Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/215 E. 2021/80 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/215 Esas
KARAR NO : 2021/80 Karar

DAVANIN KONUSU : Muarazanın meni, Mefi tespit
DAVA TARİHİ : 17/09/2014
KARAR TARİHİ : 26/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Asıl davada davacı—–vekili özetle: Müvekkilinin davalı ———-ortağı ve yetkilisi olduğu ——- olarak —— müvekkiline verilen —— tarihli 36.000,00 TL tutarlı 2 adet çekin ödenmemesi üzerine çeklerin borçlusu———- hakkında İstanbul —–. İcra Müdürlüğü’nün ———- esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, imzaya itiraz üzerine İstanbul ——. İcra Hukuk Mahkemesinin———- esas sayılı dosyası ile yaptırılan imza incelemesinde çekler üzerindeki imzanın ———– ait olmadığının tespit edilmesi üzerine takibin iptaline karar verildiğini, ardından müvekkiliyle yapılan görüşmede çeklerdeki imzanın davalı …——- ait olduğunun bildirildiğini, savcılıkça yapılan incelemede ———- ait olduğunun anlaşıldığını, TTK’nın 678. Maddesine göre çeklerden ..——– sorumlu olduğunu, davalılar hakkında Bursa ———. Ağır Ceza Mahkemesi’nin———–esas sayılı dosyası ile ——– suçundan açılan davada ——– çekleri rızası ile .———- verdiğini ikrar ettiğini, davalı ….—– bilerek ve isteyerek çekleri oğlu ..— ettiğini, davalı …—– çekleri imzalayarak borçlarına karşılık müvekkiline verdiğini, yapılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek, İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün ——- esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, %40’dan az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Asıl davada davalılar —– İstanbul Anadolu —- Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —–esas sayılı dosyasında davacı ———vekili; Davacının dava konusu çekler nedeniyle hak ve alacaklarının zamanaşımına uğradığını, davacının sözleşme ilişkisinin karşı davacı şirket ile olduğunu, davalılarla ilişkisi bulunmadığından davalılar … ve … yönünden davanın öncelikle husumet yönünden reddi gerektiğini, müvekkili şirketin ——- üstlendiğini ve bu işin yapımı için davacı ile taşeron sözleşmesi imzalandığını, …’ın diğer davalının babası ve karşı davacı———yetkilisi olduğunu, işin 15/07/2008 tarihinde bitirilerek iş sahibi ——- teslim edildiğini,—— yapılan — karşılığında davacıya 258.985,60 TL ödenmesi gerekirken 28.680,00 TL fazla ödenerek toplam 287.665,60 TL ödeme yapıldığını, ödeme ve harcamaların hakedişlerden mahsup edildiğini, ibra belgeleri düzenlendiğini, fazlasıyla ödeme yapılmasına rağmen davacı ve çalışanlarının işyerini terketmeyerek şantiyeyi işgal ettiğini,—– tarafından işin süresinde bitirilmesi halinde 36.000,00 TL ödeme yapılacağını iddia ederek ödeme yapılmasını istemeleri üzerine, davalı ….——-tarafından ödeneceği varsayımı ile olayın daha fazla büyümemesi için çeki imzaladığını, çeklerin zorla alındığını, aslında davacının alacağı bulunmadığını belirterek, asıl davanın reddine, %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline, birleşen davada da dava konusu çekler nedeniyle taraflar arasındaki — –, dava konusu çeklerden birleşen davada davacı şirketin borcu bulunmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava iki adet çek nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali davası ile, bu çeklerle ilgili olarak açılan ve dosyamızla birleşen menfi tespit davasıdır.
Mahkememizden verilen—– sayılı kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi —. Hukuk Dairesi’nin —- Karar sayılı ilamıyla” Taraflar arasında düzenlenen —- tarihli sözleşme ile, ——— taşeron olarak davacı tarafça yapılması kararlaştırılmıştır. Taraflar arasındaki sözleşme BK’nın 355 (TBK’nın 470) ve devamı maddelerinde düzenlenen bir eser sözleşmesidir. Eser sözleşmelerinde yüklenici—— kurallarına, yasal mevzuatına, sözleşmesine ve amaca uygun yapıp teslim etmek; iş sahibi ise kararlaştırılan iş bedelini ödemek yükümlülüğü altındadır. Somut olayda, davacı taşeron taraf işi yapıp teslim ettiğini, bakiye iş bedeli alacağı bulunduğunu ileri sürmekte, asıl davada davalılar ile birleşen davada davacı şirket ise davacıya borçlu bulunmadıklarını savunmakta ve bu durumun tespitini istemektedir. Yerel mahkeme, sadece icra takibine konu çekleri imzalayan davalı ..— temsil yetkisi bulunmadığından hareketle uyuşmazlığı çözme yoluna gitmiş, taraflar arasındaki asıl ilişki olan eser sözleşmesinde kararlaştırılan edimlerin yerine getirilip getirilmediği, işin yapılıp yapılmadığı, ne kadar iş bedelinin hakedildiği ve ödenip ödenmediği hususları üzerinde hiç durulmamıştır. Oysa temsilcinin yetkisi de değerlendirilmekle birlikte, asıl uyuşmazlığın çözümü için, işin yüklenici (———–) tarafından mahallinde sözleşmeye uygun olarak tam ve eksiksiz yapılıp yapılmadığı, teslim edilip edilmediği, yapılan iş bedelinin ne olduğu; buna karşılık iş sahibi (olayda yüklenici) tarafından iş bedelinin ödenip ödenmediği, bakiye iş bedeli bulunup bulunmadığı hususlarının tarafların iddia ve beyanları, sundukları deliller, yapılacak keşif ve alınacak bilirkişi raporu kapsamında değerlendirilmek suretiyle tespit edilmesi gerekmektedir. Bu hususlarda hiç bir araştırma yapılmadan, yalnızca çek imzalayan temsilcinin yetkisi irdelenmek suretiyle karar verilmesi hatalı olmuştur.
