Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/21 E. 2020/575 K. 22.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/21 Esas
KARAR NO: 2020/575
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 17/09/2014
KARAR TARİHİ: 22/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize hitaben verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkilin iştigal alanının ———olduğunu, üreticilerden aldığı ürünleri paketleyerek satışa sunduğunu, müvekkili ile davalı şirket arasında cari hesap alacağından kaynaklanan ticari ilişkinin söz konusu olduğunu, müvekkili tarafından gönderilen—– tarihli ihtarname ile ———-adet kasanın taraflarına teslimi ya da kasaların bedelinin ödenmesini bildirdiklerini, davalı borçlunun itiraz dilekçesinde herhangi bir borcu bulunmadığını ve stoklarında —– adet kasanın hazır bulunduğunu ifade ettiğini, yasal yollarla teslimi istenen ——- adet kasayı taraflarına teslim etmeyen davalının söz konusu kasa bedelini taraflarına ödemesi gerektiğini, davalının —–olan kasa bedelini ödemediği gibi —–adet kasayı teslim etmediğini, bunun üzerine —- adet kasa bedeli olan —————– tahsili amacıyla ————— sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalının haksız olarak itiraz ettiğini, takibin durduğunu, bu nedenle itirazın iptali ile davalının takip konusu miktar üzerinden %20icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmak kaydı ile takibin devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde; davacının ——–adet kasanın müvekkiline teslim edildiğini iddia ettiğini, fakat ispata yarar belge sunmadığını, davacının——— adet kasa bedeli talep etmesinin haksız olduğunu, iddia konusu kasaların müvekkiline teslim edilmediğini, bu nedenle müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, davacının iddialarını kabul etmemekle birlikte bahsi geçen kasaların müvekkiline teslim edildiği varsayılsa dahi, kasa bedeli namına bir ödeme yapılması noktasında bir anlaşma da bulunmadığını, karşı tarafın kasa için birim bedelinin hangi ölçülere göre belirlendiğinin de anlaşılamadığını, davacının kendi iradesine göre keyfi olarak belirlediği uygulamanın veya bedelin kabulünün mümkün olmadığını, icra inkar tazminatı talebinin de yerinde olmadığını, gerekli şartların oluşmadığını, bu nedenlerle davacının alacağının %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile cari hesap bedelinin ödenmemesinden dolayı yapılan takibe itirazın iptali davasına ilişkindir.
Mahkememiz dosyası ilk yargılaması ———–sayılı dosya üzerinden yapılmış olup davanın reddine karar verilmişse de —————- sayılı ilamında ” Davacı dava konusu kasaların mal teslim edildikten sonra kendisine iade edilmesi gerekirken iade edilmediğini ileri sürerek bedelini talep etmiş, davalı ise kasaları davacıya iade ettiğini savunmuştur. Bu durumda somut olayda ispat külfeti kasaları iade ettiğini savunan davalıda olduğu halde mahkemece ispat külfetinin tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. .” gerekçesi ile kararımız bozulmakla yeni esası işbu dosya olmuştur.
Dosyamız arasına alınan————–sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin — tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya —- tarihinde tebliğ edildiği davalının süresinde ——– tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan ———— tarihli itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; taraflara inceleme gün ve saatinde belirtilen yıllara ilişkin ticari defter ve kayıtlarını hazır etmeleri aksi halde HMK 220 ve devamı maddeleri gereğince defterlerini sunmayan tarafın ticari defterlerine lehine delil olarak dayanamayacağının ve tekrar sunamayacakları usulüne uygun biçimde ihtar edilmiş; defter inceleme neticesinde dosyamız mali müşavir ve gıda mühendisi bilirkişiye tevdii edilmiş olup , bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu raporunda özetle: davacının dava konusu döneme ait ticari defterlerinin yasal tasdiklerinin yasal süresi içinde usulüne uygun şekilde yapılmış olduğu, aynı şekilde davalının da dava konusu döneme ait ticari defterlerinin yasal açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresi içinde usulüne uygun şekilde yapılmış olduğu, bu itibarla tarafların ticari defteri erinin sahipleri lehine delil olma özelliğini haiz olduğunu dava konusu —– adet meyve kasasının davacıya iade olunduğunu gösteren sevk irsaliyesi veya muteber eşdeğer delil bulunmadığı, bu halde dava konusu meyve kasalarının bedelinin davalıca tazmin edilmesi gerektiği, davacı ticari defter ve belgelerinde yaptığımız inceleme de dava konusu meyve kasalarının bedelini gösterir fatura tespit edilememiş olup davacı alacağının hesap ve ispatının ticari defter ve belgelerle yapılamadığını, icra dosyasına sunulan proforma fatura bedelinden yola çıkarak hesaplanan ———- davacı alacağı olarak kabul edileceğini mütalaa etmiştir.
