihteki yönetmelik ve ———- fiyatlara uygun olarak tahakkuk ettirildiği, Kaçak tutanağının usulüne uygun okunaklı ve anlaşılır olduğu, İşyeri yetkilisi tarafından da imza edildiği,
V. Kiralama tarihi ile tutanak tarihleri arasındaki kısa bir süre bulunmasından dolayı, ———seri no.lu sayacın fabrika ortamında iç bilgilerinin okunması halinde, sayaç kayıt tarihlerinin Davalının bulunduğu döneme ait olup olmadığının net bir şekilde belirleyebileceği, yerindeki tespitlerde bu tarihlerdeki durumla ilgili bir bilgi edinilmesinin mümkün olmadığı, kanaati ile,..’ şeklinde mütalaa vermişlerdir. Bilirkişilerin hazırlamış oldukları rapor usulüne uygun yeterli ve bilimsel olduğundan hükme esas alınmış olup, davalı karşı davacının kaçak tutanaklarının aksini ispata yarar delil ibraz edemediğinden asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)Asıl dava yönünden;
1-Davanın kabulü ile; davalı ——– İcra Müdürlüğünün —– Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin ——– üzerinden devamına,
Alacağa takip tarihinden itibaren 16,80 geçikme zammı uygulanmasına,
Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan alacağın %20’si oranındaki 1.694,48-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine,
2-Alınması gereken 578,75-TL karar harcına karşılık peşin alınan 105,59-TL’nin mahsubu ile bakiye 473,16-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından sarfolunan 1.500,00-TL bilirkişi gideri, 52,00-TL tebligat-müzekkere gideri ile peşin alınan 105,59-TL masrafın toplamı 1.657,59-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından sarfolunan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 3.400,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
B)Karşı dava yönünden;
1)Davanın reddine,
2-Alınması gereken 54,40-TL karar harcının peşin alınan 118,58-TL’den mahsubu ile bakiye 64,18-TL’nin karşı dava davacısına iadesine,
3-Karşı dava davacısı tarafından sarfolunan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Karşı dava davalısı tarafından bu dava yönünden yargılama gideri sarfolunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Karşı dava davalısı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 3.400,00-TL maktu vekalet ücretinin karşı dava davacısından alınarak karşı dava davalısına verilmesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren karşı dava yönünden kesin olmak, asıl dava yönünden iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı/karşı davalı vekili ile davalı/karşı davacı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/07/2020