Açıklanan nedenlerle, asıl davada davalılar ve birleşen davada davacı şirket vekilinin diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin, istinaf talebinin usul yönünden kabulü ile, usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a-6.bendi gereğince kaldırılarak, eser sözleşmesi kapsamında belirtilen şekilde araştırma yapılmak ve gerekirse mahallinde yeniden keşif yapılıp bilirkişi raporu alınmak suretiyle oluşacak uygun sonuç dairesinde yeniden bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir. ” kaldırılmakla, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapıldığı görüldü.
Birleşen —-Esas sayılı dosya, İstanbul —. İcra Hukuk Mahkemesi’nin —– esas sayılı dosya, İstanbul —. İcra Dairesinin —– esas ve İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün ——- esas sayılı icra dosyalarının dosya içerisine alındığı görüldü.
Dosyamız arasına alınan İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün —- esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin — tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya 24/06/2013 tarihinde tebliğ edildiği davalının süresinde 25/06/2013 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dosyamız arasına alınan İstanbul —. İcra Müdürlüğü’nün —– esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin 25/09/2008 tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya 09/10/2008 tarihinde tebliğ edildiği davalının süresinde 17/11/2008 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; taraflara inceleme gün ve saatinde belirtilen yıllara ilişkin ticari defter ve kayıtlarını hazır etmeleri aksi halde HMK 220 ve devamı maddeleri gereğince defterlerini sunmayan tarafın ticari defterlerine lehine delil olarak dayanamayacağının ve tekrar sunamayacakları usulüne uygun biçimde ihtar edilmiş; defter inceleme neticesinde dosyamız bilirkişiye tevdii edilmiş olup , bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu raporunda özetle: Asıl Dava Bakımından; —– dava konusu çeklerin tahsil edilememesinden kaynaklanan tazminat alacağının bulunmadığı, Karşı Dava Bakımından; Karşı davacının —— karşı davalıya —-, dava konusu çeklerden dolayı borçlu olmadığı yönünde mütalaa etmiştir.
Bilirkişi raporu HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Dava dilekçesi,cevap dilekçesi,İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi —-. Hukuk Dairesi’nin —- Esas – —— Karar sayılı ilamı—– tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile birlikte yapılan değerlendirmede,davadışı—– akdettiği eser sözleşmesiyle, —yapımını üstlendiği; davacı ile ——arasında akdedilen taşeronluk sözleşmesiyle de, davacının bu işlerin yapımını ——– karşı üstlenmiş olduğu,tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen denetime elverişli 19.11.2020 tarihli bilirkişi raporunun Malî Kısmındaki tespitlerde de işaret edildiği üzere; davacının m davalılardan teminat kesintisi alacağı olmadığı, davalının ise her ne kadar dava dosyasına mahsup listesi ile ilgili fatura, dekont vb. sunulmamış olsa da davacı tarafından mahsup listelerinin imzalanması ve hakediş ödemelerinde mahsup bedellerinin düşülmemiş olması sebebiyle davalının davacıdan mahsup listeleri bedelleri toplamı olan 55,038,73 TL alacağı olduğu,——- taşeronluk sözleşmesi gereğince yaptığı işlerin bedeline istinaden davadışı——–tarafından davac—– —- ödeme yapıldığı,dava dosyasına sunulan hakediş tutarları ise 287,685,50 TL olduğu,dolayısıyla, davacıya toplam —– fazla Ödeme ödeme yaptığı,davacının sözkonusu çeklerin iş bedeli olarak alındığı iddiası karşısında belirtilen tespitlere gör davacının çeklerin tahsil edilememesinden dolayı davalıdan tazmin edilmeyen bir alacağının olmadığı,açıklanan gerekçelerle; çeklerin keşidecisi durumundaki birleşen dava davacı——- çeklerin lehtarı durumundaki karşı davalı/…——- dava konusu çeklerden dolayı borçlu olmadığı kanaatine varıldığından asıl davanın reddine birleşen davanın kabulüne ,ancak davacının takip başlatırken kötüniyetli olduğuna dair kesin bir delil olmadığından kötüniyet tazminatının reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
A-ESAS DAVA bakımından Davanın REDDİNE ;
2-Alınması gereken 59.30 TL karar harcına karşılık peşin alınan 302,45 TL peşin harcından mahsubu ile bakiye 243,15 TL harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte —-uyarınca 5.850,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
B-BİRLEŞEN DAVA BAKIMINDAN ;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan menfi tespit davasının KABULÜNE, davacının ——- keşide tarihli çekle ilgili olarak DAVACININ DAVALIYA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Şartları oluşmadığından kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE ;
3-Alınması gerekli 2.664,09 TL harcın mahkememiz veznesine yatırılan 667,00 TL peşin harcından mahsubu ile 1.997,09 TL harcın davalıdan alınarak hazine gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 667,00 TL peşin harç, 359,00 TL posta-tebligat masrafı, 1.000,00 bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 2.026,00 TL yargılama giderinin işbu davalıdan alınarak işbu davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan — uyarınca 5.850,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.