Mahkememizce görülen eksiklikler ve tarafların rapora karşı beyan ve itirazları doğrultusunda bilirkişilerden ek rapor alınmış olup bilirkişiler raporunda özetle,———ürünlerinin taşınması , depolanması, istiflenmesi plastik kasalar ile yapılmaktadır. Plastik kasaların hammadesinde polipropilen ya da polletilen kullanılır. Plastik kasaların en çok kullanıldığı sektörlerden biriside tarım ve lojistik sektörleridir. Ulusal ve yerel zincir mağazaların çok büyük bir kısmı meyve sebze sevkiyatlarını merkez depoları aracılığı ile yaparlar. Depolarına mallarını ise meyve sebze üretiminin yapıldığı bölgelerde kurdukları bölge müdürlüklerince yürütürler. Mağazalarından gelen sipariş miktarlarına göre bölge müdürlükleri ürünleri merkez depoya sevk eder. Merkez depoda ürünleri kilogram veya adet cinsinden , kasaları da cinslerine göre zimmetleyerek sevk eder. Zincir mağazalar bölgelerden karşılayamadıkları ürünleri ise bulundukları bölgelerdeki meyve sebze hallerinden ve firmalardan karşılarlar. Burada da aynı şekilde ürünle gelen kasaları tekrar aldıkları hallere ve firmalara geri verirler. Mağazalarda kasalarda ki ürünlerini reyonlarına dizdikten sonra boş kasaları merkez depolarına zimmet karşılığında irsaliye ile gönderirler. Bazen bu gönderimlerde uyuşmazlık olmaması için mağazalar teslim ettikleri kasaları kamyon şoförlerine saydırarak imza karşılığında verirler. Çoğu zincir mağazalar belirli aralıklarla ama çoğunlukla ay sonlarında meyve sebze kasa sayımı yaparlar. Verdikleri farklar mağazanın envanter farkı olarak kaydedilir. Bazı büyük zincir mağazalarda bazı kasa firmalarıyla anlaşma yaparak kasa kiralamayı seçebilirler. Yaptıkları anlaşmaya göre kasa miktarı ve kullanım süresine göre bir bedel verirler. Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı gibi zincir mağazalarda meyve sebze kasalarının iadesi olduğu görülmektedir. Dava konusu kasaların bedeli de kadri maruftur. Belirtilen kasaların fiyatları ——– aralığında değiştiğini, Dava konusu meyve sebze kasalarının zincir mağazalarda iade uygulaması bulunduğu bu nedenle davalının kasaları davacıya İade etme mecburiyeti olduğunu,Dava konusu kasa bedeli kadri maruftur ve belirtilen kasaların fiyatları —– aralığında değiştiğini, Dava konusu teslim edilmeyen ——— adet kasanın bedelinin kök raporumuzda hesapladığımız —-olarak kabul edilebileceğini mütalaa etmiştir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ——— sayılı bozma ilamı,——— tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile birlikte yapılan değerlendirmede; Davacının ———alanında iştigal ettiği, davalı ile arasında cari hesap alacağından kaynaklanan bir ticari ilişkinin söz konusu olduğu, davalı tarafın ——-satışında kullanılan meyve kasalarını iade etmemesi nedeniyle, davacı tarafından davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, mahkememizce tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapıldığı, davacının ve davalının dava konusu döneme ait ticari defterlerinin yasal tasdiklerinin yasal süresi içerisinde usulüne uygun şekilde yapılmış olduğu, bu itibarla tarafların ticari defterlerinin lehlerine delil olma özelliğinin haiz olduğu, dava konusu ——— adet meyve kasasının davacıya iade olunduğunu gösteren sevk irsaliyesi veya teslimine yönelik herhangi bir belge bulunmadığı, dolayısıyla gıda mühendisi ve mali müşavir bilirkişice düzenlenen ——- tarihli kök rapor ile ——– tarihli ek rapor da işaret edildiği üzere, dava konusu meyve kasalarının bedelinin davalı tarafından tazmin edilmesi gerektiği, ancak defterler üzerinde yapılan incelemede meyve kasalarının bedelini gösterir faturanın tespit edilemediği,bu sebeple, takip dosyasına sunulan proforma fatura bedelinden yola çıkılarak ——-bedelin muteber kabul edilebileceği, her bir meyve kasasının değerinin ortalama——— aralığında olduğu, dolayısıyla tespit edilen bedelin kadri maruf olduğu, zincir mağazalarda ticari örf adet gereği de meyve kasalarının iadesinin gerektiği, tüm dosya kapsamında anlaşılmakla, davanın kısmen kabulü ile, ——— sayılı icra takibine davalı-borçlu tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile ———–asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likit olmadığından ve yargılamayı gerektirdiğinden, şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, ———- sayılı İcra takibine davalı-borçlu tarafından yapılan itirazın KISMEN iptali ile ———- asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte devamına, FAZLAYA İLİŞKİN TALEBİN REDDİNE;
Şartları oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE ;
2-Alınması gerekli 4.347,39 TL harcın davacı tarafça yatırılan 907,10 TL peşin harçtan mahsubu ile 3.440,29 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 4.507,80 TL yargılama gideri ve harç toplamının davanın kabul red oranı gözönünde tutularak 3.820,16 TL ‘lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan 1.532,00 TL yargılama giderinin davanın kabul red oranı gözönünde tutularak 233,70 TL’lik kısmının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 9.073,48 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde ——– Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/10/2020